İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi binalarının depreme dayanıksız olması nedeniyle sağlık emekçileri ve öğrenciler basın açıklaması yaptı. Açıklamada devletin sorumluluğu hatırlatılarak “İstanbul Tıp Fakültesinin, bir an önce sağlamlaştırılması, yaşamlarımızın garanti altına alınması gerekiyor” denildi.
Çapa Temel Bilimler önünde yapılan açıklamada İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi ve hastanesinin binalarının gereken sağlamlıkta olmadığına ve bir an önce hastanenin taşınması gerektiğine dikkat çekildi.
Basın açıklamasını SES Çapa İşyeri Temsilcisi Ersoy Adıgüzel okudu. Maraş merkezli depremden sonra İstanbul için de ciddi uyarılar yapıldığını hatırlatan Ersoy Adıgüzel, fakültenin durumuna dair sorularını ve taleplerini şöyle sıraladı:
- 26 Eylül 2019 tarihinde 5.8 büyüklüğündeki depremden sonra özellikle monolog binasıyla ve bazı binalarla ilgili ağır hasarlı raporu verildiği ve bazı binaların öncesinde mühürlendiği ancak sonra hiçbir güçlendirme çalışması yapılmadan tekrar kullanıma açıldığı söylentileri doğru mudur?
- Monolog binasının -2. katında bulunan kolonlarda gözle görülen çatlaklar yapı güvenliğine zarar vermekte midir? Eğer zarar vermiyorsa bilimsel dayanağı nedir?
- 26 Eylül 2019 tarihinde 5.8 büyüklüğündeki depremden sonra binalarla ilgili düzenlenen hasar raporlarının, itiraz edildiyse verilen diğer rapor örneklerinin paylaşılmasını istiyoruz. Binalarla ilgili şu ana kadar deprem dayanıklılık kontrolü yapılmış mıdır? Yapıldıysa test sonuçlarının paylaşılmasını istiyoruz. Bu binalarla ilişkili denetimler sonucunda riskli olduğu raporlarla belirtilmişse ivedilikle tüm sağlık çalışanlarının ve hastaların tahliyesini talep ediyoruz.
- Binaların yapı denetimleri esnasında görev alan personelin yeterlilikleri nelerdir, denetimlerde hangi bilimsel metotlar kullanılmıştır? Ayrıca yeni bir deprem dayanıklılık testinin yapılmasını talep ediyoruz.
- Binaların denetlenmesinde düzenlenen bütün raporların, imzacı personellerin de isimlerinin göründüğü biçimiyle paylaşılmasını istiyoruz. Özellikle yıkılması halinde binaya zarar vermesi muhtemel yan ve arka binaların depreme dayanıklılığı ile ilgili denetimler yapılmış mıdır?
- Hasdal yerleşkesinde yürütülen inşaat ile ilgili bugüne kadar sağlanan finans kaynakları nelerdir? Bu kaynakların nasıl kullanıldığına yönelik bir bilgilendirme ile tüm dönüşüm ve inşaat sürecinin şeffaf bir şekilde, periyodik olarak bizlerle paylaşılmasını istiyoruz.
- Hasdal yerleşkesinde yürütülmekte olan inşaat alanıyla alakalı olarak TOKİ’nin inşaatı yavaşlatma, durdurma, benzeri tutumlar sergilediğine dair tutumlar doğru mudur? Bu süreçte yer alan taşeron firmaların isimleri nelerdir?
“Hasdal yerleşkesindeki inşaat tamamlansın”
Hasdal yerleşkesinde yürütülen inşaatının durdurulmasını, deprem güvencesi olmayan binalarda sağlık emekçilerini çalıştırılmasını eleştiren Adıgüzel, “Güvenlik, devletin sağlaması gereken en önemli hizmetlerden biridir. Gereğinin ivedilikle yapılmasını ve söz verilen tarihte inşaatın tamamlanmasını istiyoruz. Kaygı ve korkularımızı gidermenin en somut karşılığı güvenli çalışma ortamı sağlamak olacaktır. Üniversite yönetiminden ve devletimizden çalışanların, öğrencilerin ve hastaların can güvenliğini sağlayacak önlemler almasını ve güvenli binalarda hizmet vermemiz için net, somut olarak harekete geçmesini istiyoruz.” dedi.
“Yaşamlarımızın garanti altına alınması gerekiyor”
“Dekan hocamızın ivedilikle çalıştığını ve kişisel ilişkilerini bu konuda seferber ettiğini biliyoruz” diyen Adıgüzel, “Bir kamu kurumu olan fakültemizin önemi belliyken ricacı, olma durumunu anlamış değiliz. Bir iş halletmek için adamını bulma meselesi burada da işliyor olmamalıydı. Aksine devlet olma sorumluluğu ile Türkiye’nin en köklü üniversitesini hak ettiği binalara kavuşturmak gerekmektedir.” diye konuştu.
Maraş merkezli depremin yaklaşmakta olan Marmara depremini hatırlattığını söyleyen İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Hacer Ayşen Yavru, “Evimizden daha çok yaşadığımız hastaneyi bir an önce sağlamlaştırmak, nasıl canlı çıkabileceğimize dair bir umut yeşertmek için buradayız. İstanbul Tıp Fakültesinin, bir an önce sağlamlaştırılması, yaşamlarımızın garanti altına alınması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Basın metninin ardından Açık Hava Toplantısı ile talepler konuşuldu. Toplantıya katılan tüm bileşenler, “Yönetimin tüm çalışanların ve öğrencilerin katılımına açık bir bilgilendirme toplantısı yapması” talebinin gerçekleştirilmesi olduğu konusunda ortaklaştı.