Amerikan Associated Press (AP) haber ajansının İranlı bir milletvekilinden aldığı bilgiye göre, İran’daki protesto gösterilerinde yaklaşık 3 bin 700 kişi gözaltına alındı. Guardian’ın haberine göre ise tutuklu İran’lı göstericilerden üçü, cezaevinde öldürüldü.
28 Aralık’ta İran’ın en büyük ikinci kenti Meşhed’de başlayan gösteriler, pek çok kent ve kasabaya yayıldı. Bu gösteriler, 2009’daki tartışmalı cumhurbaşkanlığı seçiminden sonraki protestoların ardından en kuvvetli tepki oldu. Gıda fiyatlarındaki artışla başlayan şikâyetler, ilerleyen günlerde Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ve ülkenin ruhani lideri Ayetullah Hamaney’in hedef alınmasına kadar uzandı.
Pek çok kentte karşılık olarak rejim yanlısı büyük gösteriler de düzenlendi. 10 günü aşkın süren protestolarda en az 21 kişi yaşamını yitirdi. Son günlerde gösterilere katılımların azalmasıyla birlikte, İranlı yetkililer “Fitne bitti, dış güçler yenildi” mesajlarını artırdı.
Guardian’ın haberine göre ise, reformist kampa yakın iki İranlı milletvekili, protestolar sırasında gözaltına alınarak tutuklanan Sina Ganbari’nin Evin Cezaevinde öldüğünü doğruladı.
Nasrin Sotoudeh isimli insan hakları avukatı da gazeteyle telefonda yaptığı görüşmede iki protestocunun daha cezaevinde öldüğünü söyledi, ancak ölenlerin kimlikleri bilinmiyor. Sotoudeh, “Evin Cezaevindeki bir tutukluyla görüştüm ve üç tutuklunun öldüğünü söyledi” dedi. Sotoudeh, “Yetkililer tutukluların sağlığından sorumludur” diye de vurguladı.
2009 VAHŞETİ TEKRAR MI EDİLECEK?
Avukat Sotoudeh özellikle resmi olmayan tutuklama merkezleriyle ilgili kaygılı olduğunu dile getirerek, Mahmud Ahmedinecad’ın yeniden cumhurbaşkanı seçilmesine tepki olarak başlayan 2009 protestolarında bu tür merkezlerden biri olan Kahrizak’ta çok sayıda protestocunun cinsel saldırıya ve işkenceye maruz kalarak öldürüldüğünü hatırlatıyor.
Sotoudeh, ölenler arasında ismi tespit edilen tek kişi olan Ganbari’nin “intihar ettiği”ne dair iddialar olduğunu ancak bu iddialara şüpheyle yaklaştığını da belirtiyor. Çünkü, “2009’da Kahzirak’da vahşetin ortaya çıkması haftalar sonra olmuştu.”
Bu arada İranlı Reformist Milletvekili Mahmud Sadeghi, “Cumhurbaşkanını (Hasan Ruhani), istihbaratı ve yargı yetkililerini Kahrizak olayının tekrarlanmaması için uyardım” diye tweet mesajı paylaştı. İranlı Aktör Mahnaz Afşar da Twitter hesabından “23 yaşındaki birinin Evin’de ölmesinin bahanesi olmaz” dedi.
AÇLIK GREVİNE BAŞLAYANLAR VAR
Av. Sotoudeh’i endişelendiren bir başka konu ise tutukluları yasal olarak kimin temsil edeceği. Çünkü İran’daki insan hakları savunucusu avukatlar ya cezaevinde ya sürgünde ya da mesleklerini yapmaları engelleniyor.
Bu arada Tahran Üniversitesinden bir hukuk öğrencisi olan 26 yaşında Kasra Nouri’nin 4 Ocak’an bu yana açlık grevi yaptığı öğrenildi. Nouri’nin devlet tarafından tanınmayan bir İslam tarikatı olan “Gonabadi Dervişleri”ne bağlı olduğu belirtiliyor. Ailesi ise Nouri’nin durumu hakkında kendilerine bilgi verilmediğini ve avukatlarla da görüştürülmediğini söylüyor.