Metal patronları örgütü MESS, Arabulucu görüşmeleri sürecinin uyuşmazlıkla sonuçlanması sonrasında işkolundaki sendikaları tekrar görüşmeye davet etti ve işçilerle alay edercesine teklif ettiği 3.20’lik zam oranını 6.40’a çıkarttı.
İşçilerin talebi olan ortalama yüzde 40 dolayındaki teklifle alakası olmayan bu açıklama sendikalar ve işçiler tarafından tepkiyle karşılandı. İşçiler sendikalarıyla beraber çeşitli eylemlerle grev hazırlıklarına başladılar.
Gazetemizin muhabiri, bu kapsamda belli merkezlerde eylem yapan Türk Metal’in İstanbul Avrupa yakasındaki eyleminde işçilerle görüştü. Bir işçi arkadaşın metal işkolundaki sözleşme sürecine dair sorularımıza yanıtını paylaşıyoruz.
İşçi Gazetesi: 2015’te olan metal fırtınayı siz burada biliyor muydunuz?
İstanbul’da bu süreç biliniyordu fakat burada bir şey yapılamadı. Bundan kaynaklı Bursa’da ki arkadaşlar bize biraz tepkiliydi. Kocaeli Ford’da oldu, Bursa’da oldu fakat İstanbul’da olmadı. Onlar sayesinde açıkçası susturmak için bizde onların kazanımından yararlandık.
İşçi Gazetesi: Peki, şimdi bir toplu iş sözleşmesi dönemi daha yaşıyorsunuz. Bu konuda MESS bir öneride bulunuyor, sendikalar bir öneride bulunuyor. Fakat işçinin talebi nedir?
Bizim sendikanın yapmış olduğu sözleşme talebi bizim için oldukça iyi. Özellikle saat ücreti artıyor. Kıdem farkı veriyor, örneğin bu oranlarda zam bende 1000 liraya tekabül ediyor.
Tabi bize 1000 lira vermezler. Bizim isteğimizle onların ki arasında uçurum var. Bundan kaynaklı yüzde 20,25 işçileri memnun eder. Tabi bunu da vermezler. Ama özellikle 10 senedir çalışanım, benim ile 2 senelik bir arkadaş arasında ücret farkı nerdeyse yok.
İşçi Gazetesi: Zam oranı yüzde 3.2 ve 3 yıllık sözleşme kabul edilirse ne olur?
Ortalık baya bir karışır. Bursa hazır kıta diye biliyoruz. Bunu bazı sayfalardan duyuyoruz. Ayrıca çay sohbetlerden duyuyoruz. Eğer istediğimiz olmazsa çoğu işçi Türk Metal’den istifa eder. Zaten herkes şifresini almış bekliyor durumda. Bu sözleşme bizim için önemli.
İşçi Gazetesi: Türk Metal’e olan bir tepki var bunun sebebi nedir?
Bosch sözleşmesinden sonra tepki oluştu. Özellikle 3 senelik sözleşme bunu pekiştirdi. Benim olduğum fabrikada da tepki var fakat insanlar işini kaybetmeme korkusundan sesini çıkarmıyor.
İşçi Gazetesi: Çalışma şartlarınız nasıl?
Bizim şartlarımız iyi, maaşlarımız zamanında yatar. Altı ayda bir erzak verir (500 lira), altı ayda bir yarım altın verilir. Sigorta yüksekten yatırılır. 2 vardiya çalışıyoruz.
Ben boyahanede çalışıyorum. Özellikle 15-20 yıllık çalışanlar bana dokunmayan yılan bin yaşasın modunda. Çünkü başka mesleği yok şimdi bir mesleği ve kimse ona 3.000 – 4.000 TL vermez. Yeni girenler yoğunlukta tepkili. 2003 -2014 arası özellikle ücret konusunda daha fazla mağdur. Bende 2008 girişliyim. Bu yüzden bu sözleşme bu açığı kapacak, bizim için önemli…
İşçi Gazetesi: Peki, beyaz yaka ne diyor bu konuda? Sonuç olarak kazanım onların da kazanımı olmaz mı?
Beyaz yakanın bizle bir işi yok ki. Onlar sendikalı değil, memur diye geçiyorlar. Aslında kendi tercihleri yoksa sendikaya üye olabilirler. Bizim memurların hiçbiri sendikalı değil ve kendi hallerinden memnunlar. Fabrikada memur olanın sırtı yere gelmez. Hafta sonu tatil, vardiya yoktur.
İşçi Gazetesi: Bu sözleşme işkolundaki 130 bin işçiyi kapsıyor. Hepsinin şartları sizin kadar da olumlu değil o yüzden işçi sınıfının bütünü için bu sözleşme ne gibi kazanımlar sağlar?
Valla çalışanların yaşam kalitesi artar. Gerçekten ülkenin şartları çok ağır. Devlette enflasyon oranını doğru açıklamadığından, altı ayda bir 50-60 lira zam alıyoruz. Bundan kaynaklı bizi çok zorluyor. Sözleşmeden kaynaklı 3 senedir biz bu sözleşmeyi bekliyoruz. Çünkü enflasyon çok düşükte kalıyor.
Doğrusu her sözleşmede de umutlu davranıyoruz ama hayal kırıklığı oluyor. Geçen dönem de Bursa’da ki hareketle tüm hepsi yüzde 19 buldu. Ayrıca sözleşmede 3 yıllık mevzusu da geçen dönem imzalandı ama doğru değil. Tabi patronlar 5 yıllık olsun istiyor ve Avrupa’yı örnek gösteriyorlar. Ama o zaman ordaki yaşam koşullarını da konuşalım.
İşçi Gazetesi: Sözleşme istediğiniz gibi geçmezse ne olur?
Onu zaman gösterir ama çoğu kişi sendikaya tepki gösterir. En azından sendikaya güvenilmeyecektir.
İşçi Gazetesi: Sizin sendika greve gider mi?
Gidecek. Gider, gitmek zorunda, çünkü arabuluculukta da anlaşma çıkmayacaktır. Asgari ücret oranında olması da insanları mutlu etmez. En az yüzde 20-25 oranında olsun ki işçiler mutlu olsun biraz. Ayni zamanda Kavlak (Türk Metal genel başkanı Pevrul Kavlak) insanlara umutta saçtı, greve gitmesi gerekir.
İşçi Gazetesi: OHAL sebebiyle grev ertelerse ne olur? Bundan önceki deneyimlerde bunu yaptılar.
Sendika, “çalışanlara soracağız, onlar ne derse onu yapacağız” dedi. Bana sorarlarsa ben hemen çıkalım derim. Ayrıca tüm arkadaşlarımda böyle der. Artık yeter buramıza kadar geldi.
İşçi Gazetesi: Yeni KHK ile iş kolu sözleşmelerin önüne geçen bir genelge yayınladılar. Bu konuda fikriniz ne?
Çok saçma bir yasa, o zaman hakkımızı sendikalar değil de devlet mi arayacak? Sendikaları bence bitirmek istiyor. Çünkü sendika olmalı, sendika işçinin avukatı gibi. Biz 4-5 kişi toplanıp gidip konuşamayız. Ama sendika gidiyor, ‘bu işçiler gece gündüz çalışıyor, bunlar şu hakları istiyorlar, bunları verin’ diyor. Bu açıdan sendikanın olması çok önemlidir.
İşçi Gazetesi: İşyerinizde şu anda yürüyen sürece tepkili işçiler var mı?
Şu anda yok, bekleyiş halindeyiz. Ayrıca sendikanın yaptığı mesaiye kalmama ve perşembe günleri basın açıklaması eylemleri var, onlar sürüyor. Aslında İstanbul’da ki işçiler sesiz, bence memnun…
İşçi Gazetesi: Peki, mücadelenizde başarılar diliyoruz, görüşmek dileğiyle…
İşçi Gazetesi / 17 Ocak 2018