“Katil ABD-Siyonist İsrail Filistin’deki katliamlarının hesabını verecek! Kahrolsun emperyalizm yaşasın halkların kardeşliği!” yazılı pankartların taşındığı eylemde basın açıklaması Ali Rıza Küçükosmanoğlu tarafından okundu.
Küçükosmanoğlu İsrail’in 1948’de ABD tarafından Orta Doğu halklarının bağrına bir hançer gibi saplandığını belirtti. Bu Siyonist devletin o yıldan bu yana İsrail halkına yönelik büyük katliamlar gerçekleştirdiğini belirten Küçükosmanoğlu bu katliamların bugün daha da artarak sürdüğünü belirtti. İsrail’in soykırım boyutlarına varan katliamında en büyük desteğin ABD emperyalistleri tarafından verildiğini dile getiren Küçükosmanoğlu emperyalistlerin bölgedeki asıl amacının petrol ve doğalgaz kaynaklarını sömürmek olduğunu dile getirdi.
“İsrail şimdiye kadar 15 binden fazla insanı katletti”
Siyonist İsrail’in şu an itibari ile aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 15 binden kişiden fazla insanı katlettiğini belirten Küçükosmanoğlu İsrail’in aynı zamanda savaş suçu işlediğini belirtti. Küçükosmanoğlu aynı zamanda Dünya Sendikaları Federasyonu’nun ve Filistin’e yönelik saldırılar konusunda şimdiye kadar birçok eylem ve etkinlik gerçekleştirdiğini bugün de dünyanın dört bir yanında eylemler gerçekleştirileceğini belirterek Siyonist İsrail ile ekonomik, siyasi, ticari tüm ilişkilerin kesilmesi, antlaşmaların iptal edilmesi gerektiğini ifade etti. “Hükümeti, İsrail ile siyasi, ekonomik, ticari tüm ilişkiler kesmeye ve tüm anlaşmalardan geri çekmeye çağırıyoruz” dedi.
Basın açıklamasından sonra sendika üyesi Bekir Aytar tarafından Dünya Sendikalar Federasyonu’nun (DSF) hazırlamış olduğu bildiri okundu. Bildiri şu şekilde:
“Dünya işçileri Filistin’in yanındadır!”
29 Kasım, Birleşmiş Milletler tarafından Filistin Halkı ile Uluslararası Dayanışma Günü olarak kabul edilmektedir.
Dünya Sendikalar Federasyonu, 29 Kasım 2023’ü, Dünya Sınıf Temelli Sendikal Hareketin Filistin Halkıyla dayanışma eylemlerinin doruk noktasına ulaştığı, Filistin Halkına yönelik sürdürülen soykırıma karşı özgürlük ve onur mücadelelerinde onların yalnız olmadıklarını pratikte gösteren bir gün olarak değerlendirmektedir. 7 Ekim’den bu yana devam eden, binlerce kişinin hayatını kaybetmesine ve bundan daha fazla sayıda insanın yaralanmasına neden olan katliamlar; mücadele eden Filistin halkına yönelik dayanışma eylemlerimizi daha önce hiç olmadığı kadar acil hale getirmektedir. Filistin’deki katliam, hastanelerin vahşice ve kabul edilemez bir şekilde bombalanması, her 10 dakikada bir çocuğun öldürülmesi gibi suçlar; İsrail’in ABD, Avrupa Birliği ve diğer müttefiklerinden aldığı provokatif hoşgörü ve destekle işlenmektedir. Bu durumun temel nedeni, İsrail’in Filistin topraklarını işgal etmesi, işgal edilen yerlerdeki illegal yerleşimleri sürdürmesi, on yıllardır Filistin halkına karşı İsrail tarafından her gün işlenen suçlar ve Gazze’ye uygulanan ablukadır. Kahraman Filistin halkına yönelik kesintisiz ve ilkesel destek, dayanışma, Uluslararası Sınıf Temelli Sendikal Hareket için her zaman bir öncelik olmuştur. Filistin ve İsrail halklarıyla birlikte daha geniş ölçekte Ortadoğu coğrafyası için barış ve güvenliği sağlamanın tek yolunun, İsrail’in Arap topraklarındaki işgaline ve yerleşimlerine son vermesi, Birleşmiş Milletler kararlarında belirtildiği gibi 1967 sınırları içinde Doğu Kudüs’ün başkent olacağı bağımsız bir Filistin devletinin kurulması ve Filistinli mültecilerin geri dönme hakkının güvence altına alınması olduğu açıktır. Aynı zamanda, emperyalist saldırılar artarken Filistin halkına yönelik dayanışmamızın artması gerektiği de açıktır! Gazze’deki Filistinliler, neredeyse iki aydır yiyecek, su ve elektrik olmadan yaşarken, Gazze Şeridi’ni dümdüz etmek için İsrail tarafından daha önce görülmemiş düzeyde ölümcül bir saldırı gerçekleştirilirken, dünyanın dört bir tarafındaki işçiler bu duruma sessiz kalmayı reddetmektedirler! Militan sendikalar, seslerini Filistin halkıyla birleştirmekte, emperyalist ikiyüzlülüğü kınamakta ve derhal ateşkes talep etmektedir. Dünya işçileri Filistin’in yanındadır!