BirGün’de yayımlanan “IŞİD bombacılarının adresi biliniyormuş” başlıklı haberimiz TBMM gündemine taşındı. CHP İzmir Milletvekili Altıok, İçişleri Bakanı Soylu’ya, “Canlı bombaların eylem hazırlığında olduğu bilinirken ve takip de edilirken hem 10 Ekim Barış ve Demokrasi Mitingi öncesinde hem de Suruç’ta yapılan etkinlikte valilik, emniyet güçleri ve istihbarat neden önlem almamıştır” diye sordu.
BirGün’de dün yayımlanan “IŞİD bombacılarının adresi biliniyormuş” başlıklı haberimiz Meclis gündemine taşındı. CHP İzmir Milletvekili Zeynep Altıok Akatlı, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yanıtlaması talebiyle bir soru önergesi verdi. CHP’li Vekil, önergesinde şu ifadelere yer verdi: “BirGün gazetesinde yer alan habere göre, 20 Temmuz 2015’teki Suruç Katliamı’ndan 2 ay, 10 Ekim Ankara Katliamı‘ndan 5 ay önce katliamların planlayıcılarının ve bombacılarının bilindiği ve yetkililer tarafından izlendiği ortaya çıkmıştır. Habere göre; Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 08.05.2015 tarihli 37-26 soruşturma sayılı yazılarından anlaşıldığı kadarıyla; Suruç ve Ankara katliamlarını düzenleyenlerin ve bombacılarının bilindiği, dinlendiği ve takip edildiği anlaşılmıştır. 10 Ekim Ankara Katliamı‘nın 22-23 Aralık’taki 7.duruşmasından önce ortaya çıkan belgeye göre aralarında Adıyaman’da bombacı yetiştiren İslam Çay Ocağı’nı açan Mustafa Dokumacı, Ankara canlı bombalarından biri olan Yunus Emre Alagöz ile Ahmet Berk, Aziz Parlak, Ersin Koç, Hacı Yusuf Kızılbay ile potansiyel bombacı Kasım Dere ve yine potansiyel bombacı Mahmut Gazi Tatar’ın Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından takibe alındığı ortaya çıkmıştır. Yetkililerin canlı bombaları takibine, dinlemesine ve izlemesine rağmen 20 Temmuz 2015’te Şanlıurfa Suruç’ta 34, 10 Ekim 2015’te de 109 insanımız katledildi.”
CANLI BOMBALAR ELLERİNİ KOLLARINI SALLAYARAK NASIL BU ALANLARA GİRDİ?
Altıok, Soylu’ya şu soruları yöneltti:
>10 Ekim ve 20 Temmuz 2015’te Ankara ve Suruç’ta 143 insanımızı katleden canlı bombalar takip edilmesine ve dinlenmesine rağmen neden önlem alınmamıştır? Bu kişiler ve planlayıcılar neden yakalanmamıştır?
>Bu canlı bombalar, dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun “Elimizde canlı bombacıların listesi var. Ama eylem yapmadan tutuklayamayız” açıklamasındaki anlayış neticesinde mi tutuklanmamıştır? Ankara ve Suruç’ta katliam yapan canlı bombalar dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun ifade ettiği o ‘listede’ yer almış mıdır?
> Canlı bombaların eylem hazırlığında olduğu bilinirken ve takip de edilirken hem 10 Ekim Barış ve Demokrasi Mitingi öncesinde hem de Suruç’ta yapılan etkinlikte valilik, emniyet güçleri ve istihbarat neden önlem almamıştır? Alanlara girişte neden güvenlik önlemleri alınmamıştır? Canlı bombalar ellerini kollarını sallayarak nasıl bu alanlara girmiştir?
CHP İzmir Milletvekili Zeynep Altıok Akatlı
NEDEN ETKİLİ SORUŞTURMA YÜRÜTÜLMEDİ?
> Katliamlar öncesinde ve sonrasında neden etkili şekilde soruşturma ve araştırma yürütülmemiştir? Ankara ve Suruç katliamı ve bu katliamlarla bağlantılı kaç dava açılmış, kaç kişi tutuklanmış ve kaç kişi tahliye edilmiştir?
>Yetkililerin canlı bombalardan haberlerinin olması nedeniyle mi 10 Ekim Ankara Gar ve Suruç Katliamı sonrası yayın yasağı hızla getirilmiştir?
>Katliam planlayıcılarından yurt dışına kaçan var mıdır? Yurt dışında olan bu kişiler hangi ülkelerdedir? O ülkelerden bu kişilerin iadesi istenmiş midir? Bu kişilerin başka eylemlerle veya eylem hazırlığında olan kişilerle bağlantısı var mıdır?
>Dönemin Ankara ve Şanlıurfa Valisi, Emniyet Müdür ve idari yetkililerin, bahsi geçen takip ve dinlemelerden haberi var mıdır? Varsa bu kişiler hakkında ihmal nedeniyle neden soruşturma açılmamıştır? Yoksa bu eylem hazırlığı içinde olan canlı bombaları takip eden yetkililer neden ellerindeki bilgi ve istihbaratı paylaşmamıştır?
>Canlı bombaları izleyen, dinleyen ve takip eden yetkililer hakkında katliamlar sonrası idari bir soruşturma başlatılmış mıdır? Başlatıldıysa bu soruşturmaların ve bu kişilerin akıbeti ne olmuştur? Bu kişiler halen görevlerini yürütmekte midir?