Avrupa Birliği ve ABD, sosyal medya şirketleri üzerindeki denetimi güçlendirmek isterken, skandal iddiaları birbiri ardına geliyor.
Avrupa Birliği’nin (AB) dijital hizmetler yasasına yönelik tartışmalar devam ederken, ABD’de de internet firmalarına açılan bir dizi davanın ve Facebook ifşalarının yankıları sürüyor.
Tüm bunların ortasında teknoloji devleri zor bir hafta daha geçirdi. Facebook, Discord ve Apple’ın kullanıcı verilerini hackerlara verdiği iddiası gündeme otururken, Facebook dezenformasyonu yanlışlıkla teşvik ettiğine yönelik haberlerle de karşı karşıya kaldı.
Ayrıca yine bu hafta ortaya atılan iddialar dolayısıyla, Google ve Amazon da AB ve ABD’nin teknoloji devlerini denetlemeye yönelik adımlarına karşı piyasada lobi yapmakla suçlanıyor. Meta’nın da TikTok’a karşı lobi faaliyetlerini desteklediği öne sürülüyor.
İşte son birkaç günde yaşanan ve teknoloji devlerinin gündemini meşgul eden gelişmeler…
Kullanıcı verilerini hacker’lara nasıl kaptırdılar?
Bloomberg’in haberine göre Facebook‘un ana şirketi Meta, Apple ve Discord, kullanıcı verilerini kolluk kuvvetleri görevlisi gibi görünen bilgisayar korsanlarına teslim etti.
Konuyla ilgili bilgi sahibi olduğu ifade edilen üç kaynağa dayandırılan haberde, hacker’ların teknoloji devlerine gerçek gibi görünen, düzenlenmiş sahte talepler ilettiği bildirildi.
İddiaya göre olaylar, 2021’in ortalarında vuku buldu. Firmaların kaptırdığı veriler arasında müşteri adresleri, telefon numarası ve IP adresleri gibi temel abone bilgileri yer aldı.
Normalde, bu tür talepler, yalnızca hakimlerin imzaladığı mahkeme celpleriyle sağlanıyor. Ancak, acil talepler mahkeme kararı gerektirmiyor. Korsanların gönderdikleri de acil talep niteliğindeydi.
Bilgisayar korsanları Snapchat’i de hedef aldı ama şirket, verileri teslim edip etmediğine dair yorum yapmaktan kaçınıyor.
Facebook zararlı içerikleri kısıtlamak yerine teşvik etti
Yankı uyandıran bir diğer haber de Meta yönetimindeki sosyal medya platformu Facebook’tan geldi.
Platformun yanlış bilgi içeren zararlı içerikleri kullanıcıların daha fazla görmesine neden olduğu bildirildi. Bu durum, akıştaki bir hatadan kaynaklandı ve platformdaki dezenformasyonun kısıtlanmak yerine “yanlışlıkla” daha da yayılmasına sebebiyet verdi. Bu nedenle zararlı içeriklerin dünya çapında yüzde 30 artmasına neden oldu.
The Verge’ün şirket içi yazışmalardan edindiği bilgiler, teknik sorunun ilk olarak 2019’da ortaya çıktığını ama Ekim 2021’e kadar gözle görülür bir etki yaratmadığını gösteriyor.
Öte yandan bu durum, sorunun en az 6 aydır sürdüğü anlamına geliyor.
Meta sözcüsü Joe Osborne, The Verge’e yaptığı açıklamada olayı doğruladı ve şirketin “5 ayrı olayda tutarsızlıklar tespit ettiğini” söyledi:
Kökenini bir yazılım hatasına kadar izledik ve gerekli düzeltmeleri uyguladık. Hata metriklerimiz üzerinde anlamlı, uzun vadeli bir etki yaratmadı.
Teknoloji sitesine göre bu durum, Rusya – Ukrayna savaşıyla ilgili gönderileri ve platformun etiketlemeler aracılığıyla görünürlüğünü azaltmaya çalıştığı Rus devlet medyasının paylaşımlarını da kapsıyor.
Meta, TikTok hakkında kötü konuşmaları için siyasetçilere para verdi
Hafta ortasında Washington Post’ta yayımlanan önemli bir haber de sosyal medya devleri arasındaki rekabetin boyutlarına ışık tuttu.
Habere göre, Meta’nın halkı TikTok’tan soğutmak için ülke çapında bir kampanya düzenleme amacıyla ABD’nin en büyük Cumhuriyetçi danışmanlık firmalarından Targeted Victory’ye ödeme yapıyor.
Danışmanlık firmasının iç yazışmalarına ulaşan Washington Post, firmanın Çinli sosyal medya uygulaması TikTok’u, Amerikan çocukları ve toplumu için tehlike olarak gösteren lobi kampanyası yürüttüğünü yazdı.
Danışmanlık firmasından doğrulama gelmezken, Meta sözcüsü Andy Stone, kampanyayı reddetmedi:
TikTok dahil tüm platformların, artan başarılarıyla tutarlı bir düzeyde incelemeyle karşı karşıya kalması gerektiğine inanıyoruz.
Bir TikTok sözcüsü de yerel basında çıkan haberlerden “derin endişe duyduklarını” söyledi.
Google ve Amazon da antitröst yasalarına karşı lobi faaliyetlerini fonladı
Öte yandan, haftanın “lobi yapan” tek şirketi Meta değildi.
CNBC ve Politico’nun haberine göre, Google ve Amazon’un da ABD ve AB’nin antitröst yasa tasarılarına karşı lobi yapan bir grubu fonladığı ortaya çıktı.
Connected Commerce Council (3C) adlı grup, ABD’deki küçük işletmeleri temsil eden bir ittifak olduğunu iddia ediyor.
Ancak Politico, ittifakın listesinde üye olarak görünen şirketlere ulaştığında, bunların çoğu örgütü hiç duymadığını ve üyelikten haberdar olmadıklarını bildirdi.
İşletmeler, adlarının böyle bir amaç doğrultusunda kullanılmasından rahatsız olduklarını da belirtiyor. Zira Batı ülkelerinin üzerinde çalıştığı anti tröst yasaları, tekeller karşısında küçük işletmelerin haklarını koruyor.
AB’nin antitröst yasa tasarısı ne öngörüyor?
AB makamları geçen hafta, Dijital Pazar Yasası’nı tartıştığı müzakerelerde anlaşma sağlandığını duyurmuştu. Antitröst yasası diye nitelenen bu yasanın yürürlüğe girmesi için Avrupa Parlamentosu ve Av.rupaKonseyi tarafından resmen onaylanması ve AB Resmi Gazetesi’nde yayımlanması gerekiyor.
Yasa uyarınca AB, büyük dijital platformların pazar gücünü sınırlamak için yeni kurallar uygulamaya koyacak. Yasa şunları öngörüyor:
– Avrupa’da faaliyet gösteren, piyasa değeri en az 75 milyar euro olan, yıllık cirosu 7,5 milyar euronun üzerindeki, aylık 45 milyondan fazla kullanıcıya ulaşan veya 10 binden fazla ticari işletmenin kullandığı büyük platformlar “eşik bekçisi” olarak adlandırılacak.
– Bu şirketler, Dijital Pazar Yasası kapsamına girecek. Söz konusu teknoloji şirketleri ve dijital platformlar diğerlerinden daha katı kurallara tabi tutulacak ve sektörlerinde haksız rekabet etmeleri önlenecek.
– Bu platformların gelecekte kendilerine rakip olabilecek firmaları satın almaları da sınırlandırılacak. Platformların, belirlenen piyasa kurallarına uymamaları halinde bazı faaliyetleri durdurulabilecek.
– “Eşik bekçisi” firmalar kuralları ihlal ettiğinde önceki yıldaki küresel cirolarının yüzde 10’u kadar para cezasına çarptırılabilecek.
– Kural ihlallerinin devamı halinde ceza oranı küresel cironun yüzde 20’sine kadar çıkacak.
– Yasa kapsamında, farklı mesajlaşma hizmetlerinin birlikte çalışabilmesi gerekecek. Yani Messenger, WhatsApp gibi dev mesajlaşma uygulamaları üzerinden daha az sayıda kullanıcıya sahip (Telegram ve Signal gibi) diğer uygulamalara mesaj gönderilebilecek.
– Kullanıcıların önceden yüklenmiş yazılımları veya uygulamaları kaldırması engellenmeyecek.
Kaynak: Bloomberg, The Verge, Washington Post, Politico, CNBC, Anadolu Ajansı
