Covid-19 vaka sayısının artışını protesto eden Eğitim-Sen İstanbul 7 No’lu Şube, 1 Mart’ta başlatılan normalleşme sürecinden 11 Nisan’a kadar pozitif veya temaslı öğretmen sayısını 3 bin 370, öğrenci sayısını 5 bin 164 ve personel sayısını 375 olarak paylaştı.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen) İstanbul 7 No’lu Şubesi, artan vaka sayılarına dikkati çekmek amacıyla Büyükçekmece’de bulunan İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. “Önlemler alınsın eğitim emekçileri aşılansın. Risk altındayız, ölüyoruz” pankartının ve “Siz yönetemiyorsunuz biz ölüyoruz”, “Uzaktan eşitsiz, yüz yüze aşısız eğitim istemiyoruz” dövizlerinin açıldığı açıklamada sık sık, “Aşıyı uygula” sloganı atıldı.
Bakan aşı oldu süreç başladı
Basın açıklamasını yapan Eğitim-Sen İstanbul 7 No’lu Şube Sekreteri Gamze Yıldırım, 2 Mart’ta tüm il ve ilçelerde yüz yüze eğitime geçildiğini hatırlatarak, salgın koşullarının gereğine uygun bir açılma yaşanmadığını dile getirdi. Yeterli önlemler alınmadan yüz yüze eğitime geçilmesinin virüsü yaymakta başat rol oynadığını ifade eden Yıldırım, “Bakan 24 Şubat’ta kameralar karşısında aşı oldu ve öğretmenlere aşı sürecinin de başladığını ilan etti. Bunun üzerinden bir buçuk ay geçmiş olmasına rağmen bakanlık, bugün öğretmenlerin ancak yüzde 10’unun aşılanabildiğini açıklamaktadır. Bu sayının ne kadar yetersiz olduğu ortadayken ve vaka artış hızı dikkate alındığında aşının hızla ve yaygınca yapılmasını istememize rağmen bu konuda bir ilerleme kaydedilmedi. Aşıda eğitim alanının ön sıralara alınması çağrılarımıza kulak tıkandı” dedi.
Aşıya erişemeyen ölüyor
Okullarda tedbirlerin uygulanmasına yardımcı olabilecek sağlık personellerinin görevlendirilmesi gerektiğini belirten Yıldırım, “normalleşme” ilan edilmesinin yanlış olduğunu vurguladı. Yıldırım, kademeli bir normalleşme olması gerektiğini belirterek virüsün yayılım hızının artacağı kesin olan bir ortamda bunun önüne geçmek için seferber olunması gerektiğinin altını çizdi. Yıldırım, birçok eğitim görevlisinin salgın nedeni ile hayatını kaybettiğini de hatırlatarak, “Geçtiğimiz haftanın sonuçlarıyla birlikte toplamda 26 eğitim emekçisi ne yazık ki hayatını yitirmiştir. Hiç kimsenin bu sonuçları bir sayı olarak görme lüksü yoktur. Her biri ailesiyle, sosyal çevresiyle bir değer, bir candır. Aşı tedbirini eğitim alanında yaygınlaştırmamak yitip giden canların artmasına yol açıyor. Önlemler yeterli düzeyde alınmış ve yaygın şekilde öğretmenler aşılanmış olsaydı bu can kayıplarının önüne geçilebilirdi. Arkadaşlarımız çaresi olmayan bir hastalıktan dolayı ölmüyorlar. Bu hastalığın aşısı artık var. Arkadaşlarımız aşıya erişemedikleri için hayatını kaybediyor” diye konuştu.
‘Tepeden kararlar almayın’
1 Mart’ta başlatılan normalleşme sürecinden 11 Nisan’a kadar pozitif veya temaslı öğretmen sayısını 3 bin 370, öğrenci sayısını 5 bin 164 ve personel sayısını 375 olarak paylaşan Yıldırım, bu rakamların yalnızca ulaşabildikleri kadarı olduğunu kaydetti. Yıldırım, aşı yaygınlaşmadan yüz yüze eğitimin sürdürülebilirliğinin kalmadığını yineleyerek, sözlerini şöyle tamamladı: “Geçtiğimiz hafta salgından dolayı bir arkadaşımızı yitirmiş olduğumuz Büyükçekmece’den Milli Eğitim Bakanlığı’na sesleniyoruz: Yeterli önlem almadan okulların açılması salgının kontrolden çıkmasında çok büyük rol oynadı, bu yanlışa artık bir son verin. Önlemler yeterli seviyeye getirilene kadar yüz yüze eğitimi ve sınavları erteleyin. Öğretmenlere yaygın ve seri aşılanma, düzenli test olanağı yaratın. Tepeden inme, hayatın gerçeklerine uymayan kararlar almak yerine, karar alma süreçlerinde okullardaki öğretmenlere, öğrencilere ve velilere kulak verin.”