İzmir
İstanbul Sözleşmesi Uygulansın Kampanya Grubu, Karşıyaka Çarşı girişine eylem yaptı.
“Kadın cinayetlerini önle, İstanbul Sözleşmesi’ni uygula” pankartının açıldığı eylemde konuşan Mehtap Alişan, “Kadınların eşit, özgür ve adil bir yaşam mücadelesi büyüdükçe, erkek egemen sistemin saldırıları da kendisini örgütlemekte” dedi, her gün kadınların katledildiğini söyledi.
Erkeklere cesaret veren erkek devletin İstanbul Sözleşmesi’ni uygulatmak bir yana, geri çekilmeyi tartıştığını hatırlatan Alişan, “Adaleti sağlayamayan saraylara isyan ateşi Arjantin’den Polonya’ya Türkiye’den Meksika’ya yükselmeye devam edecek” dedi.
Alişan, hakları ve yaşamları için alanlarda mücadeleye devam edeceklerini vurguladı.
Genel-İş İzmir 2 No’lu Şube Kadın Komisyonu, Konak Eski Sümerbank önünde açıklama yaptı. “Kadınlar yürüyor mücadele büyüyor”, “Kadın yaşam özgürlük” sloganların atıldığı açıklamaya Meslek Fabrikasında hakları için eylem yapan emekçiler de katıldı.
Açıklama yapan Zeynep Zarıçlar, katledilen kadınları hatırlattı, iktidarın kadın düşmanı politikaları nedeniyle katliamlarını sürdüğünü söyledi.
İktidarın şiddetle mücadele etmediğini, örtbas ettiğini ifade eden Zarıçlar, “İstanbul Sözleşmesinin iç hukuktaki yansıması olan 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Engellenmesine dair kanunun uygulanması bakımından karşılaşılan sorunlar hala mevcudiyetini korumaktadır. 6284 sayılı kanun, uygulayıcılarının pasif ve özensizliği ile işlevsiz ve kâğıt üstü bir kanun haline getirilmek istenmektedir” dedi. Son olarak mücadele vurgusu yapan Zarıçlar, “Yaşam hakkımızın elimizden alınmaması için, Hükümetin derhal 6284 Sayılı yasayı ve İstanbul Sözleşmesini uygulanmasını istiyoruz” diye konuştu.
Eskişehir
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Şubeler Platformu üyesi kadınlar, basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda konuşan Latife Doğan, “artık yeter bu son olsun” dedi ve ekledi: “Ev içi şiddetin, istismarın arttığını, acil önlemler alınması gerektiğini söylüyoruz. Şiddeti önlemek için politikalar üretmesini beklediğimiz iktidar anlayışı ise failleri aklayarak, serbest bırakarak adeta teşvik eden, cezasızlıkla ödüllendiren tutumundan vazgeçmiyor. Kadınların acil önlem taleplerini duymayanlar failleri azarlayarak, ahlaklı davranmaya çağırarak şiddeti münferitleştirip birkaç kötü adamın güç gösterisine indirgiyor.”
Dersim
Dersim Kadın Platformu, Sanat Sokağı’nda eylem yaptı. Açıklama yapan Çağla Yolaşan, kadınların her geçen gün daha korkunç bir vahşetin hedefi olduğunu söyledi. Yolaşan, “Bir günde 4 kız kardeşimiz erkek şiddeti yüzünden hayattan koparıldı. İsyanımız çok büyük. Şiddet faillerinin iktidarın kadına yönelik şiddete göz yuman, failleri aklayarak, serbest bırakarak adeta teşvik eden tutumu her gün kadınların canına mal oldu, olmaya devam ediyor” dedi.
Kadın dayanışmasının gücüne ve örgütlülüğünün önemine dikkat çeken Yolaşan, “Eşit, özgür, şiddet ve ayrımcılığın olmadığı, kimsenin cinsel yönelim ve cinsiyet kimliğinin ayrımcılık gerekçesi haline getirilmediği, güvenli bir hayat yaşama hakkının sağlanması için mücadeleden geri adım atmayacağız. Yakılarak katledildiğimiz, her gün başka bir vahşetin öznesi olduğumuz bu düzeni kabul etmeyeceğiz. Yakılmamak için düzeninizi yıkacağız!” dedi.
Batman
HDP Kadın Meclise ve TJA, Batman’da ortak açıklama yaptı. Basın açıklamasını okuyan TJA Batman Sözcüsü Gülistan Sönük, “Bizim güvencemiz, iktidar veya iktidarın tekelinde olan ve her defasında başvurduğu cezasızlık politikasıyla erkekleri cesaretlendiren yargı değildir. Bizim gücümüz örgütlülüğümüzdür. Bizim güvencemiz kazanımlarımızdır. Bu kazanımlardan asla vazgeçmeyeceğiz. Bir kadının daha eksilmesine tahammülümüz yok artık. Yakılmamak için Erkek-Devlet-Yargı-Medya işbirliğiyle kadın katliamlarına davetiye çıkaran bu düzene karşı yasımızla, isyanımızla sokaklarda olacağız” dedi. “Jin jiyan azadi” sloganının atıldığı eylem zılgıtlarla sona erdi.
Mersin
Mersin Barosu Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, kadın cinayetlerine ilişkin baro binasında basın toplantısı düzenledi.
Türkiye’de 2020 yılında 419 kadının erkekler tarafından katledildiğini ve sayının her geçen gün arttığını belirten Yeşilboğaz, “İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı, 6284 sayılı yasa uygulansaydı, her biri hayatta olacaktı. Kadın cinayetlerini durduracak politikaları yürütmeyenler, önleyici yasaları uygulamayanlar, bunun sorumlusu sizsiniz! Kadınlar ölürken İstanbul Sözleşmesi’ni tartışmaya açanlar sorumludur” şeklinde konuştu.
Ankara
Kadın Meclisleri’nin Çankaya Belediyesi önünde yapmak istediği eyleme polis saldırdı. Pandemiyi bahane eden polis, 7 kadını gözaltına aldı.
Emniyet amirinin talimatı üzerine gazetecilere müdahale edilerek, görüntü almaları engellendi. Gazeteciler zorla alandan uzaklaştırıldı.
Hatay
İskenderun Kadın Platformu, Dönem Sözcüsü Avukat Mehtap Sert’in, ofisinde açıklama yaptı.
Burada konuşan Sert, AKP’nin 18 yıldır uyguladığı baskı ve şiddet politikalarını, pandemiyi fırsata çevirerek arttırdığını söyledi, İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik saldırıyı hatırlattı.
Bir günde dört kadının katledilmesine ilişkin haberlerle sarsıldıklarını kaydeden Sert, “İsimler değişiyor ama vahşetin tablosu aynı. Kadın ölümlerine engel olması gerekenler İstanbul Sözleşmesi’ni tartışırken, her gün bir kişi eksiliyoruz. AKP iktidarı bütün şiddet biçimleriyle kadınları baskı altına almaya çalışmasına rağmen coğrafyamızda kadın çığlıkları birbirini buluyor. Ne emeğimizin, ne kimliğimizin, ne de bedenimizin AKP iktidarının şiddeti karşısında yok olmasına izin vermeyeceğiz. Birbirimizi savunacağız. Kamusal ve özel alanda pandemi koşullarında erkek egemenliğini inşa eden iktidar kurumlarına karşı sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz. Katledilen kadınlar isyanımızdır” diye konuştu.
