Durumu ağırlaşan ve 35 kiloya düşen Seyran Demir tahliye edilmiyor!

16 yılda cezaevlerinde 3 bin 432 tutuklu ve hükümlünün hayatını kaybettiği belirtiliyor. Bu rakamlara göre; her yıl 215 tutuklu, cezaevlerinde hayatını kaybediyor. Meclis’e sunulan soru önergeleri ve araştırma önergelerine rağmen, insan hakları kuruluşlarının raporlarına göre; halen cezaevlerinde bulunan bini aşkın hasta tutuklunun sağlıklarına kavuşması için gerekli işlemler yapılmadığı gibi, bürokratik engeller de ortadan kaldırılmıyor.

Cezaevinde bulunan ve sağlık durumu günden güne kötüye giden hasta tutuklulardan birisi de 35 kiloya düşen ilik kanseri ve Hepatit-B hastalığının yanı sıra boyun fıtığı, solunum yetmezliği bulunan, ağızda sürekli yara oluştuğu için mama ile beslenmek zorunda kalan 30 yaşındaki Seyran Demir. İHD’nin hasta tutuklular listesinde de adı geçen ve daha önce hem İzmir hem de İstanbul’da yapılan haftalık basın açıklamalarında serbest bırakılması talep edilen Seyran Demir’in durumunun gün geçtikçe kötüye gittiği belirtiliyor.

Arkadaşları ve akrabalarıyla yaptığı telefon görüşmeleri, Yüksekova’da gerçekleştirilen eylem ve etkinliklere ilişkin siyasi partinin anons aracından yaptığı çağrılar, miting alanında görevlilerin elbiselerine taktığı sarı kırmızı yeşil kokartlı fotoğrafları ve gizli tanığın beyanı doğrultusunda 13 Şubat 2013’te gözaltına alınan Seyran Demir, 16 Şubat 2013’te Van’da çıkarıldığı mahkemece “örgüte üye olmak” suçlamasıyla tutuklanarak Muş E Tipi Cezaevine gönderildi.

40 gün içerisinde 56 kilodan 30 kiloya düşen Demir, 9 ay tutuklu yargılandıktan sonra 12 Kasım 2013’te görülen duruşmada tahliye edildi. 7 Ocak 2014’te Van 5. Ağır Ceza Mahkemesi, TCK 314/2 maddesi gereğince “örgüte üye olmak” suçlamasıyla Seyran Demir’e 6 yıl 3 ay hapis cezası verdi. Avukatları davayı temyize götürdü; ancak 2015 yılında Yargıtay cezayı onadı. Bu süre zarfında tedavi olan ve sağlığında ilerleme kaydeden Seyran Demir, 25 Kasım 2015 tarihinde Urfa’da ikamet ettiği eve yapılan baskınla gözaltına alınarak tekrar tutuklandı.

İHD’nin açıklamasına göre; Urfa İl Emniyet Müdürlüğü’nde polisin cinsel işkencesine maruz kalan hasta tutuklu Demir’in ruhsal ve bedensel sağlığı bozuldu, gönderildiği Urfa E Tipi Cezaevinde de 26 gün boyunca hücrede tutuldu ve daha sonra Adana Karataş Kadın Kapalı Cezaevi’ne sevk edildi.

Bir süre sonra yeni açılan ve kötü muamelelerle adından söz ettiren Tarsus T Tipi Kapalı Cezaevi’ne sevk edilen Demir, İHD’ye gönderdiği mektupta, hasta olmasına rağmen ring aracı ile götürüldüğünü, sevk sırasında baskı ve işkence gördüğünü, darp edildiğini, cezaevine kabul edildikten sonra da gardiyan ve askerler tarafından sürekli hakaret, küfür ve psikolojik baskıya maruz kaldığını kaydetti.

Tutuklandığı 25 Kasım 2015 tarihinden bu yana verilen disiplin cezaları nedeniyle sadece 2 kez ailesi ile görüşebildiğini aktaran Demir,2006 yılında yakalandığı ilik kanserinin 2013’te tutuklandıktan sonra yeniden nüksetmesi ve ilerlemesinin yanı sıra Hepatit-B, boyun fıtığı, solunum yetmezliği, ağızda oluşan kist nedeniyle dişlerinin dökülmesi gibi hastalıklara da yakalandığını söyledi. Ağzında sadece 2 diş kaldığı belirtilen Demir’in mama ile beslenmek zorunda kaldığı ve 35 kiloya kadar düştüğü belirtiliyor.

Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), İnsan Hakları Derneği (İHD) ve insan hakları savunucularına çağrıda bulunan Seyran Demir, infazının durdurularak dışarıda tedavisinin sağlanması için girişimlerde bulunmalarını istedi.

13 Aralık’ta cezaevindeki kızları ile telefon aracılığıyla görüşen baba Nadir Demir de, kızının hastaneye götürüldüğünde “siyasi tutuklu” denilerek tedavi edilmediğini söyleyerek,  Şu anda ağzında iki diş tek kalmış. Bu nedenle mamayla beslenmek zorunda diyerek, infazın durdurularak kızının dışarıda tedavi olmasını istedi.

mezopotamyaajans