Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan ve Mimarlar Odası Ankara Şube Başkan Yardımcısı Ali Atakan’dan sonra yönetim kurulu üyesi Muteber Osmanpaşaoğlu da devlet memuriyetinden ihraç edildi.
Toplumsal muhalefeti anayasal haklarını kullanmaya davet eden Mimarlar Odası Ankara şube “Boyun eğmeyeceğiz, mücadelemize devam edeceğiz” diyerek basın toplantısı düzenledi.
Toplantıya Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, Mimarlar Odası Başkan Yardımcısı Bülent Batuman, Mimarlar Odası Ankara Ankara Şube Başkan Yardımcısı Ali Atakan, devlet memurluğundan ihraç edilen Muteber Osmanpaşaoğlu’nun kızı Duygu Aslan, Mimarlar Odası Ankara Şube Sekreteri Nihal Evirgen, Eğitim Sen 2 Nolu Şube Başkanı Hüseyin Köklü katıldı.
“Hukuksuz yapıyı teşhir ettiğimiz için hedef alındık”
Basın toplantısında konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Milli Eğitim Bakanlığı’nda mimar kadrosunda çalışan Mimarlar Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Muteber Osmanpaşaoğlu, emekliliğine 35 gün kala devlet memurluğundan, raporlu iken, savunması dahi alınmadan hukuksuzca ihraç edildi. Bu karar iktidarının hukuksuzluğunu savunamaz hale getirdiğimiz ve uluslararası ortamlarda AİHM’de yargılattığımız Atatürk Orman Çiftliği ve Kaçak Saray mücadelesinin sonucudur. Hukuksuz yapıyı teşhir ettiğimiz için hedef alındık” dedi.
Kendisinin ve Şube Başkan Yardımcısı Ali Atakan’ın da memuriyetten ihraç edildiğini hatırlatan Candan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir örgütün 3 yöneticisi hukuksuz bir şekilde devlet memurluğundan ihraç ediliyor ve basın ödülü verdiği için kamu haklarından mahrum edilmek isteniyor. Bu, gelmekte olanın göstergesidir. İki kadın yöneticinin işten atılması, 4 kadın yöneticiye kamudan men cezaları verilmeye çalışılması kadınlara karşı duyulan öfkenin yansımasıdır. Bizden korkuyorlar.”
Raporluyken ihraç edilerek savunma hakkı elinden alındı
Memuriyetten ihraç edilen Muteber Osmanpaşaoğlu’nun Milli Eğitim Bakanlığı’nda 43 yıllık meslek yaşantısı olduğunu belirten Candan, “Muteber Hanım, yargı süreçleri devam ederken, yargı kararları kesinleşmemişken gazetecilere her yıl verdiğimiz basın ödülü nedeniyle devlet memurluğundan ihraç edildi. Haksız, hukuksuz olan ve masumiyet karinesinin ihlal edildiği, bu ihraç kararını kabul etmiyoruz. Savunma hakkının elinden alındığı bir süreçte Muteber Hanım raporluyken ihraç edildi. Bir devlet memuru raporluyken kendisini savunamaz. Savunma hakkı elinden alındı, avukatlarıyla bağlantı kurulması gerekirken, avukatlarıyla da bağlantı kurulmadan, savunma hakkı da elinden alındı Bunu kabul etmiyoruz, yargıya taşıyacağız” diye konuştu.
“Kanunsuzluk yapılmasını seyretmeyeceğiz”
Mimarlar Odası Ankara Şubesi ve Muteber Osmanpaşaoğlu’nun avukatı Turgut Kazan da sürecin hukuksuz olduğuna dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı: “Tam bir orman kanunları ortamında yaşıyoruz. Çünkü 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 129. Maddesi’ne göre savunması alınmalıdır. Bu kapsamda 23 Ağustos’ta başvuruda bulunduk, hem sözlü açıklama imkanı ve avukat aracılığıyla savunma yapılması gerektiğini yasal dayanağını göstererek başvurduk. Hiç umursamadılar ve ihraç kararı verdiler. Bu Nazi Almanyasındaki uygulamaya benzerdir. Yetkililer suç işlemiştir. Apaçık kanunsuzluk yapılmasını seyretmeyeceğiz.”