8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü öncesinde kadınlar Ekmek ve Gül’ün çağrısı ile “Kız kardeşlik köprüsüyle hayatı yeniden kuruyoruz” kampanyası kapsamında Kartal Meydanı’nda buluştu.
Eylem öncesi iki noktada buluşan çok sayıda kadın ve LGBTİ+’ler “Yaşasın kadın dayanışması”, “Jin jiyan azadi”, “Eşit işe eşit ücret” sloganları ile Kartal Meydanı’na yürüyüş yaptı.
“Dayanışma ile ayaktayız, örgütlenerek değiştireceğiz”, “Sömürü, şiddet, eşitsizlik; biz bu zinciri birlikte kıracağız”, “Haklarımıza ve hayatlarımıza kastedenlere karşı birlikte mücadele edelim” pankartları açan işçi, göçmen, üniversiteli ve liseliler, çok sayıda kadın ve LGBTİ’ler, deprem sonrası simgeleşen düdüklerle seslerini yükseltti.
Kadınlar eylemde rant, talan, yolsuzluk, taciz, homofobi, sansür, şiddet, istismar ifadelerini not ettikleri siyah dövizleri de yırttı; “Bu dövizleri yırttığımız gibi karanlığı da yırtıp atacağız” dedi.
“Birlikte kuracağız”
Eylemde ilk sözü alan Ekmek ve Gül Editörü Sevda Karaca deprem sonrası yaşananlara dikkat çekerek, “Hiç ihtiyacımız olmayan çılgın projeler, otobanlar için var olan iş makineleri, hayat kurtarmak için yoktu. Her fırsatta ‘3 çocuk’ isteyenler afet bölgesinde, kadınları bebekleriyle yalnız bıraktı” dedi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’ın kayıp çocuklarla ilgili açıklamalarına da değinen Karaca, “Afette çocukları koruyamayanları, varsayımlarla cevap verenleri yok sayıyoruz” dedi.
Kadınların acil taleplerini de sıralayan Karaca’ya alandaki kadınlar “Birlikte kuracağız” diyerek eşlik etti: “İnsanca barınabildiğimiz evlerin, çocuklarımızın başına yıkılmayan okulların, bir gece ansızın kapının önüne konulmadığımız yurtların, ilk sarsıntıda yerle bir olmayacak hastanelerin, bizim ürettiğimiz malların bizden kıymetli sayılmadığı iş yerlerinin olduğu kentleri birlikte kuracağız.”
Kadınların ve çocukların şiddetsiz bir hayat sürdürmesi için gerekli tüm önlemlerin alınmasını istediklerini söyleyen Karaca “Çocuklarımızın üstüne kapıyı kilitleyip uzun mesailerde ömür çürütmek zorunda kalmadığımız bir çalışma düzenini birlikte kuracağız” dedi.
Tarikatlarda yaşanan istismarları da hatırlatan Karaca, “Çocuklarının evlilik adı altında istismar edilmediği, depremzede çocuklarla evlenilebileceği fetvalarının verilmediği bir toplumsal düzeni birlikte kuracağız” çağrısında bulundu.
“Öfkeyi, isyanı, yası örgütlülüğe çevirmek zorundayız”
Eylemde konuşan Emek Partisi İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros ise “Bu kapitalist düzen bir kez daha halktan, emekçilerden, kadınlardan yana olmadığını gösterdi. Üstelik bu kez Türkiye tarihinin en büyük katliamına neden olan bir enkaz ile gösterdi bunu. Bu devlet varıyla yoğuyla sermayenin, bir avuç patronun devleti. Hayatta kalmak için bulunduğumuz her alanda örgütlü bir mücadelenin parçası olmak hayat memat meselesi. Şehirleri yaşanabilir kılmanın, ülkeyi değiştirmenin, haklarımızı ve hayatlarımızı garanti altına almanın tek garantisi bu… Öfkeyi, isyanı, yası örgütlülüğe çevirmek zorundayız” dedi.
Mata’da ve ETF’de hakları için direnen kadın işçilere değinen Barbaros, “Bize dayatılan insanlık dışı çalışma koşullarına, asgarinin altında ücrete karşı fabrikalarımızda örgütleneceğiz. Esenyalı’da, Gülsuyu’da şiddete, yoksulluğa, eşitsizliğe karşı sokak sokak yan yana gelen kadınların yaptığı gibi yapacağız. ‘Çocuklar okula aç gitmesin’ diye ücretsiz okul yemeği kampanyası yürüten kadınların yaptığı gibi yapacağız. Mülteci kız kardeşlerimizin her zorluğa rağmen hayatı yeniden kurma iradesiyle yaptığını yapacağız” dedi.
“Bize sadece sandıkla siyaset yapabilirsiniz diyenlere inat hayatın her alanında siyaset yapıyoruz” diyen Barbaros, kadınların hayatlarına yön veren politikaların belirleyicisi olmak için birliktelikleri güçlendirme çağrısı yaptı.
“Sermayeye değil, kadınlara bütçe”
Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Adile Doğan “Son bir yıla baktığımızda ölümler, kadın cinayetleri artarak devam etti. Ama biz ne yaptık bir yıl boyunca mücadeleden vazgeçmedik” dedi. Kadın işçilerin taleplerine ilişkin de konuşan Doğan, “Fabrikalarda ek zam talebi yükseliyor. Yoksullaşan kadınlar çocuklarına meyve alamadığını anlatıyor” diyerek fabrikalarda talepler için mücadele eden kadınların sesi olacaklarını söyledi. Doğan’ın sözleri “Sermayeye değil kadınlara bütçe” sloganıyla tamamlandı.
“Yurtlardan çıkarılmayı kabul etmiyoruz”
Konuşmasına tacizin, şiddetin olmadığı, sokaklarda güvenle yürüyebildikleri bir yaşam taleplerini ifade ederek başlayan ve genç kadınlar adına konuşan Selinay Uzuntel ise “İlk vazgeçilenin eğitim olmasını, barınma hakkımızın yok sayılarak yurtlardan çıkarılmayı kabul etmiyoruz” dedi. Uzaktan eğitim kararının gençliğin tepkisini bölmek üzere alındığını söyleyen Uzuntel, “Bizlerin yan yana gelmesini engellemek için okullarımızın kapılarına kilit vurulmasını kabul etmiyoruz. Yalnız değil hep beraber mücadele edersek değiştirebileceğimizi biliyoruz” dedi.
“Bu enkaz sizin eseriniz”
Deriteks Şube Sekreteri Pembe Maden ise “Kadınları görmeyen ve duymayanlar bu enkaz sizin eseriniz. Sendika üyesi EFT işçisi kız kardeşlerimizin kararlı duruşları kadın mücadelesi tarihinde kilometre taşı olarak anılacaktır. Yas tutan kaderine boyun eğen değil hakkını söke söken alan kadınlar yaşama yön verir” ifadelerini kullandı.
İranlı kadınların direnişine selam
Konuşmasına İran’da direnen kadınlara selam göndererek başlayan Gülsuyu-Gülensu Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Gülten Dokuyan ise mahallelerinin uyuşturucu ve kentsel dönüşüm tehdidi altında olduğuna dikkat çekerek “İşçi ve emekçilerin yaşadığı mahallelerde devlet eliyle çetelerin yayıldığını biliyoruz. Kentsel dönüşüm kapsamındaki mahallemizde gençlerimizin uyuşturucuyla mahvolmasına izin vermeyeceğiz. Kentsel dönüşüm adı altında dişimizle tırnağımızla kurduğumuz evlerimizin başımıza yakılmasına izin vermeyeceğiz” dedi.