İstanbul, İzmir ve Ankara’da yapılan eylemlerde hasta tutsakların durumuna dikkat çekildi ve tedavilerinin derhal yapılması istendi.
Hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek ve tedavilerinin önündeki engellerin kaldırılması ile derhal tahliyeler için İstanbul, İzmir ve Ankara’da eylemler yapıldı.
İstanbul’da “Hasta maphus Aysel Tuğluk serbest bırakılsın” denildi
F Oturması’nın 541. eylemi hafta demans hastası Kürt siyasetçi Aysel Tuğluk için gerçekleşti. İHD İstanbul Şubesi önünde düzenlenen eylemde, “Tedavi haktır engellenemez”, “541. F Oturması hasta mahpus Aysel Tuğluk serbest bırakılsın” yazılı pankartlar ve hasta tutsakların fotoğrafları taşındı.
Basın metnini okuyan İHD İstanbul Şubesi Gülseren Yoleri, Tuğluk hakkında tutsak olduğu Kobanê davasında bugün itibariyle hakkında tahliye kararı verildiğini hatırlattı. Tuğluk’un hala tahliye edilmeyerek yaşamının riske sokulduğunu belirten Yoleri, “Tuğluk’un avukatlarından Serdar Çelebi, ‘Bu şekilde hasta olan birinin cezaevinde yaşamını sürdürmesi ihtimali yok. Birebir görüyoruz; adını, nerede olduğunu, yemek yemeyi, su içmeyi, giysi değiştirmeyi bile unutabiliyor. Üniversite Hastanesi tarafından Demans teşhisi konulmasına ve ilaç tedavisi devam etmesine rağmen, Adli Tıp Kurumu hastalık teşhis edilmemiş gibi davranıyor, ‘Cezaevinde üç ay gözlemlenmelidir’ diyerek muhalefet şerhi koyan üç üye ise, kesin olarak teşhis edilmiş olmasına ve yarattığı yaşam riskine rağmen, demans belirtilerinin takibi için 3 ay gibi uzun bir süre önererek, sorumluluktan kaçıyor’ demiştir” ifadelerini kullandı.
Başta hasta tutsak Tuğluk olmak üzere hasta tutsakların derhal tahliyesini isteyen Yoleri, “Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un, ciddi sorunlar içeren 16. Maddesi mahpuslara eşit uygulandığında dahi, Aysel Tuğluk’un tedavi maksadı ile infaz ertelemesi talebinin kabulü gerekmektedir. Demans hastası olması nedeni ile yaşamı risk altında denilerek geçtiğimiz günlerde cezasının infazına bir yıl süreyle ara verilerek serbest bırakılan Orgeneral Çevik Bir örneğinde olduğu gibi, aynı gerekçelerle Aysel Tuğluk da serbest bırakılmalı, yaşam hakkı korunmalıdır” dedi.
Eylem, “Hasta mahpuslar serbest bırakılsın”, “Aysel Tuğluk serbest bırakılsın”, “İnfazda eşitlik sağlansın” sloganlarıyla sona erdi.
İzmir’de “Ağır hasta mahpuslar ölüyor susma” denildi
İHD İzmir Şubesi Hapishaneler Komisyonu 257. kez bir araya geldi, ağır hasta tutsak Sıddık Güler’in sağlık durumu hakkında bilgi verdi. Konak eski Sümerbank önünde yapılan eylemde, “Susma, suça ortak olma ölüyorlar” ve “Ağır hasta mahpuslar ölüyor susma” yazılı pankartları taşıdı.
Basın metnini okuyan İHD İzmir Şube Yöneticisi Ahmet Çiçek, 82 yaşındaki Güler’in hipertansiyon, kalp ve iltihaplı eklem romatizması hastası olduğunu, ileri derecede unutkanlık ve konuşma güçlüğü yanında özellikle soğuk ve rutubetli ortamlarda artan diz ağrıları, morluklar gibi şikayetleri nedeniyle yürüyemediğini, atak geçirdiği dönemler tekerlekli sandalyeye bağlı kaldığını hatırlattı. Güler, “Bu durumun nedenleri tespit edilememiştir. Ayrıca kalp anjiyosu yapılmıştır. İskenderun’da iken Covid-19 rahatsızlığını da geçirmiştir” dedi.
Güler’in uzun süre tek başına kalmasından kaynaklı, artık diyalog kurmakta zorluk yaşadığını ve görüş sırasında da konuşmakta zorluk çektiğini aktaran Çiçek, “Konuşma sırasında, uzun süre karşısındakinin gözlerine bakarak düşünüyor sonra yanıt veriyor. Ayrıca son süreçte başlayan hızla artan unutkanlığının daha da yoğunlaştığını belirttiler. O kadar ki su içmeyi unuttuğu ve içtiğini sandığı için seruma bağlanmak zorunda kalınmıştır. Görüşe sürekli gelmeyenleri de tanıyamadığını, son görüşmeye gelirken duvarlara tutunarak, zorlukla gelebildiğini de kaydetti. Sıddık Güler, ailesine, havalandırmaya çıktığında, tek başına yürümekte zorluk çektiğini, ayakta duramadığını da aktardı. Güler’in, hastalıkları ve yaşı nedeni ile yaşamını tek başına sürdürmesi mümkün olmamasına rağmen, halen hapishanede ve tek kişilik odada tutulmaya devam edilmesi, sağlık ve yaşamına ağır tehdit oluşturmaktadır” ifadelerini kullandı.
Eylem, sloganlarla sona erdi.
Ankara’da Abdurrahim Demir’in durumu paylaşıldı
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi’nin bu hafta 413. eylemleri gerçekleşti. İHD Ankara Şubesi önünde düzenlenen eylemde, 59 yaşında olan ve 23 yıldır tutsak Abdurrahim Demir’in durumu paylaşıldı. Demir’in kronik böbrek yetmezliği hastalığı ve kalıcı olan bu hastalığından dolayı sağ böbreğin tamamen işlevini yitirdiği belirtilen açıklamada, “Sol böbreğinde üç adet kist mevcut olup böbreği neredeyse işlevini yitirdi ve şu anda ancak yüzde 30 kapasite ile çalışmaktadır. Kronik böbrek rahatsızlığından dolayı yaşamını devam ettirmede zorlanıyor. Mesane divertükül yani mesane duvarının dışarıya doğru bir kese veya fıtık şeklinde çıkması rahatsızlığı nedeniyle, mesane duvarında büyüğü 25 mm çapında oluşan yaygın divertüküller meydana gelmiştir. Bundan dolayı idrarda zorlama ve tıkanma yaşanıyor ve mesanede idrar birikmesinin yaşanmasından dolayı da böbreklerde de hasar oluşmasına neden oluyor. Mesane hastalığından kaynaklı olarak açık ameliyat olmuştur. Prostat hastası ve prostatta büyüme durumu oluştuğundan dolayı zorlama yaşıyor. Bağırsak hastalığından dolayı sigmoid kolonda lümende 7,5 mm çapında nodüller meydana gelmiştir ve bu rahatsızlıktan dolayı bağırsaklarda hareketsizlik ve kabızlık yaşanıyor” denildi.
2021 yılında verilen raporda bu rahatsızlıktan dolayı kolonoskopik tetkik önerildiği aktarılan açıklamada, “2021 yılında verilen raporda, ince bağırsakları karın duvarının arka bölümüne bağlayan ve ince bağırsakları besleyen damarları içeren karın zarı kısmında kısa, aksi simetrik olmayan left nodülleri izlendiği belirtilmiştir. İşitme engeli var ve ayrıca görme kaybı yaşıyor, gözlerde katarakt meydana gelmiştir. Sağ akciğerde büyüğü 5 mm çapında ölçülen nodüller mevcut ve nefes alıp vermekte zorluk yaşıyor. Kronik iskemi kalp hastalığı ve koroner arter hastalığı mevcuttur. Sağ göğüste uyuşma ve titreme oluşuyor. Damar tıkanıklığından dolayı anjiyo oldu ve kalbine stent takılmıştır” denildi.
Açıklama, şöyle devam etti: “21 Mayıs 2021’de R Tipi Hapishaneye sevk istemi için heyete çıkarılmış ve 10 Haziran 2021 tarihinde düzenlenen raporla, tüm hastalıkları tespit edilmesine rağmen bu talebi kabul edilmemiştir. Abdurrahim Demir’in ağır böbrek rahatsızlığı ve kalp rahatsızlığı nedeniyle hapishanede yaşamını devam ettirmesi mümkün değil ve her geçen gün durumu ağırlaşmaktadır. Ailesinin yanında sağlıklı koşullarda tedavisinin devam ettirilmesi için infazının ertelenmesi ve bu süreç zarfında tüm tedavilerinin yapılması gerekmektedir.”