Ücretlerin eridiği, baskının-mobbingin devam ettiği, hakların tırpanlandığı, sefalet sözleşmelerinin dayatılmaya çalışıldığı, işçilerin iş cinayetlerinde hayatını kaybettiği koşullarda işçi-emekçilere seçim gündemi dayatılıyor. “Erdoğan gitsin de yerine ne gelirse gelsin” denilerek burjuva muhalefet umut haline getirilerek işçilere kurtuluş olarak sunuluyor.
Oysa ki halkın asıl gündemi ekonomik krizdir, işsizliktir. İşçiler için “hak, hukuk, adalet” seçimde değil, emekçilerin direnişlerindedir. Egemenler seçim vaadi ile sınıf direnişlerinin önüne geçme çabası içinde, sınıf gündemlerini erteleme gayreti içerisindedirler.
Aslolan devrimin gündemidir.
Bugün ülkenin dört bir yanında direnişler sürüyor. Biri bitmeden diğeri başlayan direnişler hem kazandırıyor hem de öğretiyor. Eksik olan bu direnişlerin gücüne güç katacağı birleşik bir potada akmıyor olmasıdır. Bugün mesele sadece direnmek değildir. Örgütlü direnişi geliştirmek, direnirken örgütlülüğü büyütmek ve bu direnişi kitlesel bir direnişin parçası olarak görmek, buna göre hareket etmektir. İşçi sınıfının en büyük ihtiyacı, bu direnişlerin ortak bir potada akmasını sağlayacak Birleşik Emek Cephesi’nin kurulmasıdır.
Maya Mekanik işçileri direnişe başladı
Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Maya Mekanik işçileri Birleşik Metal-İş Sendikası’nın örgütlenme sürecinde ve sendika yetki aldıktan sonra yönetimden gördükleri baskıların ve üretim müdürünün 1 Mayısta işçilere olan tavrının ardından 2 Mayıs’ta iş durdurma eylemi gerçekleştirdi. Eylem sonrasında patron 21 işçiyi tazminatsız ve açıklamasız işten çıkardı.
İşçiler, haklarının verilmesi, işe iadeleri ve sendika hakkı için 8 Mayıs’ta fabrika önünde direnişe başladı. 17 Mayıs’ta patronun evinin önüne giden işçiler, “İşçiler açken patronlara huzur yok” diyerek taleplerinin karşılanmasını istedi.
Eylemde konuşma yapan Birleşik Metal-iş Sendikası Eskişehir Şube Başkanı Recai Büyükbeyhan, patronun ve üretim müdürünün üyelerine sendikadan istifa etmeleri için baskı ve mbbing uyguladığını, çıkış saati belli olmayan zorunlu fazla mesai dayatıldığını, mesaiye kalmak istemeyen üyelerinin tutanak tutularak işten atmakla tehdit edildiğini, 1 Mayıs’ta sendikalarıyla birlikte işçi bayramına kutlamalarına katılacaklarını söyleyen işçilere üretim müdürünün zorunlu mesai dayattığını ifade etti.
Büyükbeyhan, “Bununla da kalmayan üretim müdürü, sosyal medya üzerinden başta üyelerimizi ve tüm işçi sınıfına hakaret eden paylaşımıyla işçi arkadaşların onuru kırılmış, böyle bir müdürle aynı ortamda çalışmalarına tepki göstermek için 02 Mayıs 2023 tarihinde iş durdurma eylemine başlamışlardır. Bütün bu olanlardan işverenin haberdar edilmesine karşın işveren gözlerini yummuş, kulaklarını tıkamış ve hiçbir şey yapmamıştır. Bu da yetmezmiş gibi eyleme katılan 21 üyemizi hukuksuz bir şekilde tazminatlarını ve dahi hak etmiş oldukları Nisan ayı maaşlarını bile ödemeyerek işten atmıştır.” şeklinde konuştu.
AFP’de grev 9. gününde kazanıma ulaştı
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ile Agence France-Presse (AFP) Türkiye bürosuyla yürütülen toplu iş sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamamıştı.
Bunun üzerine greve çıkan AFP emekçileri mücadeleleri sonucu; %65 ücret artışı, tek seferlik 60 bin TL ödeme, yılda 2 ikramiye, aylık 3 bin TL yemek parası ve TL’nin avro karşısında olası değer kaybına karşı kur koruması kazanımlarını elde etti.
Barutçu Tekstil’de tabutlu protesto
Bursa Demirtaş OSB’de bulunan Barutçu Tekstil fabrikasında Öz İplik-İş Sendikası’na üye oldukları için işten çıkarılan 9 kadın işçi 270 gündür direniyor. İşçiler direnişin 200. gününde fabrika önünde basın açıklaması düzenledi. Siyah bir tabutun üzerine “Anayasanın 51. Maddesi sendikal özgürlük” yazan işçiler sendika hakkına dikkat çekti.
Öz İplik-İş Bursa Şube Başkanı Ekrem Saraçoğlu konuşma yaparak “Barutçu Tekstil işvereninin hukuk tanımaz tavrı ve anayasayı ihlal etme girişimini engellemek için bekleyişe devam ediyoruz. Sendikalaşmayı engellemek suçtur. Önemli markalara üretim yapan bir fabrika, sendikal özgürlüklere saygı göstermiyor. Buradan Barutçu Tekstil işverenine sesleniyoruz, çalışanların sendikaya üye olma özgürlüğüne saygı gösterin. Baskıcı tutumdan vazgeçin” dedi.
İşçilerin işe iade talebiyle açtıkları davanın ikinci duruşması 22 Haziran günü, 10. İş Mahkemesi’nde görüldü.
Dyo Boya’da grev kararı asıldı
İzmir ve Gebze’de kurulu bulunan DYO Boya fabrikalarında toplu sözleşme süreci tıkanınca grev kararı asıldı. Petrol-İş Sendikasının İzmir ve Gebze şubelerinin örgütlü olduğu fabrikalarda TİS sürecinde anlaşma sağlanamaz ise işçiler 8 Haziran’da greve çıkacak.
24 Ocak’ta başlayan görüşmelerde sendika ve işçiler her iki fabrikada çalışan işçilerin ücretlerinde eşitlik ve seyyanen 8 bin lira talep etti. Patron işçilerin taleplerini kabul etmedi, yüzde 74 zam teklifinde bulundu.
Talepleri kabul edilmeyen işçiler 12 Mayıs’ta sendikayla birlikte iş yerlerine grev kararını astı. Geçinebilecek bir ücret istediklerini söyleyen DYO işçileri, “Hakkımız olanı istiyoruz ve kararlıyız. Taleplerimiz karşılanmazsa greve çıkacağız” dedi.
ATMTURK’te direniş başlayacak
Düşük ücretlerin, ağır çalışma koşullarının hüküm sürdüğü İMES Sanayi Sitesi’nde bulunan ATMTURK’te (Kar Bilişim) işten atmalara karşı 11 Mayıs’ta basın açıklaması yapıldı. TOMİS Genel Sekreteri Dilbirin Acar, yaptığı konuşmada ATMTURK’te düşük ücretlere, ağır çalışma koşullarına karşı verilen mücadeleye sahip çıktıklarını, ATMTURK sermayesinin yasa-hukuk tanımayan saldırılarına karşı işten atılan işçilerle dayanışmayı büyüteceklerini ifade etti. ATMTURK sermayesi servetine servet katarken, işçilerin sefalete mahkûm edilemeyeceğini söyleyen Acar, ATMTURK’te mücadelenin şimdi başladığını duyurdu.
Ardından işten atılan işçi konuşma yaparak patronun bir işçiden dahi korktuğunu, hakları için mücadele edeceğini kaydederek ATMTURK işçilerine birlikte mücadele çağrısı yaptı.
Tüm Otomotiv ve Metal İşçileri Sendikası (TOMİS), “Seçimi yaptık. Sefalete, haklarımızın gasp edilmesine, bölüp parçalamalarına, işçiye kötü muamele yapılmasına izin vermeyeceğiz. ATMTURK önünde direnişe geçiyoruz” diyerek 22 Mayıs Pazartesi günü fabrika önünde direnişe başlayacaklarını duyurdu.
İstanbul Kalkınma Ajansı’nda grev kazanımla sonuçlandı
İstanbul Kalkınma Ajansı’nda (İSTKA) örgütlü bulunan TEZ-KOOP-İŞ Sendikası’nın grevi 39 gün sonra 15 Haziran’da kazanımla sonuçlandı.
İstanbul Kalkınma Ajansı’nda (İSTKA) çalışan Tez Koop-İş Sendikası’na üye işçiler, patron sendikası Yerelsen’in düşük zam teklifine karşı 8 Mayıs’ta grev kararı almıştı. Grev, sabah saatlerinde Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde yer alan Odakule binasındaki işyerinde toplanan işçilerce başlatılmıştı.
Türkiye genelinde 26 farklı bölgede bulunan, her biri özerk birimler olmakla beraber Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonunda faaliyet gösteren kalkınma ajanslarından biri olan İstanbul Kalkınma Ajansı’nda (İSTKA) örgütlü bulunan TEZ-KOOP-İŞ Sendikası’nın grevi kazanımla sonuçlandı.
Grev kararı açıklamasında TEZ-KOOP-İŞ Sendikası, İSTKA bileşenleri arasında yer alan İstanbul Ticaret Odası’nın yaptırdığı İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksinde % 92,97, İstanbul Planlama Ajansı’nın İstanbul yaşam maliyeti araştırmasında % 86,14 oranında yıllık artış söz konusuyken işverenin ücret ve haklarda iyileştirme bir yana yeni kayıplar yaratan teklifini kesinlikle kabul etmeyeceklerini ifade etmişti.
Sözleşmede neler var?
İmzalanan toplu iş sözleşmesiyle İSTKA işçileri, birinci yıl birinci altı ayında % 30 zam aldı. Yemek yardımı net 110 TL, yol yardımı 1208 TL, konut yardımı 3500 TL, bölge yardımı 1500 TL oldu. Bununla birlikte işçiler birinci yıl için 50 günlük, ikinci yıl için 60 günlük ikramiye alacaklar.
Ayrıca her kıdem yılında uzman personel için aylık 146 TL/Net, destek personeli için aylık 110 TL/Net ve sürekli işçi için ise aylık 73 TL/Net olarak kıdem zammı alınacak. İSTKA’da bayram yardımı net 715 TL’ye yükselirken güvenlik, şoför ve temizlik personeli için yıllık 2300 TL giyim yardımı ödenecek.
“Örnek teşkil edecek”
İSTKA grevini değerlendiren TEZ-KOOP-İŞ Sendikası Genel Sekreteri Hakan Bozkurt, bu grevin uzun bir süre sonra bir kamu işyerinde yapılmış ilk grev olduğunu ifade etti. Bozkurt, “Beyaz yakalı çalışanların ağırlıkta olduğu, niteliği ve prestiji yüksek çalışmalar yürüten bir kamu iş yerinde işçilerin 39 günlük grevin ardından toplu iş sözleşmesi masasından kazanımla kalkması çok önemli. Sendikamız TEZ-KOOP-İŞ önderliğinde elde edilen bu kazanım tüm kalkınma ajansları başta olmak üzere işkolumuzdaki tüm işyerleri için örnek teşkil edecek” açıklamasında bulundu.
Toplu iş sözleşmelerinin yenilenme aşamasında olduğunu ve maaşları memur maaş artış oranlarına endeksli olduğu halde bu orandan 6 puan daha düşük bir artış öngörüldüğünü belirten işçiler, buna itiraz etmek için de greve gittiklerini aktardı.
Yonga Mobilya’da grev kararı kazanımla son bulmadı
“Madem bu ücrete imza atacaktık neden greve çıktık, en başta imzalasaydık”
Denizli’de Ağaç-İş Sendikası’na örgütlü Yonga Mobilya işçileri toplu iş sözleşmesinde patronla anlaşma sağlayamayınca 9 Mayıs’ta greve çıktı. Asgari ücretin üstüne yüzde 30 zam isteyen işçilere patron yüzde 18 zam teklif etti. Ocak ayında başlayan pazarlıklardan sonuç alınamadı. Ocak öncesi asgari ücrete göre yüzde 65, son asgari ücrete göre yüzde 30 zam isteyen işçiler, bu talebin dahi karşılanmamasına tepkiliydi.
Grevin 45. gününde işçiler ve Ağaç-İş yöneticileriyle fabrika yönetimi arasında yapılan görüşme sonrası grev sonlandırıldı. İşçilerin aktardığına göre ocak 2023 öncesi ücretlere ilk 6 ay için yüzde 49, ikinci 6 için yüzde 39, 2024 için enflasyon artı 3 puan zam alındı. Yüzde 65 istediklerini belirten işçiler, patronun son açıklamalarında yüzde 50’yi dillendirdiğini, ama yüzde 49’la bittiğini hatırlattı.
İşçilerin bir bölümü işten atılmadan işe geri dönebilecekleri için mutlu olurken, bir bölümü imzalanan zam oranına tepkili. Bir işçi, “Madem bu ücrete imza atacaktık neden greve çıktık, en başta imzalasaydık” dedi.
Ağaç AŞ direnişi devam ediyor
İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraki Ağaç AŞ’de işkenceye uğrayan ve işten atılan Bilal Atan’un direnişi 161. gününde Saraçhane Parkı’nda devam ediyor. İşkenceyi organize eden bölge amiri Müslim Turgut Özcan görevden “alındı”. Ancak işkenceyi yapanlar İBB’de çalışmaya devam ediyor.
İşe iade ve işkencecilerin işten atılması talepleriyle direnişe geçen Atan, direnişinin 135. gününde İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile görüştü.
Atan, “İmamoğlu ile kısa bir görüşme yaptıklarını ve kendisine taleplerini söylediğini belirterek “Kendisi bizim uzlaşmazlık yaptığımızı, anlaşmaya varmadığımızı söyledi. Biz de bize teklif verilmediğini, teklif verilirse değerlendirip geri döneceğimizi söyledik. Kendisi de özel kalemlerine ve danışmanına talimatı verdi. Danışmanlarından aldığımız bilgiye göre 1 hafta içinde görüşülecek. İBB yönetiminin Ekrem İmamoğlu’nun talimatına uymasını bekliyoruz. Direne direne kaanacağız. Yaşasın sınıf dayanışması.” dedi.
Atan’ın önümüzdeki günlerde İBB Başkan Vekili Ülkü Sakalar ile görüşmesi bekleniyor.
TPI Composite’de işçilerin grev kararı kazanımla son buldu
Petrol-İş İzmir Şubesi’nin örgütlü olduğu Menemen Serbest Bölge ve Sasalı’da faaliyet gösteren Amerikalı TPI Composite rüzgar türbini fabrikasında toplu iş sözleşme süreci tıkanınca grev kararı asılması sonrası 3 bin 600 işçinin, düşük ücret, baskı ve işten atmalara karşı başlattığı iş bırakma eylemi kazanımla sonuçlandı.
Petrol-İş Sendikası İzmir Şube Başkanı Cem Turan konuyla ilgili, “TPI’larda, her iki fabrikada da 6 Haziran’ı işaret eden bir grev kararı aldık. Şu an müzakereler hâlâ daha devam ediyor. Bizler yasal süreçlerimizi tamamlamakla birlikte taleplerimizin karşılanması açısından arkadaşlarımıza böyle bir duyuru ilan ettik. Grev tarihimize çok az bir vakit kaldı. Bu süre zarfında elbette toplanmalar ve müzakereler olacaktır. Ancak bizler taleplerimiz karşılanmaması halinde yasal hakkımız olan greve giderek taleplilerimizin karşılanması için direnişimizi sürdüreceğiz” dedi.
Eylem sorası 150 işçinin işten çıkarılmış, eyleme katılan bazı işçilere ihtar çekilmişti. TPI Composite patronlarının uzlaşmaz tavrı üzerine işçileri 19 Temmuz itibariyle fabrikadan ayrılmayarak greve başlamıştı. İşçilerin iradesi patronlara geri adım attırdı. Dün (22 Temmuz) Petrol-İş ile bir toplantı yapan TPI Composite yöneticileri işçilerin taleplerini kabul etti. Buna göre, asgari ücrete yapılan yüzde 30 zammın üzerine yüzde 15 zam, eyleme katılan işçilere gönderilen ihtarların geri çekilmesi, atılan işçilerin geri alınması ve grev günleri için ücret kesintisinin olmaması talepleri kabul edildi.
28 Haziran 2023