Hindistan’da işçi ve emekçiler, hükümetin özelleştirme ve ekonomi politikalarına karşı greve çıktı. 250 milyon işçi katılımıyla ve dünyanın en büyük genel grevi hedefiyle 7-8 Ocak tarihleri için çağrı yapıldı.Sendikaların çağrısı üzerine milyonlarca işçi sokaklara döküldü.
Hindistan’ın birçok bölgesinde, hükümetin bazı kamu kuruluşlarını özelleştirmesine ve ekonomi politikalarına karşı çıkan milyonlarca işçi ve emekçi greve çıktı.
Hindistan’da ülke çapında çıkılan genel grev, Hindistan’daki özellikle Müslümanlara karşı önerdiği ırkçı yasa tasarısıyla gündeme gelen faşist Başbakan Narendra Modi’nin “işçi ve halk karşıtı politikaları”na karşı gerçekleşiyor. 10 merkezi sendika federasyonunun çağrısıyla gerçekleşen grev, işçilerin yanı sıra başta köylüler ve öğrenciler olmak üzere ülke genelinde karşılık buldu. Grev, son zamanlarda gerçekleştirilen kamu şirketlerinin ve doğal kaynakların özelleştirilmesine tepki olarak açığa çıkarken, talepler arasında asgari ücret ve emekli maaşlarının yükseltilmesi de yer alıyor.
Grev bankacılık ve ulaşım sektöründe etkili oldu
Batı Bengal eyaletinin başkenti Kalküta ve diğer şehirlerde tren hizmeti aksarken, dükkanlar ve bankalar açılmadı. Batı Bengal ve Kerala eyaletlerinde otobüsler, taksiler ve otomatik çekçekler çalışmadı.
Greve çıkan işçilere hükümetten tehdit!
Hükümet greve çıkan işçileri “ücretlerin düşürülmesi” ve “disiplin cezaları” ile tehdit etti.
Hindistan Ulusal Kongresi Partisi ve Hindistan Komünist Partisi (CPI) liderleri Andra Pradeş eyaletinde greve katıldıkları gerekçesiyle göz altına alındı.
Grev taleplerinden ilki asgari ücretin yükseltilmesi
Grevde öne çıkan taleplerden biri asgari ücretin yükseltilmesi. Sendikalar asgari ücretin yükseltilmesini uzun süredir talep ediyor. Önceden aylık asgari ücretin 15 bin rupi olmasını istenirken, şu an 21 bin rupiye çıkarılması talep ediliyor.
Sendikalar, Akredite Toplumsal Sağlık Aktivistleri ve okullarda ara öğün sağlayanlar gibi, “işçi” statüsüne sahip olmayan iş kolları için de bu statünün sağlanmasını talep ediyor. Resmi olarak “işçi” statüsünde sayılmayanlar, ülkedeki işçi yasalarının verdiği güvencelerden faydalanamıyor.
Grevde öne çıkan bir diğer talep de 12 kamu sektörü bankasının birleştirilmesi sürecinin durdurulması oldu.
İşsizlik yüzde 7,7’yi buldu
Mumbai merkezli bir düşünce kuruluşu olan Hint Ekonomisi İzleme Merkezi tarafından yayımlanan bir araştırmaya göre, işsizlik oranı Aralık ayında yüzde 7’den yüzde 7,7’ye yükseldi.
Hükümetin cari mali yıl için yaptığı harcamaları, özellikle ekonomik durgunluk nedeniyle son yıllardaki en büyük vergi açıklarından biri ile karşı karşıya olduğu için, 2 trilyon rupi (27.87 milyar $) kadar düşürmesi bekleniyor.
Bengaluri’de 30 bin kadın sağlıkçı grevde!
Karnataka eyaletinin başkenti Bengaluri şehir tren istasyonunda toplanan 30 binin üzerinde kadın sağlık çalışanı geçtiğimiz günlerde Özgürlük Parkı’na yürüyerek eylem gerçekleştirmişti. Kadın emekçiler, aylık ücretlerinin yükseltilmesini, maaşların düzenli ödenmesini, “gönüllü” statüsünden çıkarılarak kalıcı işçiler olarak istihdam edilmelerini ve sosyal sigorta haklarının yerine getirilmesini talep etmişti.
Hükümet protestoyu durdurma çağrısı yapmasına rağmen kadınlar ücret haklarını alana kadar greve devam edeceklerini ifade ettiler.
Kadın sağlık emekçilerini simgeleyen pembe renkle yürüyen kadınların kalabalık yürüyüşü caddeyi pembeye boyamıştı. “Akredite Sosyal Sağlık Aktivistleri” anlamına gelen ASHA kurumunda çalışan kadınlar, yaklaşık 15 aydan bu yana ücretlerini alamamayı ve ücretlerin performansa dayalı yani ilgilendikleri hastaların sayısı oranında belirlenmesine tepki göstermişti. Ülkede yeni geçilen “çevrim içi sistemin” düzenli çalışmadığını, gerçekleştirdikleri birçok sağlık hizmetinin bilgisayar sistemine kaydının yapılmadığını, bakılan hasta sayısına göre belirlenen ücretlerin bu nedenle çok düşük kalmasından da şikayetçiler.
Kadın sağlıkçıların yaşadığı sıkıntılar
Hamile kadınlar ve diğer hastalarla ilgilenip ihtiyacı olanların hastaneye götürülmesinde, yeni doğan çocukların bakımında, tüberküloz ve HIV gibi hastalıklara yakalanmış kişilerin durumunun izlenmesinde, rutin aşıların yapılmasında ve daha pek çok sağlık hizmetinde görevli olan ASHA çalışanları Hindistan’ın bir çok eyaletinde protestolar ve grevler gerçekleştiriyorlar. ASHA çalışanları yerel kırsal toplulukların kendi içinden seçilen kadınlardan oluşuyor.
“Angawadi” gibi “ASHA”da çalışan kadın emekçiler de kırsal topluluklara, özellikle kadın ve çocuklara sağlık hizmeti ulaştırıyorlar. Her iki kurumda çalışan kadın emekçiler, bir nevi “hastanelerde çalışmayan” hemşireler konumunda.
Diğer taraftan, 2005 yılında Ulusal Kırsal Sağlık Misyonunun (NRHM) bir parçası olarak Hindistan Sağlık ve Aile Refahı (MoHFW) Bakanlığınca kurulmuş olan ASHA’da çalışan kadınlar, hâlâ “gönüllü” olarak tanımlanıyor. Bu nedenle, kalıcı ekonomik-sosyal hakları kazanmak sağlık çalışanları için oldukça kritik bir kazanım. Hindistan genelinde toplamda yaklaşık 900,000 civarında ASHA emekçisi olduğu söyleniyor.
2019 yılında 200 milyon işçi greve çıkmıştı
2019 yılının ocak ayında çalışma koşullarını daha da kötüleştiren ve sendikalaşmaya engel olan çalışma yasasına karşı başkent Yeni Delhi de dahil olmak üzere pek çok şehirde 200 milyon işçi greve çıkmıştı. Gerek grev sürecinde gerekse cinsiyet eşitliği talepleriyle düzenlenen eylemlerde kadınların en önde yoğun katılımları olmuştu.
