Üniversiteler açılıyor ancak öğrencilerin yüksek kiralar, yurt çıkmaması sebebiyle kalacak yerleri yok. Şehir dışından üniversite okumaya gelen öğrenciler “havalandırma”sı olan koğuşlara mahkum ediliyor.
Gençlik Hareketi Koordinasyonu “kira çılgınlığına” karşı öğrencilerin barınma hakkı için 9 maddelik bir açıklama yayımladı. En başta parasız eğitim şart diyen gençler; gereksiz AVM’ler kapatılıp yurt yapılsın, kira bedeli sınırlandırılsın ve KYK burslarına kira bedeli eklensin diyor.
Gençlik Hareketi Koordinasyonu’nun 9 maddelik çözüm önerilerini yayınladığı açıklamanın tamamı şu şekilde;
“Parasız Eğitim
Her Öğrenciye Barınma Hakkı
Pandemide iyice derinleşen ekonomik krizden tüm yurttaşlar gibi biz öğrenciler de etkileniyoruz. Üniversitelerimizin açılmasına çok az bir süre kaldı. Binlerce sıra arkadaşımızla barınma sorununu buram buram yaşıyoruz. Siyasi iktidarın bu soruna karşı bir çözümü yok. Verdikleri burslara, KYK kredilerine bile “elinize yüzünüze dursun” diyorlar. Yani borçlanmamıza bile övgüler diziyorlar. Yani gençsen, öğrenciysen devletin sana “hak” olarak verdiği hiçbir şey yok diyorlar.
Soruyoruz, devlet eğitimde olan öğrenciler için ne vadediyor? Okurken temel ihtiyaçlarımızı karşılama vaadi yok, mezun olunca iş vaadi yok, okuduğumuzda sahip olacağımız bilimsel bilgi vaadi bile yok. Soruyoruz biz neden okuyoruz?
Artık bu eğitim çilesi hepimizin sabrını taşırıyor. Öfkelenmemiz yetmez biliyoruz, bu nedenle biz başka bir geleceği var etmek için mücadele ediyoruz. Gençlik Hareketi Koordinasyonu olarak, barınma sorununa nasıl çözüleceğini madde madde açıklıyoruz. Ülkeyi yönetenler, gençliği sosyal medya trendlerinde değil bu maddelerin gerçekliğinde arasınlar.
- Eğitim denilince hemen “harçları kaldırdık” diye övünmeye başlayan siyasi iktidar, parasız eğitim hakkının harçlardan ibaret olmadığını idrak etmelidir. Parasız eğitim; barınmadan ulaşıma, gıdadan faturalara, temel ihtiyaçlardan sosyal yaşama kadar bir bütündür.
- Gençliğin üretimde değil eğitimde olması bir suç değil, eğitim devletin giderlerini karşılaması gereken zorunlu bir dönemidir. Bu sürecin ailelerin üzerine yıkılması, asgari ücretin ortalama gelire dönüştüğü ülkemizde büyük adaletsizliktir. Gençliğin eğitim döneminde ihtiyaçlarını karşılamak, devletin doğrudan sorumluluğudur.
- Her ile üniversite açmakla övünenler, her öğrenciye yetecek kadar devlet yurdu açmak zorundadır. Her sokak başında bir üniversite var bir de AVM. Öğrencilere ise ne kalacak yer var, ne harçlık. Gereksiz AVM’ler kapatılsın, yerlerine yurt yapılsın.
- Öğrencilerin kayıt dönemlerinde kiralık evlerin fiyatlarındaki artış, yalnız öğrencilerin değil tüm yurttaşların sorunudur. Bu yüzden öğrenciyi sömürmek üzere hazırda bekleyen serbest emlak piyasasına devlet sınır getirmelidir. Kira giderleri, hanenin yıllık gelirinin yüzde 30’unu aşmayacak şekilde sınırlandırılmalıdır.
- Öğrencilere yeterince yurt yok ama yandaş derneklere, cemaatlere yurt yapsınlar diye bol bol ödenek aktarıyorlar. Hiçbir öğrenciye barınmak zorunda olduğu için hiçbir görüş dayatılamaz. O ödenekler kesilsin, o paralarla devlet yurt yapsın.
- Devlet yeterince yurt yapamıyorsa, aklımızla alay eden rakamlarda olan 650 TL’lik burs miktarına kira bedeli eklemelidir.
- İnsanlık dışı koşullarda barınmayı dayatan odalar, yurtlar, apartlar denetlenmeli ve kapatılmalıdır.
- Bu maddeler hayata geçirilmeden, hiçbir devlet kurumu ve siyasi iktidar “parasız eğitimden” bahsetmemelidir. Kaldı ki saydığımız maddeler yalnızca barınma başlığını ilgilendirmektedir.
- Öğrenciler 3 kişi-5 kişi birleşip yalnız ev tutmamalı, öğrenciler birleşip bu gidişata dur demelidir. Her kampüste, her fakültede birleşmeli, haberleşmeli, koordine olmalıdır. Öğrencileri dağınık bir biçimde sosyal medya itirazlarından ibaret görenlere yanıtını vermelidir. Bu mümkündür. Bugün yaşadığımız eğitim çilesinden daha büyük bir zorluk yok. Bu koşullarda yaşayan öğrenci gençliğin mücadelesi ile kazanacağı bir gelecek var. Kazanalım, kazanacağız.