KESK, grev yasağı ile işçi ve emekçilerin haklarına dönük saldırı politikalarına ilişkin açıklama yaptı
KESK, son zamanlarda grev ve her türlü hak arama eylemine yönelik yasaklara tepki gösterdi. İktidarın krizden en çok etkilenen dar gelirli kesimleri koruyucu politikalar geliştirmek yerine, işçilerin grev hakkını ortadan kaldırmaya çalıştığı belirtilen açıklamada, hak arama yollarının engellenmesine karşı emekçiler olarak birlikte mücadele çağrısında bulunuldu.
Salgın ile birlikte gittikçe artan işsizlik ve hayat pahalılığının milyonlarca işçinin, emekçinin, dar gelirlinin yaşamını her geçen gün daha fazla derinden sarstığı belirtilen açıklamada, “Siyasi iktidar ise salgından ve salgınla birlikte derinleşen ekonomik krizden en çok etkilenen dar gelirli, yoksul, ücretli kesimleri koruyucu politikalar geliştirmek yerine, emekçilerin mevcut sınırlı haklarını bile ortadan kaldıran adımlara her gün bir yenisini ekliyor” denildi. Emekçilerin hak arama yollarının yasaklarla, baskı ve şiddet politikaları ile kapatılmak istendiğine dikkat çekilen açıklamada, “Nerede işçilerin, emekçilerin bir hak arama mücadelesi varsa orada hemen valilikler üzerinden haftalarca süren toplantı ve gösteri yürüyüşü yasaklama kararları ilan edilmekte, emekçilerin en temel anayasal hakları yok sayılmaktadır. On binlerce insanı taşıdıkları kendi mitinglerinde, açılışlarında virüs tehdidini yok sayanlar, hak arama mücadelesi veren emekçilerin her eylemine, etkinliğine pandemi gerekçesini ileri sürerek müdahale etmektedir” denildi.
Son bir hafta grevden anmaya birçok yasak
Sadece son bir hafta içinde yaşananların bile tek başına temel insan haklarını, emeği yok sayan hukuksuzluğun baskı ve şiddet politikalarının kalkanı haline getirildiğini gösterdiği ifade edilen açıklamada, 10 Ekim Ankara Katliamı’nın 5. yıl anmasının, Şişe ve Cam Fabrikaları AŞ’ye ait Adana ve Mersin’de Kurulu soda, krom ve tuz fabrikalarında çalışan işçilerin grevinin, 7 yıldır ödenmeyen tazminat, ücret ve yıllık izin alacakları için Soma ve Ermenek’teki madencilerin Ankara’ya yürüyüşünün ve Ankara İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi tarafından İbni Sina Hastanesi önünde yapılmak istenen basın açıklamasının yasaklandığı engellendiği kaydedildi.
“Hak arama yollarımız için birlikte mücadele edelim”
Bu ülkenin ezici çoğunluğunu oluşturan işçilerin, emekçilerin grev hakkı, barışçıl toplanma ve gösteri hakkı gibi en temel anayasal haklarının “milli güvenlik, genel sağlık, kamu düzeni, toplum huzuru” gibi kimsenin inanmadığı gerekçelerle engellenemeyeceği vurgulanan açıklamada, “Hak arama yollarımızı kapatmaya dönük girişimlere karşı tüm emekçiler, işçiler emeğin birleşik mücadelesini örmek için omuz omuza vermeye davet ediyoruz” denildi.
