Sendikaya üye oldukları için ücretsiz izine çıkarılan Migros depo işçileri, anayasal bir hak olan sendika üyeliğinin işveren için “sopa” olduğunu belirterek, “Sesimizi duyun, sesimize ses katın” çağrısında bulundu.
Kocaeli’nin Çayırova ilçesinde bulunan Migros deposu çalışanları salgına karşı alınmayan önlemler ve uzun çalışma koşulları nedeniyle, Depo, Liman, Tersane ve Deniz İşçileri Sendikası’na (DGD-SEN) üye oldu. Sendikaya üye oldukları gerekçesiyle ücretsiz izne çıkarılan işçiler, “Çalışma koşullarının iyileştirilmesi, ücretsiz izinin kalkması, tacizci müdürlerin işten çıkarılması” talepleriyle depo önünde eylem başlattı. Eylemin 26’ncı gününü geride bırakan işçiler, her gün depo önünde 11.00 ile 17.00 arasında eylem yaparak taleplerini yineliyor.
MA’dan Kadir Güney’in haberine göre, yapılan eylemler sonucu geçtiğimiz günlerde İstanbul’un Ümraniye ilçesinde bulunan Anadolu Grup Genel Müdürlüğü, işçilerin taleplerinin olduğu bir dosya istendi. Bu dosyayı teslim edecek olan işçiler, çözüm gerçekleşene kadar depo önündeki eylemlerini sürdüreceklerini söyledi.
Bin 400 liraya mahkum edildiler
4 yıldır Migros depoda çalışan ve ücretsiz izne çıkarılan Cafer Laçin, salgın döneminde çalışma koşullarının ağırlaştığını, yoğunluk nedeniyle 180 işçinin işe alınmasının ardından kendilerinin de ücretsiz izine çıkarıldıklarını dile getirdi. “Değil 24 gün, 124 gün de olsa direnmeye devam edeceğiz” diyen Laçin, “Bizi bin 400 liraya mahkum eden bir düzendeyiz. Bu ücrete ölüm ücreti diyebiliriz. 2 bin 800 lira ile normalde geçinemiyoruz. Biz yarısı kadar bir ücretle izindeyiz. Bin 400 lira ile ölüm terk edildik. Biz işçiler Türkiye’de çoğunluğuz. İşçilerle birleşirsek güçlüyüz. Biz birleşe birleşe kazanacağız. Migros’ta kasa kapama eylemleri yapıyoruz. Yurttaşlardan da bunu bekliyoruz. Bize yardımcı olsunlar” diye seslendi.
‘Alın terimiz ciroyu yükseltti’
Ücretsiz izinde olan Gülhan Albayrak da 3 yıldır depoda çalıştığını belirterek, “Salgınla birlikte çalışma saatlerimiz arttı. Biz 10 ay boyunca ailemizle ne bir kahvaltı yaptık ne de bir akşam yemeği yedik. 10 ayda aile ilişkilerimiz sıfırlandı. İnsanların evden çıkmamak için hırsla boşalttığı market raflarını bizde burada hırsla doldurmaya çalışıyorduk” dedi. “Bizim alın terimiz üzerinden kendi cirosunu yükseltti” diyen Albayrak, “Bu durumu göğsünü gererek anlatan birisinin bizi anlayacağını düşünmüyorum. Alnı ak olarak basında bu durumu söylüyor, bizde burada alnımız ak olarak, onun cirosunun tek sebebinin biz işçiler olduğunu söylemek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Dayanışma çağrısında bulunan Albayrak, “Bizim sesimizi duyursunlar, sesimiz olsunlar. Maddi olarak sıkıntılarımız var ama aylık bin 400 liraya mahkum edildiğimiz için susup sessiz kalmak yerine, direnmeye çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
Yasa sopaya dönüştü
7 yıldır depoda çalışan ancak sendikaya üye olduktan sonra ücretsiz izne çıkarılan Tayfun Güneş ise sendika üyeliğinin Anayasal hak olduğunu anımsattı. Güneş, “Ücretsiz izine gönderilmemizi sağlayan yasa, işveren için bir sopa oldu. Salgın sürecinde servetine servet katan market zincirlerinin başında Migros geliyor. Yıllık kazancını ayda kazandı. Bunda gözümüz yok ama sen benim aldığım 3 kuruşa neden göz dikiyorsun?” diye sordu.
Boykot çağrısı
Direnişlerini tüm zorluklara rağmen sürdürdüklerini söyleyen Güneş, “Mücadele etmeyen insan kazanamaz. Mücadelemizi sonuna kadar vereceğiz. Biz hakkımızı almadan gitmemiz için tek seçenek cenazemizin buradan alınması. Yurttaşlar markete gittiğinde, marketin içerisinde muazzam bir görüntü var. Bunun perde arkası böyle değil. Bunu bildiğimiz için yurttaşların Migros’u boykot etmelerini istiyoruz” şeklinde konuştu.