5.7 C
İstanbul
23 Kasım Cumartesi, 2024
spot_img

Devrimci kurumlardan Filistin’e destek açıklamaları

Devrimci kurum ve siyasi partiler Filistin direnişine destek açıklamaları yaptı.

Hamas’ın askeri kanadı İzettin Kassam Tugayları, dün sabah İsrail’e “Aksa Tufanı” direnişini başlatmıştı. Direnişin ardından devrimci kurumlar ve siyasi partiler direnişi selamlarken “Filistin halkının yanındayız” dedi.

Alınteri: “Filistin halkının isyan çığlığını selamlıyoruz”

Filistin halkı direniş bayrağını yeniden açtı! Filistin’de direniş örgütleri, İsrail Siyonizm’inin imajını yerle bir eden Mescid-i Aksa Tufanı operasyonunu başlattı. Kürt halkının bölgede oynadığı devrimci rolü de Filistin halkının isyan çığlığını da selamlıyoruz.

Devrim Hareketi: “Direnen Filistin kazanacak”

Filistin halkının yanındayız. Bugün yaşananlar, İsrail tarafından uygulanan ve uzun yıllardır süren işgalin doğrudan sonucudur. Yıllardır yurtlarından edilen, evleri yağmalanan, katliama uğrayan Filistin halkının direnişi meşrudur. ABD emperyalizmi tarafından desteklenen İsrail saldırganlığının durdurulması Ortadoğu halklarının kurtuluşu için şarttır. Devrimciler emperyalizme karşı direnen Filistin halkının yanındadır. Emperyalistler yenilecek, direnen Filistin kazanacak.

Devrimci Parti: “Direnen halklar kazanacak”

Filistin halkının başlattığı direniş hamlesini selamlıyor ve destekliyoruz! Onca zulüm ve katliam karşısında baş eğmeyen Filistin halkının işgalci İsrail karşısındaki direnişi son derece meşrudur. Filistin’de de Kürdistan’da da işgalciler yenilecek, direnen halklar kazanacak!

Emekçi Hareket Partisi (EHP): “İşgalciliğe karşı direniş meşrudur”

İsrail’in Filistin’de ve bölgemizde yarattığı saldırganlık her an her yerde barışı tehdit eden sonuçlar üretiyor. Başta İsrail saldırganlığını kollayanlar olmak üzere bölgesel çıkarlar sonucu gözlerini yuman ve sorgulamayan herkes bugünkü saldırının sebeplerininin ortağıdır.

İşgalciliğe karşı direniş meşrudur. Biz sosyalistlere düşen siyonizme karşı direnişte askeri taraf seçmek değil, başta Filistin halkı olmak üzere bölgedeki tüm direnen halkların özgürce ve tüm dinci, mezhepçi baskılardan uzak yaşamasını savunmaktır.

Saldıran, tutuklayan, bombalayan taraf İsrail olunca kınamakla yetinen; Filistinliler olunca etik, estetik arayan tutum doğru değildir. Ortaya çıkan savaş görüntüleri bölgemizdeki her tür dinci oluşumun desteklenmesinin elbette bir tezahürüdür. Ama biliyoruz ki aynı ikiyüzlülük, IŞID’e karşı savaşanları bu sefer de millilik bahanesiyle yalnız bırakıyor.

Bölgedeki savaşların son bulması, İsrail işgalinin bitmesine, Filistinlilerin ve haksızlığa uğrayan tüm halkların gönüllü ve eşit haklarının tanınmasına bağlıdır.

Emek Partisi (EMEP): “Siyonist İsrail’in tutumu karşısında Filistin halkının yanındayız”

Hamas’ın 7 Ekim sabahı başlattığı Israil’e yönelik Aksa Tufanı “operasyonu” İsrail ve Filistin arasındaki gerilimi yeni bir aşamaya yükseltti. 1948’de Filistin halkını zorla yerinden edip bugün bu halkı kuşatılmış bir biçimde yaşamaya zorlayan Siyonist İsrail devleti bugünkü tablonun da sorumlusudur. Gazze halkı yıllardır açık bir hapishanede yaşamaya zorlanmıştır.

Hamas’a bağlı İzzettin el Kassam Tugaylarının Gazze’den roketler atıp birkaç gerilla grubunun farklı noktalardan İsrail’e girerek bir sınır kapısıyla bir polis merkezini ele geçirip bazı İsrail askerlerini esir aldığı “operasyonu” İsrail Siyonizmi’nin kitlesel katliamlarının bilinen saldırganlığının bir sonucu olmuştur.

Filistin halkına İsrail’in 2008-2023 arasında düzenlediği ve Filistin’in 300 bin kişiden fazla kayıp verdiği dört büyük harekât ve kesintisiz tacizler karşısında büyük ölçüde sessiz kalan emperyalizmin kalelerinden ve bölgedeki aparatlarından İsrail’e destekler ya da ‘itidal’ telkinleri yükseliyor. Oysa İsrail topları ve uçakları Gazze Şeridine yönelik bombardımanlarını herhangi bir gerekçeye ihtiyaç duymadan taş üstünde taş bırakmamacasına sık sık tekrarlarken, zaman zaman tank harekatlarıyla sivil halka zulmetmeye devam ederken ve Batı Şeria halkına zulüm uygulanırken İsrail’e dur demeyen bu devletler önceden de aynı tavrı sürdürmüşlerdi. Mısır’da Müslüman Kardeşler yönetimi altında Gazze halkının nefes boruları olan Koridorlar kapatılırken aynı bölge devletleri seslerini yükseltmediler. Trump taraflı ya da tarafsız destekler eşliğinde üç dinin kutsallarının bulunduğu Kudüs’ü başkent ilan ettiğinde de aynı durum söz konusuydu. Buna dayanarak Siyonist İsrail de bu kentin özel statüsünü yok saymış, Mescidi Aksa’yı ve dolayısıyla Filistinlilerin inançlarını saldırı hedefleri arasına almıştı.

Filistin sorunu tarihsel bağlamından koparılarak bugünkü saldırıları açıklamak mümkün değildir. Bu sorunu sözde çözmek üzere düzenlenen zirvelerde İsrail’in yarattığı fiili durumu veri kabul ederek Siyonist devletin çıkarlarını gözeterek kararlar alanlar da sorunu daha da karmaşıklaştırmış, Filistin’in elini kolunu bağlayarak İsrail’e yeşil ışık yakmaya devam etmişlerdir.  İsrail’in süreklilik kazanmış Filistin ulusuna yönelik saldırganlığı ve zulmü koşullarında “önce kim saldırdı?” sorusu anlamsız kalmıştır.

İsrail halkı dahil, dünyanın birçok ülkesinde İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarına karşı koyanlar, protesto edenler sadece halklar oldu. Kendi ülkelerinin meydanlarını doldurarak seslerini yükseltenler yoksul ve varlığı tanınmayan Filistin halkının yanında oldular. Filistin halkının intifadalardan gelen direnişi ve mücadelesi meşrudur. Fakat, geçmişten bu yana canları pahasına ülkeleri için mücadele eden Filistinlilerin mücadele birikimini temsil eden güç elbette Hamas değildir. Filistin davasını satan, Filistin ulusunun hak eşitliği mücadelesini yozlaştıran, en az İsrail Siyonizmi kadar dini gericiliğin kalesi olan Hamas’ın sivil halka yönelik saldırıları da onaylanamaz.

Hamas’ın saldırısı da dünyadaki gerilimlerin yavaş yavaş yükseldiği koşullarda ortaya çıktı. Bir yandan Ukrayna coğrafyasında karşı karşıya gelen ABD-AB emperyalistleriyle Rusya arasındaki paylaşım savaşları son Ermenistan Azerbaycan kriziyle derinleşti. Türkiye Hamas saldırısından iki gün önce ‘bir gece ansızın’ Suriye’nin kuzeyindeki Kürt bölgelerine harekât düzenledi, Irak topraklarına hava harekatları aralıklı olarak sürüyor. ABD Ortadoğu’daki gerilimleri kışkırtmaya ve bölge devletlerini kendi çıkarları doğrultusunda saflaştırmaya devam ediyor. Hizbullah’ın Hamas’ın yanında olacağına ilişkin açıklamalarıyla birlikte ABD’nin İran üzerine yaptığı ve gününün gelmesini beklediği hesaplar yeniden açılmaya hazır.

ABD emperyalizminin kullanışlı aparatı siyonist İsrail yönetiminin yıllardır izlediği politikalar NATO toplantılarının sonuç protokollerinde ilan edilen paylaşım savaşlarının derinleştiği bir düzlemden gerilime hizmet etmeye devam ediyor. Bölgenin fay hatları birikimi taşıyamaz hale geldi.

ABD ve Avrupalı emperyalistler sadece Hamas’ı kınayarak açıkça İsrail ve saldırganlığını desteklemektedirler. Açıktır ki, hak eşitliğinden söz etmeden yapılan kınamalar bizzat kendileri halklara saldıran emperyalistlerin karakteridir. Hamas’ın saldırıları da emperyalizmin dünya düzeni için bir nimet olarak değerlendirilecektir.

Türkiye de taraflara itidal tavsiye etmekle yetindi. Erdoğan’ın Davos’taki ’One Minute’ gösterisiyle İsrail’e kafa tutmasının hemen ardından İsrail’le ortak hava tatbikatları, ticari ilişkiler, ABD ile süren bağımlılık ilişkileri nedeniyle Türkiye yönetimi bundan daha farklı bir tutum gösterebilecek durumda değildir. Her durumda İsrail Siyonizmi’nin sırtı sıvazlanmıştır.

Bugün her İsrail operasyonunda canı yanan, zulüm altındaki Filistin halkı yalnızdır. Yurttaşlık haklarına sahip olamayan, devletleri tanınmayan, yaşam alanları her gün biraz daha daralan bir şeride sıkışan Filistinliler’in halkların demokratik vicdanından başka desteği yoktur.

İsrail Siyonizmi’nin hak tanımazlığı karşısında tarafsızlık ya da “arabuluculuk” tutumu alınamaz. Ulusal siyasal hak eşitliği ve devlet olma hakkı talep eden Filistinliler haklıdır; bu mücadele desteklenmeli ve Filistinlilerin hak eşitliğini tanımayan hiçbir “çözüm” kabul edilmemelidir.

Emek Partisi Siyonist İsrail’in tutumu karşısında Filistin halkının yanındadır. Filistin ve İsrail halklarının eşit siyasal haklara sahip olması gerektiğini savunur.

İsrail’in işgal altında tuttuğu toprakların kaderi iki halk tarafından ortaklaşa belirlenmelidir. Sonu gelmeyen saldırıların durdurulmasının yolu budur.

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP): “Filistin özgürlüğüne kavuşsun”

Filistin halkının direniş örgütlerinin işgalci-Siyonist İsrail’e karşı ortak olarak başlattığı Mescid-i Aksa Tufanı saldırısını selamlıyoruz. Öfkenizin ateşi işgalcileri, yerleşimcileri kavursun, hesapsız acı bugün İsrail’i bulsun, Filistin özgürlüğüne kavuşsun!

Halkevleri: ” İsrail devleti ‘mazlum’ ilan edilemez”

Filistin halkının egemenlik haklarını, Birleşmiş Milletler kararlarını ve uluslararası hukuku hiçe sayarak süren İsrail işgali bugün yeni bir direniş hamlesi ile karşı karşıya. İslamcısından sosyalistine bütün direniş örgütlerinin katıldığı bu hamle, İsrail’in karşı konulamazlığı fikrini sarsarak ilerliyor. Tarihin en gerici ittifakını kuran, dinci-faşist bir koalisyon tarafından yönetilen İsrail de savaşı kazanacaklarından söz ederken, emperyalist merkezler İsrail’e destek açıklıyor. Bir halkın hakları için yürüttüğü işgal karşıtı direniş, savaş görüntüleri bahane edilerek, haksız ilan edilemez.

Filistin direnişi ile İsrail işgaline iki eşit taraf muamelesi yapılamaz. Bir halkın yaşam hakkını ve uluslararası hukuku hiçe sayan İsrail devleti “mazlum” ilan edilemez. Yerimiz işgale karşı direnen Filistin halkının yanıdır.

Kaldıraç: “Nehirden denize Özgür Filistin!”

Bugün Aksa Tufanı’yla Filistin halkı hapsedildiği Gazze’yi aşmış, işgal edilen bütün Filistin topraklarında direnişe geçmiş, özgürlüğün ateşini yakmıştır. Filistinliler, İsrail’in savunma hakkını dillerinden düşürmeyen ve işgalin sorumlusu emperyalizme, TC’nin de içinde olduğu İsrail’le normalleşen bölge devletlerine rağmen İsrail’in demir kubbesini ve sarsılmaz imajını yerle bir etmiştir.

Emperyalizmin bölgedeki jandarması olan sömürgeci İsrail devleti, Filistin halkına karşı kapsamlı, sistematik ve uzun erimli bir soykırım uygulamaktadır. Filistinlilerin evleri yağmalanıyor, zeytin ağaçları dozerlerle yerle bir ediliyor; ibadet mekanları işgal ediliyor. Siyonist yerleşimciler Filistinlilerin topraklarına ve evlerine el koyuyor. İsrail aynı zamanda “idari tutukluluk” adı altında binlerce Filistinliyi yargılamaya bile tabi tutmaya gerek görmeden hapsediyor.

Filistin direnişi bugünkü direniş hamlesiyle hem ablukayı kırmış hem de ırk ayrımcı-apartheid İsrail devletinin sultasını sallamıştır. Bu sultaya ve ablukaya, her gün katledilen Filistinlilere, süregelen Siyonist yerleşimci saldırılarına ses çıkarmayan TC devleti, bugün Hamas ve İsrail’e ‘itidal’ çağrısı yapmaktadır. İsrail’le ilişkilerini geliştirmekte beis görmeyen TC devleti için Filistin yalnızca iki yüzlü bir politika malzemesidir. İsrail’le kurulan her türden ilişki Filistinlilerin varlığını hiçe saymaktır.

Anadolu devrimcileri, tarihte her zaman olduğu gibi, şimdi de Filistin direnişinin yanındadır. Bölgemizde emperyalizmin saldırılarına cevap halkların ve devrimcilerin ortak, enternasyonal mücadelesi olacaktır. Devrimcilerin görevi emperyalistlere ve onların işbirlikçi devletlerine karşı mücadeleyi kendi coğrafyalarında, bölge devrimi ufkunu hiçbir zaman kaybetmeden büyütmek ve bölgemize özgürlüğü getirecek sosyalizmi inşa etmektir.

Direnen Filistin kazanacak!

Nehirden denize Özgür Filistin!

Katil İsrail, Ortadoğu’dan defol!

Sol Parti: ” İsrail işgal ettiği Filistin topraklarından çıkmalıdır”

Bugün Filistinlilerin işgal edilen evlerinden başlayarak İsrail topraklarına sıçramış olan savaşın asıl sorumlusu yine Siyonizm ve destekçisi Amerikan emperyalizmidir.

Bir daha iki ülke halkının da hedef olmaması için korsan İsrail devletinin yenilgiye uğratılması, emperyalizmin ve ürünü siyonizmin bölgemizden def edilmesi gerekir.

Bölgede barışın sağlanabilmesi için İsrail işgal ettiği Filistin topraklarından çıkmalı, Filistin halkının bağımsızlık iradesi temelinde bir çözüme odaklanılmalıdır.

Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP): “Filistin halkının direnişi son derece haklıdır”

Filistin halkının topraklarını işgal ederek halkı küçücük bir alana sıkıştıran, sistematik etnik arındırma uygulayan, sayısız kez kentlerini bombalayan Siyonist işgalci İsrail’e karşı Hamas’ın öncülüğünde başlayıp tüm Filistinli direniş gruplarının dahil olduğu bu operasyon haklı ve meşrudur.

Şüphesiz ki Filistin direniş güçlerinin bu eylemliliği, Filistin’in ve halkların mücadele tarihinde önemli bir dönüm noktası olacak.

Kapitalizmin küresel hegemonya krizi çöçzülemiyor, yeni bir “denge” oluşamıyor, bu durum kendisini savaşlarla devam ettiriyor. Filistin’den Rojava’ya, Yemen’den Kafkaslara uzanan, halkları canından ve topraklarından eden saldırılar emperyalist ülkelerin, bölgesel ve yerel güçlerin şiddete dayalı siyasetlerin sonucudur.

Alt emperyalizme soyunarak Suriye, Iraki Azerbaycan/Ermenistan’daki çatışmalara müdahil olarak Misak-ı Milli  sınırlarına kavuşma hülyalarına kapılan Türkiye’nin bu savaşkan tutumu çatışmaları doğrudan içimize çekiyor.

Çatışmaların ortasındayız. Ortadoğu halklarının işgallere, sömürgeciliğe ve emperyalist işgallere karşı savaşları meşrudur. Bu anlamda Filistin halkının direnişi son derece haklıdır.

Nehirden denize kadar, direnenler kazanacak, işgalciler yenilecek!

Türkiye İşçi Partisi (TİP): “Filistin kurtulacak, direnenler kazanacak”

Filistin halkının kurtuluş ve özgürlük mücadelesinin yanındayız. Yıllardır emperyalist güçlerin desteğini arkasına almış İsrail’in insanlık dışı saldırılarına direnen Filistin halkının mücadelesini destekliyor, Filistin toprakları üzerindeki işgalin sona ermesini savunuyor, sivillere yönelik tüm saldırıları ise kabul edilemez buluyoruz. Filistin kurtulacak, direnenler kazanacak!

Türkiye Komünist Partisi (TKP): “Filistin halkının yanındayız”

İsrail işgalden ve saldırganlıktan tamamen vazgeçmediği sürece Filistin halkının eylemleri meşrudur. Filistin devleti kurulmadan ‘barış’ olmaz. Filistin halkının yanındayız.

Son Haberler

ÇOK OKUNANLAR

ÖZGÜR BİR DÜNYA İÇİN!

KALDIRAÇ DERGİSİ'NİN KASIM SAYISI ÇIKTIspot_img

ARTIK TELEGRAM'DAYIZ!

spot_img

DÜNYAYI İSTİYORUZ!

İŞÇİ GAZETESİ'NİN 218. SAYISI ÇIKTI!spot_img

Bizi takip edebilirsiniz

369BeğenenlerBeğen
851TakipçilerTakip Et
14,108TakipçilerTakip Et
1,920AboneAbone Ol