İstanbul’da 1 Mayıs’ta Taksim’e çıkmaya çalıştığı için tutuklanan 49 kişinin serbest bırakılması talebiyle eylemler yapılmaya devam ediliyor. Mersin’de Halkevleri’nin yaptığı eylemin ardından Hatay ve Trabzon’da eylemler yapıldı.
Yapılan açıklamalarda Taksim’de 1 Mayıs kutlamanın yasal olduğu, asıl suçun bunu engellemeye çalışan iktidarın işlediği vurgulandı. Yoksulluğun had safhaya ulaştığı, enflasyonun sürekli arttığı ve ücretlerin baskılandığı, işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerinin birer maliyet kalemi olarak düşünüldüğü için binlerce işçinin çalışırken yaşamını yitirdiği, maden projeleriyle köylerin yaşanmaz kılındığı, üniversitelilerin intihara sürüklendiği bir dönemde milyonların taleplerinin Taksim’e taşınmasının bir hak olduğunun altı çizildi.
Tutuklanan 49 kişinin taleplerinin milyonların talepleri olduğunu hatırlatan emek ve demokrasi güçleri, tutuklananların serbest bırakılmasını, Taksim’in halka kapatılmasından vazgeçilmesini talep etti.
Hatay Emek ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla düzenlenen eyleme kent muhalefetinden sosyalistler ve emek örgütleri katıldı. 18.00’de kent merkezindeki Sevsen Nevzat Şahin Ortaokulu karşısında buluşan eylemciler “Her yer Taksim her yer direniş”, “Yaşasın Taksim direnişimiz”, “1 Mayıs alanı Taksim Meydanı” sloganlarını attı.
“Yüzünü Taksim’e dönenlere selam!”
Eylemde söz alan Halkevleri Genel Başkan Yardımcısı Evrim Çakır, bu ülkede tutsak edilen tek meydanın Taksim olmadığını söyledi. Meydanların, sokakların halka kapatıldığını, insanca bir yaşam talebinin dile getirilmesinin engellendiğini ifade eden Çakır, “Yüzünü Taksim’e, insanca yaşamak isteyen milyonlara çevirenlere selam olsun” dedi.
Çakır’ın ardından ortak basın açıklamasını ise Eğitim Sen Hatay Şube Başkanı Özgür Tıraş okudu.
Trabzonlular katledilen öğretmeni de unutmadı
Trabzon Emek ve Demokrasi Platformu çağrısıyla Meydan Park’ta buluşan Trabzonlular da tutuklananların serbest bırakılmasını istedi. İstanbul Eyüp’te bir öğretmenin çalıştığı okulda katledilmesine de değinen Trabzonlular, “Bu cinayetin sorumlusu, öğretmeni değersizleştirip hedef haline getiren eğitim sistemidir!” dedi.