Beşiktaş İskelesi’nde yapılan ve “İşgalciyle ticari, diplomatik, askeri tüm ilişkiler kesilene kadar canla başla yolundayız Filistin” ve “Filistin mücadelesi yargılanamaz. Onlarca değil binlerce genciz. Direnişten vazgeçmiyoruz” pankartlarının açıldığı eylemde, Filistin bayrakları ile “Terör devleti İsrail’i değil Filistin’i koru”, “İstanbul’dan Kudüs’e direnişe bin selam”, “Siyonist İsrail’e hizmet eden başta Kürecik ve İncirlik olmak üzere tüm üsler kapatılsın”, “Kınamak kısıtlamak yetmez, tüm ilişkileri kes”, “Filistin mücadelesi yargılanamaz”, “Zorlu İsrail’in elektriğinin yüzde 7’sini karşılıyor”, “Kürecik radarı İsrail’in kalkanı” dövizleri taşındı.
Eylemde sık sık, “İsrail’le ticaret Filistin’e ihanet”, “Yaşasın küresel intifada”, “Yaşasın öğrenci intifadası”, “Nehirden denize özgür Filistin”, “Filistin kavgamız yargılanamaz”, “Gençleri değil siyonistleri yargıla”, “Palestine will be free”, “Arkadaşlarımız serbest bırakılsın” sloganları atıldı.
“Bu adım Gazze yerle bir olmadan atılmalıydı”
Basın metni Türkçe, İngilizce ve Arapça okundu. Türkçe metni okuyan Can Koçak, bu zamana kadar yürüttükleri mücadeleyi hatırlattı. Nisan ayının ilk günlerinde gerçekleştirdikleri eylemle 54 ürün grubunda ticaret kısıtlaması yapılmasını sağladıklarını aktaran Koçak, “Şimdiyse İsrail’le ithalat ve ihracat tamamen durduruldu. Bu hepimizin, İsrail’le devam eden ticareti durdurmaya yönelik sesi yükselten her iradenin kazanımıdır. Gururluyuz, sevinçliyiz ama aynı zamanda buruğuz. Zira bu adım çok daha önce, 35 bin insan hayatını kaybetmeden, Gazze yerle yeksan olmadan önce de atılabilirdi” dedi.
“İsrail’le tüm ilişkilerinizi kesin”
İktidar trollerinin utanmadan 7 aydır devam eden ticareti savunduğunu hatırlatan Koçak, “Yetmedi, ticareti kes talebimizi türlü iftiralarla yaftalamaya çalıştılar. Tutmadı, tutmayacak. Kirsiz passız, arı duru sözümüz onların kirli algı oyunlarını aştı” diye konuştu. Yasağın kalıcı olmadığını bildiklerini vurgulayan Koçak, “İsrail Gazze’ye insani yardım girişine kalıcı izin verdiği takdirde ticarete devam edilecek. Hükümete sesleniyoruz: İsrail’le ticareti kesintisiz bir şekilde sonlandırmak için neyi bekliyorsunuz? Siyonist varlığın haritadan silinmesi, Filistin’in nehirden denize özgürleşmesi için İsrail’i besleyen damarları, sürdürdüğünüz her türlü ilişkiyi derhal ve tamamen kesin” çağrısında bulundu.
“Saldırı sadece arkadaşlarımıza değil, Filistin mücadelesine”
Filistin özgür olana dek mücadele edeceklerini vurgulayan Koçak, 1 Mayıs günü “Emekçiye Taksim yasaklanamaz” diyerek Taksim’e yürüyen arkadaşlarının gözaltı süresinin Filistin İçin Bin Genç üyesi oldukları için uzatıldığını hatırlattı. Gözaltına alınanlara Filistin için Bin Genç eylemlerinin suçlama konusu yapıldığına işaret eden Koçak, 5 arkadaşlarının dün tutuklandığını söyledi. Koçak, “Bu haksızlığı asla kabul etmiyoruz, 8 ay boyunca iktidara karşı Gazze halkının bu topraklara taşıyan arkadaşlarımıza Gazze halkının lehine işgalcinin aleyhine alınan bu kararın bedeli ödetilmeye çalışılıyor” diye konuştu.
Yargılanan ve hapsi atılanın sadece tutuklanan 5 arkadaşları değil topyekun Filistin mücadelesi ve “İsrail’le ticaret soykırıma ortak olmaktır” diyen binlerce genç olduğunu vurgulayan Koçak, “Arkadaşlarımız özgürlüğüne kavuşana kadar durmadan mücadeleye devam edeceğiz. İktidar asla geri adım atacağımızı, ürkeceğimizi düşünmesin. Zira arkadaşlarımızın tutukluluğu bizi kamçılayan bir borç olacak, eskisinden daha büyük bir azimle meydanlarda olacağız” dedi.
Aksa Tufanı direnişini yürüten Hamas’a yönelik “terör” söylemlerine tepki gösteren Koçak, “Ekrem İmamoğlu’nun şahsında tüm muhalefete sesleniyoruz: Sizin çapınız Filistin direniş örgütlerinin hiçbirini yaftalamaya yetmez. Hamas da Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) de siyonist işgale karşı meşru özgürlük mücadelesi veren onurlu savaşçılardır” diye ekledi.
“Siyonist işbirlikçilerinin bizden rahatsız olmasından gurur duyarız”
ABD, Avrupa ve dünyanın dört bir yanında üniversiteleri işgal ederek siyonist işbirlikte kurumlarla üniversitelerin ilişkilerini kesmesini isteyen öğrencilerin eylemlerini selamlayan Koçak, dünyanın her yerinde siyonistlerle ilişkinin kesilmesini isteyenlere aynı sindirme politikaları uygulandığına işaret etti.
Dünyanın dört bir yanında üniversite öğrencilerinin eylemlerini bu coğrafyaya taşımak için kampüslerdeki eylemlerini artırdıklarını kaydeden Koçak, Bursa Uludağ Üniversitesi’nde çadır kurma girişimlerinin, iktidara yakın kurumların çadırları bulunmasına rağmen keyfi olarak engellendiği bilgisini verdi.
Koçak son olarak şunları söyledi: “Biliyoruz ki bizim orada olma ihtimalimiz dahi birilerini rahatsız etti. Bizim çadırımız diğer çadırların aksine, Türkiye akademisinin ilişkilerini kesmesini gündeme alacağı için üniversite yönetimi bize mani olmaya çalıştı. Siyonist işbirlikçilerinin bizden rahatsız olmasından gurur duyarız. Türkiye akademisi siyonist destekçisi kurumlarla ilişkilerini kesene dek kampüsleri kalemiz belleyeceğiz.”
Açıklama metninin Türkçe, İngilizce ve Arapça okunmasının ardından oturma eylemi yapıldı.
