7 Ekim’de Filistin Direnişi’nin ortaklaşa başlattığı “Aksa Tufanı” harekâtı sonrasında Anadolu’da ve dünyada bir dizi direnişe destek eylemleri ve açıklamaları gerçekleşti. Bugün de Kaldıraç Hareketi BDS Gönüllüsü Ümit Doğru ile “Tarihi ve bugünüyle Filistin Direnişi” etkinliği düzenledi.
Etkinlik, başta Filistin Direnişi’nde kahramanlaşanlar olmak üzere özgürlük mücadelesinde ölümsüzleşenler için yapılan saygı duruşuyla başladı.
İsrail kendi sınırlarını açıklamayan dünyadaki tek devlet
İlk olarak söze başlayan Ümit Doğru Filistin direniş tarihinin yeni olmadığını 1900’lerin başından bu yana düşünmek gerektiğini belirtti. Konuşmada, Filistin’in yerleşimci sömürgeciliğin sona erdiği bir dönemde işgal edildiğine dikkat çekilirken İsrail’in kendi sınırlarını açıklamayan dünyadaki tek devlet olduğu, kuruluş kodlarının Apartheid-Siyonist karakterin görmezden gelinemeyeceği, hiçbir durumun Filistin Direnişi’nin meşruluğuna zarar veremeyeceğini ifade edildi.
“Ortak operasyon odası” yeni değil
Filistin Direnişi’nin 1960’lı yıllarda büyük oranda Filistinli Marksist-Leninist örgütlerin egemenliğinde sürdürüldüğü, SSCB’nin çözülmesiyle beraber bu güçlerin gerilemeye başladığı, emperyalizmin de İslamî hareketleri bu Filistinli devrimcilerin büyümesine karşı palazlandırıldığı yine de Filistin Direnişi’nde çok farklı renklerde hareketlerin beraber hareket ettiği, “ortak operasyon odası”nın yeni olmadığı söylendi. “47 Taksim Planı” sorunu çözen bir yaklaşım olmadığı, coğrafyada İsrail devletinin yıkılmasını içermeyen bir yaklaşımın sorunu çözemeyeceği belirtildi ve BDS Hareketi hakkında da bilgi verilerek Filistinliler talepleri aktarıldı.
Siyonistlere isyan eden “terörist”, işgal eden “yerleşimci”
Hakan Dilmeç ise sözlerine tüm dünyada Filistin Direnişi’ne yönelik dezenformasyonun emperyalistler eliyle yapıldığını ifade ederek başladı. Hiçbir kafa karışıklığına gerek olmadan ezilenlerin, işçi sınıfının tarafı Filistin Direnişi olmalıdır denilen konuşmada, emperyalistlere, Siyonistlere isyan edenin “terörist”, işgal edenin “yerleşimci” diye isimlendirildiği, egemenlerin kavram setleriyle tartışma yürütülemeyeceği vurgulandı. Birkaç yıl önce Filistinli gençlerin işgalcileri bıçaklama eyleminin Filistin’de “3. İntifadanın gelişi” olarak tartışıldığı, Aksa Tufanı Harekatı’nın Kudüs’ün başkent ilan edilişi, TC de dahil bölge ülkelerinin işgal devleti İsrail’le “normalleşme” sürecinin yaşandığı bir zamanda gerçekleştiği, Filistin Direnişi’nin artık varlık-yokluş düzeyinde sürdüğü söylendi.
Filistin Direnişi son hamlesiyle dünya halklarına moral kaynağı olmuştur
İsrail devletinin yıkılması ve “Nehirden Denize Özgür Filistin”in kurulması mücadelesinin destekçisi olunması, Anadolu’da da tüm işçi-emekçilerin Filistin Direnişi’nden yana saf tutması için emek harcanması gerektiği belirtilirken, savaşın uzun sürecebileceği ancak son hamleden sonra moral üstünlüğünün Filistin Direnişi’ne geçtiği belirtildi. Son olarak Filistin Direnişi’nin dünya halklarına “en umutsuz anlarda bile bu çapta bir karşı saldırının yapılabileceği”ni öğrettiğini, harekatın Siyonist İsrail’in tüm imajını yerle bir ettiği söylenerek konuşma sonlandırıldı.
Etkinlik soru-cevapların ardından son buldu.
Etkinliğin tamamına aşağıdan ulaşabilirsiniz.
#Canlı: Tarihi ve bugünüyle Filistin Direnişi https://t.co/CqJ84FY1Uy
— Direnişteyiz.org (@direnisteyizorg) October 14, 2023