Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’na açılan kapatılma davasının 3. duruşması görüldü. Duruşmadan önce açıklama yapan platform Bu davadan hangi sonuç çıkarsa çıksın hayatı çalınan her kadının hesabını soracağız” dedi. Duruşma 13 Eylül saat 11.00’e ertelendi.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformuna (KCDP) açılan kapatma davasının üçüncü duruşması bugün Çağlayan’daki İstanbul Adliyesinde görülüyor. Duruşma öncesi adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirildi. Dava öncesi adliye önünde seslenen kadınlar, “Hukuksuz davalar bizi durduramaz. Bu davadan hangi sonuç çıkarsa çıksın hayatı çalınan her kadının hesabını soracağız” dedi. Davayı takip etmek ve KCDP ile dayanışma göstermek amaçlı Ekmek ve Gül, EMEP’li kadınlar, TİP’li kadınlar gibi farklı örgütler de yer aldı.
“Platform durmayacak kadın cinayetlerini durduracağız” pankartını açan kadınlar sık sık “Hukuksuz davalar bizi durduramaz”, “Kadın cinayetlerini durduracağız” sloganları attı.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platform temsilcisi Gülsüm Kav, “Biz her hava şartında, her türlü zorlukta kadın cinayetlerini durdurmaya ve bunun için mücadeleye kararlıyız. Bir yıldır bizi uğraştırdıkları şeye bakın. Bu memlekette uğraşılacak şey bu mudur? Kadınlar öldürülmesin diye mücadele eden kadınları durdurmaya çalışmak mıdır? Bu davadan hangi sonuç çıkarsa çıksın hayatı çalınan her kadının hesabını soracağız” dedi.
“İlk kez şüpheli ölüm kadın cinayeti sayısını geçti”
Platform avukatlarından Leyla Süren, “Bugün avukatlar günü, şu üzerimdeki cüppe içinde öldürülen meslektaşlarımın günü. Depremde ölen meslektaşlarımın günü. Sadece 15 günlük koruma kararını bir hâkim uygun gördüğü için 11 kurşunla öldürülen sevgili meslektaşım Müzeyyen’in günü” dedi ve sözlerine şöyle devam etti: “5 Ekim’den bu yana 95 davaya girmişiz. 161 duruşma yapılmış ve biz hala burada kanuna ve ahlaka aykırı gelmekten yargılanıyoruz. Bir derneğin tabelası kanuna aykırı gelemez. Biz katilleri yakaladığımız için mi ahlaka aykırı davranıyoruz? Şubatta 11 kadın öldürüldü ve Türkiye’de ilk kez 12 şüpheli kadın ölümü oldu. İlk kez şüpheli ölüm kadın cinayeti sayısını geçti. Çünkü diyorlar ki nasıl olsa kimse işini yapmıyor bari izleyerek öldürelim. Bu nedenle bu dava çok önemlidir.”
“Biz bu anlayışı tarihin çöplüğüne göndereceğiz”
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Genel Sekreteri Fidan Ataselim, bu dava bütün kadınların davası olduğunu aktararak, “Hukuksuz bir kapatma davası açıldı. Bizler her gün kadınlar öldürülürken kadınların yaşaması için en temel yaşam hakkı için mücadele ediyoruz. Kadınlar eşit, özgür yaşasın diye mücadele ediyoruz. LGBTİQ+lar ayrımcılık yapılmasın diye nefret cinayetlerine kurban gitmesinler diye mücadele ediyoruz ve sadece bununla da kalmıyoruz. Bizler kim eşitsizliğe uğrarsa kim haksızlığa uğrarsa onun yanında yer alıyor. Bütün eşitsizliklere karşı da mücadele ediyoruz. Depremde halkın enkaz altında bırakılmasının karşısında halkımızla birlikte mücadele ediyoruz çünkü biz biliyoruz. Kadın cinayetleri durdurulabilir. Depremin ardından enkazlar olmayabilir, ölümler olmayabilir ve biz bunu durdurabiliriz. Kadınlar hayatta tutan 6284 sayılı kadına yönelik şiddetten koruyacak olan kanunu hangi anlayış kaldırmak isteyebilir? İstanbul sözleşmesini hangi anlayış imzayı geri çekti? Bu anlayış Taliban anlayışıdır, İran’daki Molla rejiminin anlayışıdır. Biz bu anlayışı tarihin çöplüğüne göndereceğiz” dedi.
“Kadın cinayetleri politiktir”
Kadın cinayetlerinde hayatını kaybeden kadınların aileleri adına Ceyda Yüksel’in annesi Filiz Demiral söz aldı.
Kızının 20 Ağustos 2020 yılında katledildiğini söyleyen Demiral, görülen 11 duruşuma da Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun yanında olduğunu aktardı.
Demiral, “Öfkem çok büyük. Platformun kapatılması, İstanbul sözleşmesinin feshedilmesi sırf tarikatlardan oy kaybetmemek için kadınların üzerinden siyaset uyguluyorlar. Kadın cinayetleri politiktir diyoruz. Adalet sarayının önünde biz adalet arıyoruz. Türkiye için çok utanç verici bir şey. Hakkımı helal etmiyorum. Cumhurbaşkanına asla hakkımı helal etmeyeceğim. Ölüler hakkını helal edemez, kızım hakkını helal edebilir mi? Burada katledilen kadınlar hakkını helal eder mi? Hakkımı da vermiyorum, oyumu da vermiyorum” dedi.
Platforma açılan kapatılma davasının bir sonraki duruşması 13 Eylül saat 11:00’e ertelendi.