Gazeteciler Semiha Şahin ve Pınar Gayıp’a haberleri nedeniyle hapis cezası verildi. Evrensel konuşan Gayıp, “İddianameyi hazırlayanlar gazetecilik yaptığımı kendileri belgelemişti” dedi.
Etkin Haber Ajansı (ETHA) editörü Semiha Şahin ile muhabiri Pınar Gayıp’ın da aralarında olduğu 4 kişinin “terör örgütüne üye olmak” ve “terör örgütü propagandası yapmak” iddiasıyla yargılandığı davanın karar duruşması Çağlayan’da bulunan İstanbul 23’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görüldü.
Mahkeme, Pınar Gayıp ve Semiha Şahin’e “terör örgütüne üye olmak” suçlaması için beraat kararı verirken, Gayıp hakkında “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasından 2 yıl 13 ay 15 gün ceza verdi. Şahin’e ise bazı iddialar nedeniyle 10 ay ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle ise 2 yıl 13 ay 15 gün hapis cezası verdi.
ETHA’nın dayanışma çağrısı suç delili oldu
Evrensel’e konuşan Gayıp, 2018 yılında yaptığı haberler ve bunları sosyal medyada paylaştığı için “terör örgütü propagandasından” gözaltına alınıp 7 gün sonra da “terör örgütü üyeliği” ve “terör örgütü propagandasından” tutuklandığını anlattı. Gayıp, “Atılı suçların hepsi takip ettiğim haberler, keza iddianameye konulan fotoğraflarda da elimde kamerayla fotoğraf çekerken ya da bir yerde çökmüş laptopta haber yazarken görülüyorum. Aslında iddianameyi hazırlayanlar gazetecilik yaptığımı kendileri belgelemiş olmuştu” diye konuştu.
Ayrıca ilk duruşmada ETHA’nın gözaltındayken kendisini sahiplenen açıklaması ve dayanışma çağrısı da “terör örgütü üyeliğine” gerekçe gösterilerek dosyada suç olarak yer aldı. Gayıp, bunun için, “Yani muhabiri olduğumun kurumun beni sahiplenmesini suç saydılar” dedi.
Pınar Gayıp, bu dosyadan Semiha Şahin’le birlikte 14 ay Bakırköy Kadın Kapalı Hapishanesi’nde tutulduktan sonra ev hapsiyle tahliye edildi. İki yıla yakın süren tutukluluk sürecine dair Gayıp, “Gerek tutsakken gerekse de devam eden duruşmalarda mütemadiyen gazeteci olduğumuzu, mesleğin gerekliliklerini anlattık” dedi.
“Gerçeklerin üstünün örtülmesine izin verdiğimiz için…”
20. duruşması görülen davaya dair konuşan gazeteci Gayıp, şunları söyledi:
“Mahkeme nihayet ‘örgüt üyeliği’ suçlamasından vazgeçip beraat verdi ancak ‘propaganda’dan üst sınırdan ceza verdi; 3 yıl 1,5 ay. Alt sınırdan verebilecekken üst sınırdan cezayla aslında gazeteciliğin suç olduğu iddiasını sürdürdü mahkeme. Çünkü bir gazetecinin haber yapmasından ve bu haberi sosyal medyasında paylaşmasından, çalıştığı kurumun ona dair açıklama yapmasından daha tabi bir şey olması mümkün mü? Lakin iktidar yanlısı haber yapmadığımız, gerçeklerin üstünün örtülmesine izin vermediğimiz için böyle bir ‘cezalandırmaya’ gittiler.”
“Haber alma hakkını savunmaktan geri durmayacağız”
Basına yönelik baskıların çok uzun zamandır sürdüğünü belirten Gayıp, “Gazetelerin bombalandığı, gazetecilerin dövülerek katledildiği, kaybedildiği bir coğrafyanın basın tarihinden bahsediyorum. Özgür basın geleneğini sürdürme iddiasında olan biz gazeteciler, saldırılara inat ve ısrarla haberlerimizle direniyoruz. Hakikati haberleştirmekten ve halkın haber alma hakkını savunmaktan bir adım geri durmayacağımızı yinelerken kamuoyuna da haber alma hakkına sahip çıkma çağrısı yapmış olayım” ifadelerini kullandı.
