10.5 C
İstanbul
7 Ocak Salı, 2025
spot_img

İSPER işçileri TİS görüşmeleri öncesi bir arada: “Toplu sözleşme toplu yapılır”

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İSPER A.Ş.’de toplu iş sözleşmesi görüşmeleri öncesinde DİSK/Enerji-Sen’in çağrısıyla İSPER işçileri bir araya geldi. İşçiler bu zamana kadar sarı sendikaların kendi haberleri dahi olmadan sefalet sözleşmelerine imza attıklarını hatırlatıp artık kendi kaderlerini belirlemek için bir fırsat yakaladığını ifade etti

DİSK/Enerji-Sen, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İSPER A.Ş.’de toplu iş sözleşmesi görüşmelerine başlıyor. 9 Ocak’ta yapılacak ilk görüşme öncesinde İSPER işçileri bir araya geldi. Buluşmaya İSPER işçilerinin yanı sıra DİSK/Enerji-Sen Genel Merkez yöneticileri, İstanbul 1 No’lu Şube Yönetimi ve DİSK İstanbul Bölge Temsilcisi Asalettin Arslanoğlu katıldı. Sendika.Org’un aktardığı habere göre Arslanoğlu da yaptığı konuşmada DİSK’in işçi sınıfının mücadele geleneğiyle yaratıldığını, işçilerin kendi kaderlerini belirleme mücadelesinin bir ürünü olduğunu hatırlattı.

DİSK İstanbul Bölge Temsilcisi Asalettin Arslanoğlu

İlk sözü alan DİSK/Enerji-Sen İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Olcay Karabulut, özelleştirmelerle başlayan sürecin enerji işçilerinin sefalete mahkum edilme süreciyle paralel olduğunu altını çizdi. Belediyelerdeki işçilerin taşeron çalışma biçimlerinin 696 sayılı KHK ile sürdürüldüğünü hatırlatarak, bunun da aynı sürecin bir parçası olduğunu belirtti. Sarı sendikalar, işveren ve yönetici baskılarıyla da işçilere başka bir alternatif sunulmadığını ifade etti.

“Birleşen işçiler yenilmezler”

Karabulut, kendilerinin ortak paydasının işçi olmak olduğunu, farklarının kendilerine zenginlik katsa da bu farkların birliklerine zarar vermemesi gerektiğini ifade etti. Uzun yıllar bu taşeron düzeninin farklı siyasi partiler eliyle sürdürüldüğünü hatırlatan Karabulut, işçi olmanın bilince çıkarılması ve ortak çıkarlarının savunulması için birlik olmanın zorunlu olduğunu ifade etti. Mücadelelerden zaferle çıkmanın da iyi bir toplu iş sözleşmesi imzalamanın da bu birlikten geçtiğini vurguladı.

Karabulut toplu iş sözleşmesi sürecinde işyeri ve birim komiteleri kurduklarını, resmi temsilci sayısının çok üstünde işçi grubuyla birlikte toplu iş sözleşmesi taslaklarını hazırladıklarını hatırlattı. Sözün, yetkinin ve kararın işçide olduğu bir toplu iş sözleşmesi sürecinin sadece enerji işçilerine değil, Türkiye işçi sınıfına da borçları olduğunu söyledi.

“Toplu sözleşme toplu yapılır”

Karabulut, konuşmasının ardından bakanlığa da bildirdikleri TİS görüşme heyetini sahneye davet etti. Genel merkez ve şube yönetiminin yanı sıra çok sayıda işçi sahneye çıktı. Bu zamana kadar sarı sendikaların yürüttüğü toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde kendilerinin haberlerinin dahi olmadığını ifade eden işçiler, işyeri ve birim komiteleriyle kendilerine ilk kez söz hakkı tanındığını belirtti.

Sendikanın danışma kurulunda yer alan ve aynı zamanda heyette de bulunan Kamil Kartal da görüşmeler sırasında işyerleri komitelerinin anlık bilgilendirileceğini ve bu yolla ortak irade oluşturacaklarını ifade etti. Kartal, işçilerin ortak iradesi görüşme masasında olduğu sürece bu süreçten başarılı çıkacaklarını söyledi.

Yürüdüğümüz yolda son sözü grev olan Necmettin Giritlioğlu var

Son sözü alan DİSK/Enerji-Sen Genel Başkanı Süleyman Keskin, İSPER’de daha önce iki defa hak ettikleri yetkinin türlü yollarla ellerinden alındığını ama nihayet 5,5 yıl sonra bu yetkiyi aldıklarını ifade etti. Keskin, sırtlarını bir mücadele geleneğine yasladıklarını ifade ederken şunları söyledi:

Bu sabrın, inancın arkasında koca bir tarih var. O yoldan yürüyoruz. Yürüdüğümüz yolda 15-16 Haziran’ı yaratanlar var. Son sözü grevi olan Necmettin Giritlioğlu var. Yeraltı Maden-İş deneyimini yaratanlar var. 89 Bahar Eylemlerini, güvencesizler hareketini yaratanlar var. O yüzden bu kadar rahatız. O yüzden sırtımızı geriye yaslayarak geleceğe daha umutla bakabiliyoruz.

Keskin, ne zaman işçilerin birliğini sağlayabilseler o zaman başarılı olduklarını, başarısızlıklarının da işçilerin birliğini sağlayamadıkları zamanlarda kendilerini bulduğunu hatırlattı.

Keskin’in konuşmasının ardından Şenol Akdağ sahne aldı. İşçilerin halaylarıyla etkinlik sona erdi.

Şenol Akdağ sahnede

İSPER işçilerinin kısa mücadele tarihi

24 Aralık 2017’de çıkarılan 696 sayılı KHK ile taşeron firmalarda çalışan işçiler “kadrolu” hale getirilerek çalıştıkları kurumun bünyesinde istihdam edilmeye başladılar.

Daha önce taşeron şirketler bünyesinde çalıştırılan İSKİ ve İGDAŞ işçileri de İstanbul Büyükşehir Belediyesi bünyesinde kurulan İSPER adlı şirkette çalıştırılmaya başladı. Aslında İSPER belediyenin kurduğu büyük bir taşeron şirketten başka bir şey değil. Tek görevi belediyenin ilgili kurumlarına personel sağlamak. Yani taşeron firmalar KHK yoluyla devre dışı kaldı ancak taşeron çalıştırma biçimi belediye içinde İSPER denilen şirketle kurumsallaştırıldı.

Çıkarılan KHK işçiye “kadro” verirken diğer tüm konularda işçinin elini kolunu bağladı. İşçiler sendikaya üye olsa da 2,5 yıl boyunca yani 2020’nin Haziran ayına kadar toplu iş sözleşmesi yapamadı. İşveren desteğiyle üye yapıldıkları Türk İş’e bağlı TES-İŞ sendikası ise işçilerin hiçbir sorununu çözmeye yanaşmadı. TES-İŞ’in aldığı yetkiyle yaptığı toplu sözleşmeyle İBB’de çalışan enerji işçileri sefalet ücretlerine mahkum edildi.

İSPER işçileri 2022’de de DİSK/Enerji-Sen de örgütlenmeye başladıysa da çoğunluğu elde edememişti.

Son Haberler

ÇOK OKUNANLAR

ÖZGÜR BİR DÜNYA İÇİN!

KALDIRAÇ DERGİSİ'NİN ARALIK SAYISI ÇIKTIspot_img

ARTIK TELEGRAM'DAYIZ!

spot_img

DÜNYAYI İSTİYORUZ!

İŞÇİ GAZETESİ'NİN 218. SAYISI ÇIKTI!spot_img

Bizi takip edebilirsiniz

369BeğenenlerBeğen
851TakipçilerTakip Et
14,108TakipçilerTakip Et
1,950AboneAbone Ol