8.3 C
İstanbul
25 Kasım Pazartesi, 2024
spot_img

Gençlik örgütleri: Uzaktan eğitim istemiyoruz!

Gençlik örgütleri, Maraş merkezli depremler sonrası verilen uzaktan eğitim kararına tepki göstermek için yürüyüş düzenledi. Ara sokaklardan Bornova Küçükpark’a yürüyen gençlik örgütleri, burada bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Basın açıklamasının tamamı:

6 Şubat günü yaşanan biri Maraş Pazarcık diğeri Elbistan merkezli iki büyük depremin ardından Türkiye ve Suriye’nin bölgedeki kentlerinde büyük yıkım meydana geldi. Milyonlarca insan depremden etkilendi, onbinlercesi hayatını kaybetti. AKP’nin, iktidara geldiğinden bu yana yürüttüğü rant ve talan siyaseti, depremde yaşanan yıkımın önünü açtı. Yıllardır yandaş müteahhitlere peşkeş çekilen alanlarla, yandaş şirketlere verilen imar izinleriyle, çıkartılan imar aflarıyla mezardan evler inşa edildi, yurttaşlara fahiş fiyatlarla satıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan yıkılan binaların çoğunun 1999 öncesi yapıldığını iddia etse de istatistiksel veriler bu iddiayı çürütüyor. 

Depremlerin meydana geldiği ilk günlerde bölgede arama kurtarma çalışmaları başlatılmadı, kimi bölgelere günlerce ulaşılamadı. Depremzedelerin ihtiyaçlarını gideremeyen, onlara ulaşamayan devlet; kendi yönetememe durumu yetmiyormuş gibi halkın kendi emeğiyle ördüğü dayanışma ağları aracılığıyla toplanan yardımların bölgeye erişimini de engelledi, bölgede kurulan dayanışmalara kayyum atandı.

Bölge halkına yönelik ırkçı saiklerle gerçekleştirilen saldırılar gün geçtikçe arttı, bölgede yaşayan göçmenler, çeşitli nefret söylemleri ve asılsız iddialarla hedef gösterildi. Depremin ardından devlet eliyle yaşatılan mağduriyeti sosyal medya üzerinden teşhir edenler hakkında dezenformasyon yasası gerekçe gösterilerek soruşturma başlatıldı, enkaz altındakilerin arama kurtarma ekipleriyle iletişime geçmesinin en önemli kanalı olan Twitter’a BTK tarafından bant daraltma uygulandı, 10 ilde 3 ay süreli Olağanüstü Hal ilan edildi.

İktidar, sebebiyet verdiği yıkımın sorumluluğunu üstlenip depremzedelerin barınma, beslenme gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak yerine; depremzedelere ve onlarla dayanışanlara tehditler savurdu. Cumhurbaşkanı Erdoğan yaşanan yıkımı, daha önce maden facialarına dair söylemlerinden de bildiğimiz gibi, ‘’kader planı’’ olarak değerlendirdi.

Yaşatılan tüm bu mağduriyet ve hak gasplarının üzerine, evleri yıkılan depremzedelerin farklı şehirlerdeki KYK yurtlarına yerleştirileceği ve üniversitelerin online eğitime geçirileceği önce Erdoğan, ardından YÖK tarafından duyuruldu. Halihazırda üniversitelilerin barınması için yetersiz ve niteliksiz olan KYK yurtlarına evleri yıkılmış ya da ağır hasar almış depremzedeler yerleştirilmeye başlandı. Kararla beraber, yurtlarda kalan öğrenciler eşyaları çöp poşetlerine doldurularak bir gecede yurtlardan atıldı. Milyonlarca boş konut, otel ve misafirhane gibi konaklama alanı varken, depremzedeler için niteliksiz ve yetersiz KYK yurtları tahsis edildi. 

Bu karar hem depremzedeleri hem de yurtlarda kalan üniversitelileri mağdur eden bir karardır. Üniversitelerin uzaktan eğitime geçme kararı ise, iktidarın yine yönetememe halinin ortaya çıkardığı başka bir mağduriyettir. Yakın zamanda deneyimlediğimiz pandemi sürecinde de gördüğümüz gibi uzaktan eğitim, üniversiteliler arasındaki fırsat eşitsizliğini daha da büyüten ve eğitime nitelikli erişimin önüne ket vuran bir uygulamadır; yaşanan her krizde ilk gözden çıkarılanın üniversiteler olması AKP iktidarının akademik eğitime yaklaşımını ortaya koymaktadır. Zira depremden etkilenmiş çoğu sıra arkadaşımız uzaktan eğitimi sürdürebilecek yeterli teknolojik ekipmana erişemediği gibi, başka şehirlerde yaşayan birçok üniversite öğrencisi için de online eğitim yetersiz ve niteliksiz. Depremden etkilenen sıra arkadaşlarımız gözetilerek alındığı öne sürülen online eğitim kararının asıl sebebinin üniversitelilerin yan yana gelişlerinin engellenmesi olduğu açıktır. Yıllardır üniversitelere ve öğrenci gençliğe AKP iktidarı, bu kez de yönetememe krizinin bir getirisi ve öğrenci gençliğin biraradalığından duyduğu korkunun somut bir göstergesi olarak üniversitelere ve üniversitelilere saldırmakta. Depremden etkilenmiş üniversitelilere kolay yatay geçiş imkanı, kira ve yurt desteği sağlanması; depremzedelere boş konutların, otellerin, misafirhanelerin tahsis edilmesi gibi çözüm odaklı alternatifler varken depremzedelerin yetersiz ve niteliksiz KYK yurtlarına yerleştirilerek üniversitelerde yüz yüze eğitimin durdurulması AKP iktidarının defalarca şahit olduğumuz yönetememe halinden ve öğrenci gençliğin yan yana gelişinden duyduğu korkudan olduğu bir gerçektir.

Buradan bir kez daha söylüyoruz:  İktidarın yaşanan her krizde farklı bahanelerle üniversiteler üzerinde uyguladığı baskı ve sindirme politikalarını kabul etmiyoruz.  Bizler yaşanan bu yıkımın, binlerce insanın enkaz altında kalmasının, yüzlercesinin donarak ölmesinin kader olmadığını; AKP iktidarının her geçen gün yükselttiği rant ve talan siyasetinin bir sonucu olduğunu biliyoruz. Bundan sonraki süreçte kampüslerimizde, sokaklarda, mahkeme salonlarında depremde yitirdiğimiz her bir insanımızın hesabını sormak üzere bir arada olacağız! Buradan bir kez daha her öğrenci için yüz yüze eğitim koşullarının acilen sağlanması talebini büyütüyoruz, üniversiteden vazgeçmiyoruz!

Uzaktan Eğitim İstemiyoruz!

Son Haberler

ÇOK OKUNANLAR

ÖZGÜR BİR DÜNYA İÇİN!

KALDIRAÇ DERGİSİ'NİN KASIM SAYISI ÇIKTIspot_img

ARTIK TELEGRAM'DAYIZ!

spot_img

DÜNYAYI İSTİYORUZ!

İŞÇİ GAZETESİ'NİN 218. SAYISI ÇIKTI!spot_img

Bizi takip edebilirsiniz

369BeğenenlerBeğen
851TakipçilerTakip Et
14,108TakipçilerTakip Et
1,920AboneAbone Ol