ÇHD ve HHB üyesi avukatlar hakkında mütalaasını sunan savcı, 18 avukatın “silahlı terör örgütü üyeliği” suçundan cezalandırılmasını istedi.
Tutuklu Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Halkın Hukuk Bürosu (HHB) üyesi avukatlar hakkında mütalaa mahkemeye sunuldu. Celse arasında mütalaasını sunan savcı, 18 avukatın “silahlı terör örgütü üyeliği” suçundan cezalandırılmasını istedi.
ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı’nın da aralarında bulunduğu 5’i tutuklu 20 ÇHD ve HHB üyesi avukatın yargılandığı davada savcı, esas hakkındaki mütalaasını İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sundu. Evrensel’den Cansu Pişkin’in haberine göre, dosya kapsamında hakkında yakalama kararı bulunan 2 avukatın dosyasının ayrılmasını isteyen savcı, 18 avukatın ise “Silahlı terör örgütü üyeliği” suçundan cezalandırılmasını istedi.
ÇHD TV’de yapılan açıklamada konuşan Avukat Ayşegül Çağatay, mütalaayı veren savcının dosyaya yeni atandığı bilgisini verdi. İlk duruşmadan sonra değişen heyetin siyasi yönleri öne çıkan dosyalara atanan ‘özel bir heyet’ olduğunu ifade eden Çağatay, “Akın Gürlek başkanlığındaki heyet biz soruşturmanın geliştirilmesi taleplerimizi iletmeden savcıdan iki kez mütalaa istedi. Duruşma savcısı Can Tümer Keriş heyetin taleplerine önce ses çıkarmadı. Sonra da ‘ben vermeyeceğim mütalaayı’ dedi. Dün gelen mütalaada imzası bulunan savcı, dosyada adı geçmeyen başka bir savcı tarafından verilmiş” dedi.
‘Konu yargıyla ilgili değil, siyasi bir müdahale’
Dava dosyasının 70 sayfalık klasörden oluştuğunu belirten ve kendisi de aynı dosya kapsamında yargılanan Çağatay, mütalaanın üç buçuk sayfadan ibaret olduğunu söyledi. Çağatay, “Mütalaa bize herhangi bir fiil isnat etmiyor, somut ve matbu bir şey yok. Yeni atanan savcı klasörleri hiç incelemeden hepimiz hakkında benzer şeyleri söylemiş ve ‘yasa dışı örgüt üyeliği’ iddiasıyla cezalandırılmamızı istemiş” dedi. Çağatay, mütalaasında, yakalaması olan Günay Dağ ve Oya Aslan’ın dosyasının ayrılmasını talep eden savcının, yargılamayı bir an evvel bitirmek amacıyla hareket ettiğini ifade etti.
ÇHD İstanbul Şube Başkanı Gökmen Yeşil, “İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi başkanı Akın Gürlek ve heyeti doğal hakim ilkesini ihlal ediyor. Mütalaayı veren savcı duruşma savcısı değil. Mütalaayı hazırlayan savcının dosyaya ne zaman atandığını, 70 klasörlük dosyayı ne zaman incelediğini bilemiyoruz. Ama gelinen noktada incelemediğini düşünüyoruz. Mahkeme başkanı Akın Gürlek için ceza yargılamasında infaza dönük bir memur atamasından söz edebiliriz. Konu yargıyla ilgili değil siyasi bir müdahale” dedi.
Açlık grevindeki kozağaçlı 7 kilo verdi
Açıklamada, “24 Ocak Tehlikedeki Avukatlar Günü’nde yaşadıkları hukuksuzluklara dikkat çekmek için açlık grevine başlayan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı, dernek üye-yöneticisi ve Halkın Hukuk Bürosu (HHB) avukatları; Aycan Çiçek, Behiç Aşçı, Engin Gökoğlu ve Aytaç Ünsal’ın durumuna ilişkin de bilgi verildi. Açlık grevindeki avukatlarla dayanışma amacıyla 1 günlük destek açlık grevine giren Avukat Gökmen Yeşil, açlık grevinin 30. gününde olan Kozağaçlı’nın sağlık sorunları nedeniyle 7 kilo verdiğini söyledi:
“Selçuk Kozağaçlı’nın, daha önce kalple ilgili sorunları vardı, hemoroidi de var. Bu rahatsızlık için kullandığı ilaçlardan kaynaklı kalbini de etkiliyor. Engin’in kalbi delik. Behiç daha önce 2000 yıllarında uzun süre ölüm orucundaydı; ondan kaynaklı rahatsızlıkları vardı. Bu grevle hastalıkları arttı.”
