İHD Ankara Şubesi, bu ayki barış nöbetini depremde yaşamını yitirenlere adadı. Nöbette konuşan Sevil Turgut, “Deprem faciasında sorumluluğu olan herkesi istifaya çağırıyor ve bunların yargılanmasını, cezalandırılmasını talep ediyoruz” dedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi, her ayın ilk cuma günü tuttuğu barış nöbetini bu ay Maraş merkezli depremlerde yaşamını yitirenler için tuttu.
Nöbette ilk sözü alan İHD Ankara Şubesi Eşbaşkanı Sevil Turgut, Maraş merkezli depremlerin egemenler hariç tüm toplumu kolektif bir travma ve derin üzüntüye boğduğunu kaydetti. “Milyonlarca insanın hayatını alt üst eden ve on binlerce insanı enkaz altında bırakan bu depremin üzerinden haftalar geçmesine rağmen acımız ilk günkü gibi tazedir” diyen Turgut, tüm halka baş sağlığı diledi.
Depremin ilk günleri yetkililerin arama kurtarma çalışmalarında aciz kaldığını ve binlerce insanın ihmal nedeniyle öldüğünü kaydeden Turgut, tüm olanaksızlıklara rağmen bölgedeki en büyük çabayı demokratik kitle örgütleri ve muhalif siyasi partilerin gösterdiğini dile getirdi. “Halk kendi kaderine terk edilmiş, karda yağmurda aç açıkta kalmıştır. Giden yardımlar engellenmiş, kurulamayan kriz merkezleri ihtiyaç sahiplerini daha da zor durumda bırakmıştır. Bölgede yağma var söylemiyle onlarca kişiye işkence yapılmış, işkenceyi normalleştirip alkışlatmışlardır” diyen Turgut, yetkililerin görevini yapmadığı gibi dayanışma gösteren demokratik kitle örgütleri ve siyasi partilere şiddet ve tehditte bulunduğunu ifade etti.
Bu nedenle halkın birbirine dört elle sarılmasının elzem olduğunun altını çizen Turgut, “Deprem ülkesi olduğunu unutan, bu gerçeğe uygun politika üretmeyen, liyakatsiz, eğitimsiz, donanımsız iktidara itaat eden, bilimi dışlayan yöneticilerle birlikte yaşanan depremin etkileri büyüdükçe büyümüştür. Her faciayı dış güçlere, kader planına, fıtrata bağlayanlar istifa etmeyi hiç düşünmemişlerdir” ifadelerini kullandı. Bilimin ve hukukun üstünlüğünü savunanların terörist ilan edildiğine dikkat çeken Turgut, rant ve talana dayalı politikaların yaşanılan vahşeti kaçınılmaz kıldığını dile getirdi.
Turgut, şöyle devam etti: “Sorumluluğun birkaç müteahhide yıkılmasını kabul etmiyoruz. Deprem faciasında sorumluluğu olan herkesi istifaya çağırıyor ve bunların yargılanmasını, cezalandırılmasını talep ediyoruz. Tüm halkımızı el ele dayanışmayı büyütmeye ve yaralarımızı birlikte sarmaya davet ediyoruz. Dayanışma yaşatır!”
