4.7 C
İstanbul
24 Kasım Pazar, 2024
spot_img

Gazeteciye yöneltilen suçlama: Röportaj almak ve vermek

İddianameyi kabul eden mahkeme, gazetecilerin ev hapsi adli kontrol tedbirinin kaldırılması talebini, "delillerin toplanmamış olması" gerekçesiyle reddetti.

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla yürüttüğü soruşturmada kapsamında, 13 Şubat’ta evlerine yapılan baskınla Mezopotamya Ajansı (MA) muhabirleri Semra Turan, Tolga Güney, Delal Akyüz, Jinnews muhabiri Melike Aydın, Gazete Duvar Muhabiri Cihan Başakçıoğlu ile Halkların Eşitlik ve Demokratik Partisi (DEM Parti) basın çalışanı Funda Akbulut gözaltına alındı. 16 Şubat’ta Sulh Ceza Hakimliğine çıkarılan gazetecilerden Aydın, Güney, Akyüz ve Akbulut hakkında ev hapsi, Başakçıoğlu ve Turan hakkında adli kontrol kararı verildi.

Soruşturmanın üzerinden 8 ay geçtikten sonra Cihan Başakçıoğlu hakkında takipsizlik kararı verildi. Funda Akbulut hakkında hazırlanan iddianame İzmir 18’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Mahkeme, Akbulut’un iddianamesini gönderdiği İzmir 2’inci Ağır Ceza Mahkemesi, incelemesini sürdürüyor.

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, gazeteciler Semra Turan, Tolga Güney ve Melike Aydın hakkında “örgüt üyesi olmak” suçlamasıyla hazırlanan iddianame 30 Ekim’de İzmir 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

Delal Akyüz hakkında başlatılan soruşturma da tamamlandı. Aynı suçlama ile hazırlanan iddianame yine İzmir 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilerek 12 Şubat 2025’e duruşma tarihi verildi.

İddianameyi kabul eden mahkeme, gazetecilerin ev hapsi adli kontrol tedbirinin kaldırılması talebini, “delillerin toplanmamış olması” gerekçesiyle reddetti.

Akyüz hakkında hazırlanan iddianamede “örgüt üyesi olduğu” iddiası, açık tanık Buse Aslan ve daha önce de gazetecilere açılan davalarda ifadeleri bulunan itirafçı tanık Ümit Akbıyık’ın beyanlarına dayandırıldı. Diğer gazetecilerle ilgili hazırlanan iddianamede de yer alan PKK’nin kuruluşu, tarihi, amacının anlatıldığı 5 sayfanın ardından açık tanıkların ifadeleriyle Akyüz ile PKK arasında bağ kurulmaya çalışıldı. Akyüz’ün PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit, Kürt sorununun çözümü odaklı yaptığı haberler suç unsuru olarak gösterildi. Yine Akyüz’ün haber kaynakları ve gazetecilerle yaptığı 26 telefon görüşmesi de suç unsuru olarak yer aldı.

”Röportaj almak da suç vermek de suç!”

İddianameye “suç delili” olarak yerleştirilen telefon konuşması kayıtları ve haberler ise tamamen mesleki faaliyetlerine yönelik olurken, bunlar arasında “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi (ÇEDES)”, Deniz Poyraz’ın mezarlık anması, Ege Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (EGE-TUHAYDER) kongresi, hasta tutsaklar Yılmaz Özalp, Cemal Tanhan, İzmir’de yapılan gözaltılar, tutsak yakınlarının Adalet Nöbeti ile 30 yıl cezaevinde kaldıktan sonra tahliye olan ve geri gönderme merkezinde tutulan Abdulmenaf Osman hakkında yaptığı haberler bulunuyor.

Yine Akyüz’ün daha önce gözaltına alınarak serbest kalması sonrasında Medyascope isimli haber sitesine verdiği röportaj da iddianamede yer alıyor.

Akyüz’ün yaptığı haberleri sosyal medyada paylaşması da suçlama konusu yapılırken, cezaevlerinde yaşanan tahliyelerin ve tutsakların mahkemelerini takip etmek için buralara gitmesi de iddianamede yer aldı.

Yine Akyüz’ün gazeteci arkadaşları ile yaptığı para transferleri de dosyada yer alırken, aynı evde yaşadığı gazetecilerle de “irtibatta olduğu” tespit edildiği denilmesi de dikkat çekiyor.

KaynakEvrensel

Son Haberler

ÇOK OKUNANLAR

ÖZGÜR BİR DÜNYA İÇİN!

KALDIRAÇ DERGİSİ'NİN KASIM SAYISI ÇIKTIspot_img

ARTIK TELEGRAM'DAYIZ!

spot_img

DÜNYAYI İSTİYORUZ!

İŞÇİ GAZETESİ'NİN 218. SAYISI ÇIKTI!spot_img

Bizi takip edebilirsiniz

369BeğenenlerBeğen
851TakipçilerTakip Et
14,108TakipçilerTakip Et
1,920AboneAbone Ol