Bayram değil seyran değil, eniştenin biri Devlet Bahçeli’yi niye öptü bilmiyorum ama Bahçeli önemli bir Fethullah Gülen affının ilk açıklamasını yaptı. Uzun zamandır böyle bir olayın olasılığından bahsediliyordu ama kimse cesaret edip de yazamamış yada söyleyememişti. Ancak yumurta kapıya geldi ve tahmininizden daha sıcak.
AKP ciddi bir şekilde oy kaybediyor ama kayıp oylar MHP’ye değil başta yeni kurulan partiler olmak üzere diğer partilere gidiyor. İkincisi Meral Akşener’in kurduğu İYİ Parti tahmin ettikleri gibi geçici bir parti değil, merkez sağa oynayan bir milliyetçi parti oldu. Erken yada zamanında seçim AKP-MHP’nin sonu olur, bu böyle biline.
Peki, Mümtaz’er Türköne davasında neler oldu ve olacak. Devlet Bahçeli ilk açıklamasında “Ülkücü şehidimizin ağabeyi olan ve geçmişte davamıza emek vermiş Mümtaz’er Türköne’nin gerçekten suçlu olup olmadığına karar verecek yegâne merci Türk adaletidir. Adil ve hakkaniyetli yargılamayla Mümtaz’er Türköne’nin üzerine atılı isnatların netleşmesi de mümkün olacaktır. Dileğim bir haksızlık varsa bunun acilen düzeltilmesidir. Osman Kavala’nın, Altan kardeşlerin, Nazlı Ilıcak’ın ve daha pek çok sorunlu kişinin masum gösterilmeye çalışıldığı bir yerde şehit ağabeyi Mümtaz’er Türköne’nin davası tekraren ve titizlikle değerlendirilmelidir” dedi.
Bunun üzerine ciddi bir tartışma başladı ve en çok da Nagehan Alçı üzüldü Mümtaz’er Türköne’nin 65 yaşında ve hasta olmasına. Oysa içeride bine yakın ağır ve ölümcül hasta var, bir kısmı Türköne’den çok yaşlı ve ayrıca bine yakın da bebek var. Neyse, tartışma büyüyünce Bahçeli bir açıklama daha yapmak zorunda kaldı ve “Kılıçdaroğlu Adana’da meydanda Altan kardeşler, Ilıcak ve diğer isimleri tek tek söyleyerek ‘burada’ dedirtirken, Türköne’nin ismi bile anılmıyor. Neden anmıyorlar, sahip çıkanı yok ama Demirtaş’ın ismi dillerden düşmüyor. Türköne ile bizim yollarımız ayrılmış, bize yönelik ağır eleştirilerde bulunmuştur. Abant toplantılarına katılan bir isimdir. Ancak bizim şehidimizin kardeşidir. Biz, ‘suçsuzdur, FETÖ ile teması olmamıştır’ demedik, beraatini istemedik ki. Suçu neyse bir an önce adilane şekilde yargılanıp dosyası dikkatlice karara bağlansın istiyoruz.” dedi.
Bütün bunlar olurken ben yine beklemeye başladım, nasıl olsa Abdülkadir Selvi bu konuya değinir ve öğrenirim diye. Dediğim çıktı ve Selvi bu konuyu dün köşesinde yazdı. Selvi yazısında “Türköne’nin terör örgütü üyeliğinden değil, terör örgütü üyesi olmadığı halde onu meşru göstermek, teşvik etmek ve propagandasını yapmak suçundan dolayı cezalandırılması gerektiği savunuluyor. Mümtaz’er Türköne dosyasını inceleyen savcı da yerel mahkeme de o yönde değerlendirme yapmış. Mümtaz’er Türköne, Terörle Mücadele Yasası’nın 7. maddesinin birinci fıkrasına ve TCK’nın 314. maddesine göre 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. O nedenle bir süre daha hapis yatması gerekiyor. Ancak temyizde bozulur da 7. maddenin ikinci fıkrasındaki terör propagandası yapmaktan ceza alırsa, yattığı hapis cezaları dikkate alınarak cezaevinden çıkma imkânı doğacak. İki ceza arasında bir fıkra var ama biri hapiste tutuyor, diğeri tahliye ediyor. Dileğim, Mümtaz’er Türköne’nin bir önce özgürlüğüne kavuşması…” diye belirtmiş.
Bu açık açık Mümtaz’er Türköne üzerinden Fethullah Gülen hareketinin neredeyse %80’ine gelecek bir af yasasıdır. Bunun çeşitli nedenleri var. Birincisi önceki infaz yasası için CHP Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu ve mahkeme öncelik sağladı ve büyük olasılıkla infaz yasasını genişletecek. Erdoğan bunu bildiği için mahkemeden önce işi çözmek istiyor.
İkincisi hem AKP’nin hem de MHP’nin oyları tahminlerinden de hızlı bir şekilde eriyor. Yazının girişinde de dediğim gibi İYİ Parti artık olgunlaşmış bir parti oldu ve MHP’den oy almaya devam ediyor, MHP’nin AKP’ye göre aday çıkarıp çıkarmaması İYİ Parti’ye yarıyor.
Üçüncüsü, bu yasa Mümtaz’er Türköne’ye uygulandığında bir “Emsal Karar” olmuş olacak ve Bank Asya yada benzeri suçlardan giren herkes serbest bırakılacak. Darbe girişimiyle direkt bağlantısı olmayan herkes serbest kalabilecek.
Gelelim en önemli olan dördüncü maddeye, bu yasa uygulandığında artık kimse Erdoğan ve AKP’ye Gülen’in sivil ayağı diye soru sormayacak, onlar da Bank Asya’ya para yatıranlar gibi, kendilerine göre terörist olmadıkları tarihte desteklemiş olacaklar. Hoş geldin Fethullah Gülen affı.