8.3 C
İstanbul
25 Kasım Pazartesi, 2024
spot_img

Dayanışma Ağı, depremzedeler için ‘Kardeş Ev’ kampanyası başlattı

İzmir depreminin ardından sosyalistlerin çağrısı ile kurulan Dayanışma Ağı, 600 gönüllü ile depremden etkilenen halkın ihtiyaçlarını karşılıyor. Ağda görev alan gönüllüler, devletin yardım ettiği iddialarının doğru olmadığını belirtti, “Burada halk kendi dayanışmasını örgütlüyor” dedi. Ağ, bir de evsiz kalan depremzedeler için “Kardeş Ev” kampanyası başlattı. Evini depremzedelere açmak ya da uygun fiyata kiralamak isteyenler 0543 423 94 56 numaralı telefondan Dayanışma Ağı’na ulaşıyor.
İzmir’de 30 Ekim günü 6.9 şiddetinde meydana gelen depremde 114 kişi yaşamını yitirdi, yüzlerce kişi yaralandı. Depremde 17 bina yıkıldı, onlarca bina da hasar oluştu. Yüzlerce insan, 6 gündür parklarda kurulan çadırlarda yaşıyor.
İzmir’de sosyalistlerin çağrısı ile kurulan Dayanışma Ağı, kısa sürede 600 gönüllüye ulaştı ve depremden zarar görenler ile dayanışmayı örgütlüyor.
GÖKBOĞA: DEVLETTEN GELEN BİR YARDIM YOK
Devlet Marmara, Van ve Elazığ depremlerinde sergilediği pratiği İzmir depreminde de sergiliyor. Enkaz altından çıkarılanlar üzerinden duygu sömürüsü yapılırken, deprem alanına gönderildiği iddia edilen yardımların reklamları yapılıyor.
Ancak, Dayanışma Ağı gönülleri iddiaların doğru olmadığına dikkat çekiyor. ETHA’ya bilgi veren Gül Gökboğa, Emrah Apartmanı karşısında bir stant kurduklarını ve ilk günden bu yana hiç yalnız kalmadıklarını dile getirdi. Günde 3 kez çadırları dolaşarak depremden etkilenenlerin ihtiyaçlarını tespit ettiklerini söyleyen Gökboğa, gönüllüler olarak vardiyalı çalıştıklarını belirtti.
‘DEPREMDEN ZARAR GÖREN HALK, BİRBİRİNE DESTEK OLAN YİNE HALK’
Devlet eliyle yardım yapıldığı iddialarının gerçeği yansıtmadığına vurgu yapan Gökboğa şunları söyledi: “Hayır, devlet eliyle gelen bir yardım yok. Burada yardımlar halk eliyle yapılıyor. Kızılay, AFAD, belediye belli ölçüde yardım ettiklerini söylüyor. Mesela belediye çadır vermiş ama yalıtım yok, elektrik yok. Gece hava soğuk, insanların ısınma problemi var. Biz Dayanışma Ağı olarak, çadırlara soba, yalıtım malzemeleri temin etmeye çalışıyoruz. Depremden zarar gören halk, birbirine destek olan yine halk. Biz aslında aracı görevi görüyoruz, halkın yaptığı yardımların depremden etkilenenlere ulaşmasını organize ediyoruz.”
Dayanışma Ağı’na insanların çok duyarlı olduğunu belirten Gökboğa, maddi yardımda bulunamayanların gönüllü olarak çalıştığını, böylece Dayanışma Ağı gönüllülerinin sayısının her gün arttığını kaydetti. Gökboğa, özellikle lise ve üniversite öğrencilerinin bu konuda çok duyarlı olduğunu ifade etti.

SOSYALİSTLER ‘KARDEŞ EV PROJESİ’ BAŞLATTI
Arama-kurtarma çalışmalarının sona erdiğini ve molozların kaldırıldığını, ancak insanların çadırlarda yaşamaya devam ettiğine kaydeden Gökboğa, “Dayanışma Ağı olarak ‘Kardeş ev projesi’ başlattık. İki gün oldu kampanya başlayalı. Evini depremden etkilenenlere açmak isteyenler bizi arıyor. Çünkü çadırda kalanlar duş alamıyor ya da kişisel ihtiyaçlarını gideremiyor. Bu konuda da destek olmak isteyenlerle ihtiyaç sahiplerini buluşturuyoruz. Öte yandan İzmir’de depremle birlikte müthiş bir kiralık ev problemi var. Kiralara aşırı zam yapıldı. Fakat, dayanışmak için evini yarı fiyatına depremden etkilenenlere kiralamak isteyen ya da evini ücretsiz açmak isteyenler oluyor. Biz de bu esnada devreye giriyoruz, bu kişileri ihtiyaç sahipleri ile bir araya getiriyoruz” dedi.
Gökboğa, Kızılay’ın bir ekip kurduğunu ancak koordinasyon sorunu olduğu için ihtiyaçların sahiplerine ulaşmadığını söyledi.
‘DEVLETİN İHMALKARLIĞININ TEŞHİR EDİLMESİ VE HESAP SORULMASI GEREK’
Gökboğa, depremden sorumlu olanların ve bu durumdan siyasi rant elde etmeye çalışanların unutulmaması gerektiğini vurguladı ve ekledi: “CHP topu hükümete atıyor. Ama burada yerel yönetimlerin de ihmalkarlığı var. İnsanların hayatı alt üst oldu. Devletin bu ihmalkarlığının teşhir edilmesi ve hesap sorulması gerek.”
ÇAĞIROĞLU: ÇADIRLARDA KALANLAR ÇOK BİLİNÇLİ 
Dayanışma Ağı’nın bir diğer gönüllüsü Nihan İpek Çağıroğlu da alanda özel olarak çocuklarla ilgileniyor. Kolonya, hijyenik ped, dezenfektan da sirkülasyon olduğunu söyleyen Çağıroğlu, “Bu insanlar depremden etkilendi, ama çok bilinçli ve düşünceliler. Mesela ihtiyaçları dağıtıyoruz, ellerinde yarım paket yemek varsa bile ikinci bir paket yemeği kabul etmiyorlar” diye konuştu.
Devletten yardım geldiğini duymadıklarını ya da görmediklerini dile getiren Çağıroğlu, “Çocuk diş fırçaları, maskelerle özel olarak ilgilenmeye çalışıyoruz. Çocukların maskelerini sık değiştirmelerini sağlıyoruz. Foça Belediyesi’nin kurduğu bir oyun alanı var. Orada çeşitli etkinlikler düzenliyoruz. Oyuncaklar geliyor çocuklara. Gıda ile ilgili sıkıntı yaşamıyoruz ancak çocuk mamalarında çok sorun yaşıyoruz. Çünkü konserve mama değil, toz mama geliyor. Onların hazırlanması da biraz zor oluyor” dedi.
‘İHTİYAÇLARIN DAĞITIMI KADAR SALGINA KARŞI DA TEDBİRLİYİZ’
Çadır alanının üstünün açık olduğunu ifade eden Çağıroğlu, “Yağmur ve toz var. Yiyecekleri korumak için özel olarak uğraşıyoruz. Gıda malzemelerini buzdolabı poşetleriyle hazırlıyoruz. Çünkü hala Covid-19 salgını var. Dolayısıyla alanın üzeri sirk çadırı gibi kapatılsa çok daha iyi olacak” diye konuştu.

KaynakEtha

Son Haberler

ÇOK OKUNANLAR

ÖZGÜR BİR DÜNYA İÇİN!

KALDIRAÇ DERGİSİ'NİN KASIM SAYISI ÇIKTIspot_img

ARTIK TELEGRAM'DAYIZ!

spot_img

DÜNYAYI İSTİYORUZ!

İŞÇİ GAZETESİ'NİN 218. SAYISI ÇIKTI!spot_img

Bizi takip edebilirsiniz

369BeğenenlerBeğen
851TakipçilerTakip Et
14,108TakipçilerTakip Et
1,920AboneAbone Ol