Kaldıraç Hareketi, TC Devleti’nin 20 Temmuz günü Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi topraklarında yer alan Zaho’da gerçekleştirdiği katliama dair açıklama yayınladı.
Bu katliamın sorumlusunun, ABD’nin tetikçiliğine soyunan, rantın, yağmanın yanında savaş ekonomisi üzerinden kanla beslenen bu ülkenin egemenleri olduğunun vurgulandığı açıklamada “Halkların eşit, özgür ve kardeşçe yaşayacağı bir Ortadoğu için hakların ortak mücadelesini büyütmek, bölgemizdeki devrimci güçlerin omuzlarındaki görevdir.” denildi.
Kaldıraç Hareketi’nin yayınladığı açıklamanın tamamı:
ABD’nin bölgedeki planlarında, Kürt düşmanlığı üzerinden tetikçilik yapan TC Devleti, 20 Temmuz günü, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi topraklarında yer alan Zaho’da piknik yapılan bölgeye planlı bir saldırı gerçekleştirerek, kadınlar ve çocukların olduğu sivil halkı katletmiştir.
Erdoğan’ın yıllar önce; “Kadın çocuk fark etmez gereği yapılacaktır” diyerek gerçekleştirilen katliamlara bir yenisi eklenmiştir.
Yıllardır, ‘terörle mücadele’ adı altında, Irak’ın kuzeyinde, Güney Kürdistan coğrafyasında işgalci bir güç olarak yer alan TC Devleti, Nisan ayından bu yana kapsamlı bir saldırı ile işgali derinleştirmeye çalışmaktadır. Bunun için sivil yerleşim yerleri bombalanmakta, sivil halk yerinden edilerek bölge insansızlaştırmaya çalışılmaktadır. Son olarak Zaho’da gerçekleştirilen katliam da bu amaçla gerçekleştirilmiştir.
ABD emperyalizminin tetikçiliğine soyunmuş egemenler, içerde-dışarda savaş politikaları ile ayakta durmaya çalışmakta, Irak’ın kuzeyinde ABD’nin İran planlarına uygun olarak işgaller gerçekleştirmektedir.
Bu katliamın sorumlusu, ABD’nin tetikçiliğine soyunan, rantın, yağmanın yanında savaş ekonomisi üzerinden kanla beslenen bu ülkenin egemenleridir.
Bölgemizi kan gölüne çevirerek işgal eden, halkları sömürgeleştirmeye çalışan tüm güçler, emekçi halklara er ya da geç hesap vereceklerdir.
Güney Kürdistan coğrafyasındaki işgale son verilmeli, bölgemizdeki tüm işgalci güçler, başta ABD olmak üzere bölgemizi terk etmelidir.
Halkların eşit, özgür ve kardeşçe yaşayacağı bir Ortadoğu için hakların ortak mücadelesini büyütmek, bölgemizdeki devrimci güçlerin omuzlarındaki görevdir.