Fransa halkı burjuva düzenine sarı ışık yaktı. Artık böyle yaşamak istemiyoruz, biz de bu toplumda yaşıyoruz ve hakkımızı istiyoruz, dediler.
Fransız hükümetinin sosyal adaleti sağlayacak çözümleri üretebileceğini biliyor halk…
Fakat böyle olmuyor…
Tüm dünyada olduğu gibi Fransa’da da kapitalizm fakirden alıp zengine veriyor. Bir avuç zenginin elinde büyük servet birikirken geniş emekçi halk kitlelerinin yaşam standardı sürekli geri gidiyor…
Trafikte sarı ışık kontrollü ol anlamını taşıyor. Fransa halkı da burjuva devlete sarı işaret uyarısını verdi.
Aklını başına al ve sosyal adaleti sağla, dedi halk…
Macron hükümeti piyangodan çıkmış bir hükümet. Hiç hesapta yokken iktidar oldu. Arkasında büyük sermayenin gücü vardı. Fransız halkı faşist parti ile Macron arasında seçim yapmak zorunda kaldı. Macron böyle seçildi…
Gelir gelmez de emekçilerin haklarını budamaya başladı. Fakat Fransız halkı sokağı kullanmayı tarihinden beri çok iyi bilen bir halk. Sokağı kullanmak adeta kültürel kodlarına işlemiş…
Bu kez de böyle oldu. Fransız halkı kimseyi yanıltmadı. Alanlara çıkıp Macron hükümetine meydanı dar etti…
Macron hükümeti şimdilik de olsa geri adım attı. Zamları geri çekeceğini ilan etti. Eylemlerin ateşi düştü. Ne ki mesele eylem süreci içinde zamlar olmaktan çoktan çıktı. Eylemciler hükümete uzun bir manifesto verdiler. Liberal ekonomiyi benimseyen Macron hükümetinin bu manifestonun tek bir maddesini gerçekleştirecek aklı yok…
Öyleyse Fransa’da durum pata pat gibi. Birinci raund bitti. Maç ise devam ediyor…
Burada soru şu; sarı yeleklilerin eylemi sadece Fransa’yı mı ilgilendiriyor?
Bu sorunun yanıtı elbette bellidir. Fransa’da eylemler sürecinde bütün Avrupa’da irili ufaklı eylemler oldu. Bizde ise iktidardakiler telâşa düştüklerini açık eden beyanlarda bulundular. Sarı Yeleklilerin eylemlerini Gezi eylemlerine benzeştirdiler. Bir türlü hesaplaşamadıkları Gezi eylemleriyle bu bahane ile hesaplaşmak istediler. Böylece emekçi halk kitlelerinin bilincinde Gezi’yi gözden düşürme yoluna gittiler…
Ne var ki bu çabaları beyhude oldu. Gezi Direnişi bu toprakların mücadele geleneği içinde zirvede olan yerinden geriye düşmedi. Aksine onlar saldırdıkça daha da güçlendi…
Hasılı Fransız emekçileri burjuvaziye sarı ışık yaktı. Kontrollü ol bizi de düşün, dedi. Sarı ışıktan sonra kırmızı ışık yanar. İşte o zaman burjuvaziye dur deme zamanı gelecek…
Kırmızı ışığı hangi ülkenin yakacağı henüz belli değil. Biliyoruz ki, bu şeref hangi ülkeye nasip olursa olsun o ülke ile sınırlı kalmayacak. Dünya bir anda kızıla kesecek…
Sizce kırmızı ışık Türkiye’den yanar mı?
Neden olmasın…
