İstanbul Sözleşmesi’nin Tayyip Erdoğan’ın kararıyla 20 Mart 2021 tarihinde feshedilmesine karşı açılan davalar, bugün Danıştay 10. Dairesi’nde görülecek. Eşitlik İçin Kadın Platformu’nun (EŞİK) yaptığı çağrı üzerine Türkiye’nin dört bir yanından kadınlar duruşma için Danıştay’a geldi.
Danıştay 10. Dairesi’nde görülecek duruşma öncesinde kadınlar, basın açıklaması yaptı.
Açıklamayı okuyan Şenal Sarıhan şunları söyledi:
“Bugün, Danıştay 10. Dairesi, İstanbul Sözleşmesi’nden bir Cumhurbaşkanı kararı ile çekilmenin hukuksuzluğuna dair açılmış olan200’den fazla davanın bir kısmını esastan görüşecek. Danıştay’ın vereceği karar, Türkiye’de kendini üstün görenlerin hukukunun mu, hukukun üstünlüğünün mü hakim olacağına dair de belirleyici olacak.
Bizler, kadınlara karşı her türlü şiddetin ve başta kadınlar, çocuklar, LGBTİ+’ların maruz kaldığı ev içi şiddetin insan hakları ihlali olduğunu belirten; devlete, şiddeti önleme ve mağduru koruma yükümlülüğü getiren İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmedik, vazgeçmiyoruz, vazgeçmeyeceğiz.”
“İptal kararı verilmesini ve bugün açıklanmasını talep ediyoruz”
Saruhan “Yüzde 86’sı kadın örgütlerine güvenen Türkiye toplumunun güvenini boşa çıkarmadık” diyerek devam etti:
“Danıştay’dan iptal kararı çıkarsa Cumhurbaşkanlığı’nın konuyu uzatmamasını talep ediyoruz. Karara saygı duymasını, itiraz etmemesini derhal Avrupa Konseyi Sekreterliği’ne bildirimde bulunarak Türkiye’nin Sözleşme’ye tekrar taraf olmasını sağlamasını talep ediyoruz. 6251 sayılı Sözleşme’nin onay yasası yürürlükte olduğu için iç hukukta zaten Sözleşme yürürlükte. Danıştay birer cümlelik iki Cumhurbaşkanı kararını iptal ederek, İstanbul Sözleşmesi’ne tekrar taraf olmamızı sağlayabilir. Somut isteğimiz ve umudumuz budur.
Biz bugün buraya İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararının hukuksuz olduğu kararını Danıştay hakimlerinden duymak için geldik. Bu hukuk dışı durumun daha fazla sürdürülmemesini, iptal kararının verilmesini ve hemen bugün açıklanmasını talep ediyoruz.”
Kadınlara ve Türkiye’ye daha fazla zarar vermeyin, zaman kaybettirmeyin. Kadınların hayatları ile daha fazla oynamayın. Hukukun ve adaletin gereğini yapın.”
Sonra söz alan Avukat Hülya Gülbahar “Toplumun her kesimini ilgilendiren bir konu olan İstanbul Sözleşmesi için toplumun her kesiminden kadınlar burada” diyerek şöyle devam etti:
“Bizim hayatlarımız ithal edilen, ihraç edilen patates veya domates değil. Hayatlarımızı ilgilendiren sözleşmelerden tek kişinin kararıyla çıkılamaz.”