Pride 2023 kapsamında 6 yıl aradan sonra 9. Trans Onur Yürüyüşü Şişli sokaklarında gerçekleştirildi.
Bugün sabah 10.00 itibariyle İstanbul Valiliği tarafından Taksim bölgesindeki M2 Yenikapı-Hacıosman Metro hattının Şişhane ve Taksim istasyonuyla birlikte F1 Taksim-Kabataş Fünikiler hattı seferlere kapandı. Taksim ve çevresinin ablukaya alınmasına karşı Şişli’de gerçekleştirilen yürüyüşte “Dönmeyiz buradayız” pankartı açılarak basın açıklaması okundu. Açıklamada 18 Haziran Translarla Eşitlik Günümüz kutlu olsun denerek, “Dönmeyiz buradayız”, “Transfobik devlet, yıkacağız elbet”, “”Dönmeyiz, dönmeyiz, biz bu yoldan dönmeyiz” sloganları atıldı.
Gezi Direnişi, Cumartesi Anneleri ve Kürt halkının selamlayan ve mücadele hattının ortak olduğu vurgusunu yapan açıklama:
“9. İstanbul Trans Onur Yürüyüşü’nü altı yıllık bir aranın ardından 18 Haziran Translarla Eşitlik Günü’nde Taksim’de gerçekleştiriyoruz. Evlerinden çıkmak zorunda kalan, devlet ve polis devletinin kolluk kuvvetleri tarafından işkenceye maruz bırakılan trans+’ların öfkesini ve yaşadığı şiddeti sırtlanıp, direnişimizi her bir mahalle ve sokakta örgütlemek için bugün bir araya geldik. Translar olarak mücadelenin salt bugün ile sınırlı olmadığını ve vermek zorunda bırakıldığımız altı yıllık aranın mücadelemizden hiçbir şey eksiltmediğini bilincinde yeniden sokaklara dökülüyoruz. En son 2017 yılında gerçekleştirilen ve bu sene 9.’sunu örgütlediğimiz Trans Onur Yürüyüşü’nün ‘Dönmeyiz, buradayız’ teması ile yaşatıyoruz. AK Parti’nin kolluk kuvvetlerinin, 8 Mart’larda trans kadınların kadınlıklarını sorgulayan sözde feministlerin ve üretilen transfobik söylemlere karşı sessiz kalan her bir kişiye rağmen sokaklardayız. Dönmeyiz, buradayız. 6 Şubat’ta Türkiye, Kürdistan ve Suriye’de yaşanan rant-talan politikalarının bir sonucu olan depremler ile artan yalnızlaştırma çabasına, ortak çadırlara alınmayan, hormon ilaçlarına erişimi engellenen, hiçbir koşulda kendilerine güvenli alan yaratılmayan trans+’ların yaşamlarına tanık olduk. Yaşanan bu depremlerin yarattığı fiziki koşulların insanları eşitlemediğini aksine var olan eşitsizlikleri derinleştirdiğini bir kez daha gördük. Biz trans+’lar, devlet eliyle körüklenen transfobik, ırkçı, ayrıştırıcı söylemler sebebiyle afet sırasında dahi hem hayatta kalma hem de varoluş mücadelesi vermek zorunda kaldık. Üretilen nefret siyasetinin yarattığı koşullarla yalnızca yaşadığımız bu depremde değil yürüyemediğimiz her bir sokakta, barınamadığımız her bir mekanda mücade ediyoruz. Evlerimiz mühürlenir, yaşadığımız sokaklar polis ablukasına alınırken biz trans+’ların barınma ve sığınma evleri kapısının önünde öldüğü bu coğrafyada trans cinayetleri pek tabii politiktir. Körüklenen yalnızlaştırma politikaları ile yaşamayı kendine hak görmeyen, bu coğrafyada yeri olmadığına inandırılan translar varken elbet trans intiharları politiktir. Gezi direnişinde direnen başta LGBTİ+’lar olmak üzere direnişi 10.yılında selamlıyoruz. Bugün burada kolluk kuvveti tarafından katledilen, yaralanan, tutsak edilen halkların öfkesini kuşandık. Alanlarda olduğumuzu bildiriyoruz. Gezi onurumuzdur. Dün 951.haftada bir araya gelen ve gözaltına alınan, yıllardır Galatasaray Meydanı’nda bu devlet tarafından kaybettirilen yakınlarını arayan Cumartesi Anneleri’ni selamlıyoruz, mücadelemiz ortaktır.”
“Yan yana ördüğümüz direnişten asla vazgeçmiyoruz. Kürt halkına karşı yapılan soykırıma, tutuklamalara, gözaltılara, kriminalize etmeye karşı omuz omuza ya da kimi zaman bacak omuza mücadelemizi sürdürmeye devam ediyoruz. Kürdistan’ın da bizlerin de var olduğunu burada bir kez daha haykırıyoruz.”
“Sınırsız, sınıfsız, şiddetsiz, cinsiyetsiz ve sömürüsüz bir dünya istiyoruz. Bu devlet ya bizlerin eşit yurttaş olduğunun farkına varıp bize güvenli işler yaratacak ya da caddelerimizde güvenli şekilde çalışmamıza alan açacak. Biz trans+’ları korumaktan ziyade bulduğu her fırsatta gücünü bize karşı kullanmayı sürdüren bu polis devletinin ve emrindeki kolluk kuvvetlerinin şiddetinden korkmuyoruz. Tüm onurumuzla direniyoruz ya da korkuyoruz ayol ama yine de buradayız, alanlardayız. Alanlar sizin mi sandınız? Biz orospular yanarken mahallelinin odun ateşine odun attığını çok iyi biliyoruz. Bizleri yok sayıp hedef gösteremezsiniz. Biz orospular, seks işçileri varız, var olacağız. Tüm translığımızi dönmeliğimizle bugün buradayız. Sizden korkmuyoruz, suratlarınıza bakıyoruz. Bizler değil, siz gideceksiniz. Bilinsin ki bugün fiziksel olarak Taksim’de değilsek ne yasaklarınızdan ne zulmünüzden korkuyoruz. Birbirimizin güvenliğini bizi eşit yurttaş olarak kabul etmeyen polis devletinden daha çok düşündüğümüz için buradayız. Dönüyoruz dünyayı yerinden edene kadar, gitmiyoruz her arkadaşımızı alana kadar. Direniyoruz siz gidene kadar, transım dibine kadar.”
Basın açıklamasının ardından yürüyüşe katılanları takip eden polis, taksi bekledikleri sırada eylemcileri işkence ve ters kelepçe ile gözaltına aldı.
