Êlih (Batman), Mêrdîn (Mardin) ve Xalfetî (Halfeti) belediyelerine İçişleri Bakanlığı tarafından atanan kayyım sonrası Kurdistan’ın birçok kentinde başlayan protesto eylemleri devam ediyor. Kentteki genel hareketlilik devam ediyor. 2019’da Êlih Belediye Eşbaşkanı olarak seçilen Songül Korkmaz ile dün yerine kayyım atanan Êlih Belediye Eşabaşkanı Gülistan Sönük, kayyım ve politikalarına dair değerlendirmelerde bulundu.
Batman Valisi’nin belediyeyi “gasp” ettiğini söyleyen Sönük, seçildikleri günden bugüne valinin belediyeye dair tehdit açıklamalarının sürdüğünü belirtti. Sönük, “Batman Valisi 8 aydır bir gram uyku uyumadı. İnsanlar bir rahat nefes aldı, diye kendileri 8 aydır nefes alamadılar ve dayanamayıp, gelip belediyeyi gasp ettiler. Elbette bu gasp sadece belediye binasını işgal etmek değildir. Kayyımı Kürtlerin diline, kadınların iradesine, engellilerin, yurttaşların yaşam hakkına, bir saldırı olarak değerlendiriyoruz. Çünkü biz belediyeleri aldığımızda 3 milyar borçla aldık ve en büyük borcu olan belediyelerden bir tanesiydi. Biz bunu sadece fiziki bir belediye binasının ablukaya alınması olarak görmüyoruz. Bu aynı zamanda seçim sürecinde sokak sokak, ev ev dolaşan bütün yağmura, çamura, soğuğa, sıcağa rağmen seçim çalışmasını yürüten insanların emeğini de yok saymaktır. Bu kentte bu mücadelede yer almış, bedel ödemiş insanların iradesini tanımamadır. Biz böyle basit bir belediye binasına bir memurun gitmesi olarak değerlendirmiyoruz” dedi.
Tebliğ yapılmadı
Kayyıma dair kendilerine tebliğ edilen bir kararın olmadığını dile getiren Sönük, “Eğer varsa yüzü Batman Valisinin kendisinin gelip hem bizim şahsımızda hem de bütün halka açıklama yaparak, kararı kendisinin tebliğini isteriz. Şu ana kadar bize her hangi bir tebliğ yapılmadı ama belediyeye girişlerimiz de engelleniyor. Binlerce polis, asker var. Hatta kirpi var. Bunun karşısında direnişte olan bir halk gerçekliği de var. Biz buradayız. Biz bu belediyeyi öyle ucuz iki memura teslim edecek insanlar değiliz. Çünkü birileri bize bahşetmedi bu belediyeleri. Biz kendi emeğimizle, halkın emeğiyle, halkın oylarıyla aldık. Dolayısıyla belediye yönetme inisiyatifini ancak halk bizden alır” şeklinde konuştu.
“Birlikte kazandık, birlikte savunacağız”
Seçim sürecinde özel savaş konseptinin devreye konulduğunu ancak kadınların buna en güçlü şekilde cevap verdiğini sözlerine ekleyen Sönük, sahiplenme noktasında aynı beklenti içinde olduklarını kaydetti. “Bu belediyeleri birlikte kazandık, savunmasını da hep birlikte yapacağız” diyen Sönük, herkesi iradesini savunmak üzere belediye önüne davet etti. Direnişi büyüteceklerini dile getiren Sönük, “Biz buradayız kesinlikle belediyemizi teslim etmeyeceğiz. Çünkü biz ‘Teslimiyet ihanete götürür’ diyenlerdeniz. O yüzden asla teslim etmeyeceğiz” diye kaydetti.
“Kadınların kazanımlarına saldırı”
Êlih Belediyesi’ne 3’üncü defadır kayyım atandığına dikkat çeken Songül Korkmaz, 2019 yerel seçimlerinde 11 ay görevde kaldıktan sonra kendi yerine de kayyım atandığını hatırlattı. Halkın iradesinin, seçme-seçilme hakkının yok sayıldığını belirten Korkmaz, seçme-seçilme hakkı yok sayılan bir insanın yaşam hakkının da yok sayıldığına dikkat çekti. Belediyenin halka hizmet etmekle sorumlu olduğunu vurgulayan Korkmaz, kayyımın hiçbir zaman halka hizmet etmeyi düşünmediğini belirtti. Êlih Belediyesi’ne atanan kayyımın sadece DEM Parti’ye oy verenleri değil, bütün kentin bir bütün geleceğini, kültürünü, tarihini yok saydığını sözlerine ekleyen Korkmaz, kayyımın kadın kazanımlarına, Kürt halkının kazanımlarına ve iradesine saldırı olduğunu kaydetti.
“İktidarın tahammülsüzlüğü neye?”
Kayyımın rejim haline geldiğini ve bu rejimi kabul etmediklerini belirten Korkmaz, “Var olan bu rejim Kürt halkının çıkarını, menfaatini düşünen bir yerde değil. Kadın kazanımlarını yok sayan bir yerde. Bu halkın dilini, kültürünü, tarihini, gelmişini, geçmişini yok sayan noktada dururken, elbette biz bu var olan sistemin karşısında durduk ve durmaya devam edeceğiz. Gelir gelmez ilk hedefleri kadın kazanımları oldu. 2019’da atanan kayyımın ilk icraatı kadın müdürlüğüne bir erkek müdür atamak oldu. Türkiye’nin gündemine oturdu. Aslında kayyım tam da budur” şeklinde konuştu. Eşbaşkanlık sistemine dikkat çeken Korkmaz, “Bu kayyım halkın kendi kendini yönetmesine bir müdahalesidir, saldırısıdır. Biz böyle ele alıyoruz. 2014’ten bu yana bütün dünyada rol model olarak alınan değerlendirilen bir sistemle biz bu belediyeleri yönetiyoruz. Belki de onların tahammülsüzlüğü daha çok kadın kimliğine, iradesine, düşüncesine ve bakış açısınadır” dedi.
Dayanışma çağrısı
Sandıkta iradesine sahip çıkan halkın, yine iradesine, belediyesine ve eşbakanlarına sahip çıkmaya devam edeceğini vurgulayan Korkmaz, tüm kesimlerin haksızlığa ses çıkarması gerektiğini vurguladı. Korkmaz, “Bizlerle dayanışmaları gerekiyor. Bugün bu belediye bu kentin hepsine hizmet üretiyor. Toplumun tüm dinamikleri başta gençler ve kadınlar olmak üzere her kesimin bu süreçte bizlerle dayanışmaya, yanımızda durmaya, bu haksızlığın, hukuksuzluğun karşısında durmaya davet ediyoruz” çağrısında bulundu.
