Diyarbakır’da bir grup, 22 Haziran’da Kayapınar ilçesinde bulunan Mahabad Bulvarı’ndaki Starbucks ile Sur ilçesinde bulunan Burger King şubelerine saldırı düzenledi. Polisler, saldırganlara herhangi bir müdahalede bulunmadı. Saldırganlar, içeride bulunan bazı kişileri darbetti. Görgü tanıkları, çevredekilerin polise “Neden müdahale etmiyorsunuz?” şeklinde tepki gösterdiği, polisin ise “Tepki gösterirsek farklı yerlere çekilir” yanıtı verdiğini ifade etti.
Saldırıya uğrayan Burger King şubesinin ortaklarından Ömer Felat Kaya, yaşananları Mezopotamya Ajansı’na anlattı. Saldırının organize olduğunu söyleyen Kaya, birçok kez tehdit edildiklerini ifade etti. 60-70 kişilik bir grubun saldırdığını kaydeden Kaya, “Personellerin telefonuyla işyerine geldim. Geldiğimde 60-70 kişilik bir grubun organize bir şekilde camide toplanıp restoranımıza girdiklerini ve müşterileri kovarak, masaları sandalyeleri dağıttığını, camlara duvarlara boyalı balonlar fırlattıklarını içerde slogan atıklarını gördüm. Personellerimizi ‘Bu burada kalmayacak. Yarın burası açılmayacak. Bu son değil’ sözleriyle tehdit etmişler. Geldikleri ilk anda polis ekipleri yoktu” ifadelerini kullandı.
“Müdür linç edilmek istendi”
Şube müdürlerinin linç edilmekten son anda çalışanlar sayesinde kurtulduğunu anlatan Kaya, “O grubun bu provokasyonunu polis ve bekçi ekipleri bizzat içerde gördüler. Hatta daha sonra restoran müdürümüzün iş yerine yetişerek, olaya müdahale etmeye çalışması üzerine grup restoran müdürümüzü linç etmeye çalışıyor. Restoran müdürümüz olayın psikolojik etkisiyle onlara sözlü olarak ‘Biz Müslüman değil miyiz? Bizlerde buradan ekmek yiyoruz. Bunu yapmaya hakkınız yok’ deyince onlar da müdürümüze saldırıyorlar. Personellerimiz restoran müdürümüzü üst kata götürüp depoya kilitliyor. Restoran müdürümüzün de hayatını bu şekilde kurtarıyorlar” diye konuştu.
“Hangi restoranların önünde ekibin olmadığı bilgisini alıyorlar”
Daha önce de tehdit edildiklerini aktaran Kaya, “Bir defa buraya 5 kişilik bir grup geldi ve ‘Bu restoranı kapatmanız gerekiyor’ dediler. Onlarla konuşup bilgilerinin yanlış ve eksik olduğunu restoranın İsrail- Filistin savaşıyla hiçbir ilgisi olmadığını, burada çalışanların bu bölgenin insanı olduğunu, sattığımız ürünlerin İsrail menşeli olmadığını anlattık. Bayramın ilk günü yine gelmişler, burada değildim. Eşime restorana Filistin bayrakları asacaklarını söylemişler. Yine polisi arayıp ihbarda bulunduk. Burada bir ekibin olması gerektiğini söyledik. Ekip yoktu, ama memur arkadaşlar birkaç saate bir uğruyordu. Birçok yerde saldırılardan dolayı kalıcı ekipler var. Bu provokatör grup da hangi restoranların önünde ekibin olmadığı bilgisini alıyor. Nereye saldıracaklarını iyi biliyorlar. Neyin suç olduğunu neyin soruşturma esnasında biteceğini biliyorlar. Yaptıkları provokasyon onlara bir zarar getirmiyor, ama esnafa bu restorana çok büyük maddi zararlar getiriyor. Bizim restoran için konuşmuyorum, ama bu tip saldırılara uğrayan restorasyonlar uzun vadede tüketici bulma sıkıntısı yaşıyorlar. İnsanları korkudan gelip oturamıyorlar” şeklinde konuştu.
“Polis müdahale etmiyor”
Gruptakilerin bilinçli bir şekilde yönlendirildiklerini dile getiren Kaya, konuyla ilgili suç duyurusunda bulundukların aktararak, “Temel sorun bu ama biz grubun bir yerlerden bilinçli bir şekilde yönetildiğine inanıyoruz. Personellerin anlattıklarına göre, birbirlerine talimatları tamamen bir yerlerden aldıkları buna göre yol aldıklarını gösteriyor. Yaşananlardan sonra dün gece ben ve olay esnasında olaya şahitlik eden vardiya müdürümüz, suç duyurusunda bulunduk. O grup içeride provokasyonunu devam ettirirken, burada duran polis memurlarına neden bir ya da iki tanesini müdahale edip gözaltına almadıklarını sorduk. İşin açıkçası biz de bir cevap alamadık.”