Büyükada’da tutuklanan hak savunucularından Günal Kurşun’un 2 yaşındaki çocuğuyla telefonla görüşme imkan tanınmadığı ortaya çıktı.
CHP’li vekiller, Büyükada’da tutuklanan hak savunucularını cezaevinde ziyaretti. Sonrasında hak savunucularından Günal Kurşun’a 2 yaşındaki çocuğuyla telefonla görüşme imkan tanınmadığı ortaya çıktı. Ayrıca, Nalan Erkem’e kelepçeli muayene dayatıldığı, İdil Eser’in birinci derece yakını olmadığı için arkadaşlarıyla görüştürülmediği ve Özlem Dalkıran’a ise Ermenice sayfalar nedeniyle AGOS Gazetesi verilmediği aktarıldı. ‘FETÖ’ sanıklarıyla aynı koğuşa konulduğu öğrenilen hak savunucularının kendi arkadaşlarıyla aynı koğuşa geçmek istediklere öğrenildi.
İstanbul Büyükada’da düzenledikleri toplantıya yapılan polis baskınıyla gözaltına alınıp tutuklanarak Silivri Cezaevine gönderilen hak savunucularından İnsan Hakları Gündemi Derneği Yönetim Kurulu Üyeleri Günal Kurşun ve Veli Acu, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Temsilcisi İdil Eser, Yurttaşlık Derneği’nden Nalan Erkem ve Özlem Dalkıran, Kadın Koalisyonundan İlknur Üstün’ü, CHP Milletvekilleri Şenal Sarıhan ve Candan Yüceer Silivri Cezaevi’nde ziyaret etti. Vekillere Almanya vatandaşı Peter Steudtner ve İsveç vatandaşı Ali Garavhi de eşlik etti ancak tercüman verilmediği için Steudtner ve Garavhi hak savunucularıyla görüşemedi.
Ziyarete ilişkin bilgi veren CHP’li vekiller, hak savunucularının morallerinin yüksek ve dirençli olduklarını belirterek “OHAL gerekçesiyle yasada açıkça belirtilen bazı hakların tutuklular tarafından kullanılmasına engel olunduğunu öğrendik. Haberleşme , sosyal etkinliklerden faydalanma, avukat görüşü gibi hakların kısıtlanması bu uygulamalardan sadece bazıları” dedi.
FETÖ SANIKLARIYLA AYNI KOĞUŞ
CHP’li vekillere aracılığıyla taleplerini ileten hak savunucuları, FETÖ sanıkları ile aynı koğuşlarda kaldıkları için kendi arkadaşlarıyla birlikte kalacakları bir koğuşa geçmek talebinde bulunuyor. Hak savunucuları FETÖ sanıklarıyla siyasi nitelikleri nedeniyle iletişim sıkıntısı yaşadıklarını belirterek, bu durumun her iki taraf için de tam bir tecrit ortamı olduğunu söyledi. Hak Savunucuları, haberleşme, iletişim, mektup yazma, spor ve sosyal aktivitelerden faydalanma haklarının da engellendiğini de ekledi.
2 YAŞINDAKİ ÇOCUĞUYLA GÖRÜŞEMEDİ
Hak savunucularından Günal Kurşun, tutuklandıktan tam 54 gün sonra ilk defa edindiği telefon ile görüşme hakkını da kullanamazken, boşanmış olduğu eşiyle görüşme hakkı verildi. 2 yaşındaki çocuğu ile telefonda görüşme hakkı vardı ancak 2 yaşındaki çocuğuyla refakatsiz konuşması mümkün olmadığı için bu hakkında 11 Eylül tarihinde kullanamadı. Kurşun, konu hakkında TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’na sekiz sayfalık bir başvuruda bulunduğunu ve bu başvuruya hiçbir yanıt alamadığını belirtti.
‘KELEPÇELİ MUAYENE DAYATMASI’
OHAL sürecinde yeniden uygulanmaya başlayan kelepçeli muayene dayatmasının mağdurlarından birinin de hak savunucusu Nalan Erkem olduğu daha önce basına yansımıştı. Yaşadığı ciddi sağlık sorunlarına ve ciddi kilo kayıplarına rağmen kelepçeli muayene dayatmasıyla karşılaşan Nalan Erkem “ Kelepçeli muayeneyi kabul etmediğim için hastaneye götürülmedim. Ve bu süreçte kanamalarım devam etti. Çok ciddi kilo kaybettim. Daha sonra devlet hastanesinde kelepçesiz muayene edildim. Fakat bu süreçte yani yaklaşık 2 ay boyunca sürekli kullanmam gereken ilaçların hiçbirini alamadım” dedi. Erkem ayrıca, “OHAL uygulamaları nedeniyle hem bizim hem de diğer tutukluların savunma hakkı ve kamera izlemeleri nedeniyle mahremiyet hakkı ciddi tehdit altında” ifadelerini kullandı.
İDİL ESER’E ‘TECRİT’
Uluslararası Af Örgütü Türkiye Direktörü İdil Eser, hayatta olan birinci dereceden bir yakını olmadığı için cezaevinde ziyaretçilerle görüştürülmeme durumu da devam ediyor. Anne babası hayatta olmayan, evli ve çocuklu da olmayan Eser’i kimse ziyaret edemiyor. Arkadaşlarının ziyaretçi olabilmesi için dilekçe verdiğini belirten Eser, geçen süreye rağmen yanıt gelmediğini ifade etti. Eser, ayrıca erkeklere tanınan berber hakkının kadınlara da tanınması talebinde bulundu.
AGOS ‘A YASAK
Yurttaşlık Derneği Kurucu Üyesi Özlem Dalkıran diğer arkadaşlarının istemlerini yineleyerek, haberleşme hakkının ihlal edildiğinin altını çizdi. Dalkıran, Agos gazetesinin içinde yer alan Ermenice sayfalar nedeniyle kendisine verilmediğini de belirtti.(Ankara/EVRENSEL)