Bursa Su Kolektifi, mevsimlik tarım işçilerinin durumuna dikkat çekmek için İŞKUR önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamada mevsimlik tarım işçilerinin zorlu koşullarda yaşam mücadelesi verdikleri ve en çok iş cinayetine kurban giden işçilerin mevsimlik işçiler olduğu vurgulandı.
“Mevsimlik tarım işçileri genelgesi derhal uygulansın” yazılı pankartın açıldığı eylemde; “Temiz suya erişim temel haktır”, “Ezilen sessizlerin sesiyiz”, “Mevsimlik tarım işçinde kadın emeği”, “Dayıbaşlarının emek sömürüsüne hayır”, “#emEkoloji” yazılı dövizler taşındı.
Basın metnini Figen Ovat ve Habib Göbelez okudu. Emek ve ekoloji mücadelesinin ayrı tutulamayacağının kaydedildiği açıklamada, “Yedek işgücü ordusunun en çok ezilen kesimi ülkenin dört bir yanında zorlu yaşam mücadelesi veren ve iş cinayetlerinin en fazla yaşandığı emekçi kesimlerinden olan mevsimlik tarım işçileridir. Daha 2 hafta önce Hatay Erzin’de narenciye toplama ve paketleme işinde çalışan iki kız çocuğunu 9 ve 10 kasım günlerinde kaybettik. Fidan Tunç, 14 yaşında, her yıl ailesiyle birlikte portakal ve limon toplamak için Şanlıurfa’nın Suruç ilçesine bağlı Kara Köyünden geliyordu. Fidan, narenciye bahçesinde çalışırken kaybolmasının ardından birkaç gün sonra başka bir bahçede ölü olarak bulundu. Dicle Nur Selçuk da 14 yaşında, Diyarbakır’ın Dicle ilçesinden ailecek çalışmaya gelmişti. Mevsimlik işçi olarak çalıştığı narenciye fabrikasında saat 22.00 civarında meyve paketlerken kıyafetini makinaya kaptırması sonucu hayatını kaybetti” denildi.
Türkiye’de 4 yaş altı çocukların kanunen çalıştırılmasının yasak olduğu hatırlatılan açıklamada, İSİG Meclisi’nin yayınladığı rapora dikkat çekildi ve on yılda 14 yaş ve altında çalışan en az 210 çocuğun hayatını kaybettiği belirtti.
Mevsimlik tarım işçileri zorlu koşullarda yaşıyor
Mevsimlik tarım işçilerinin Yenişehir’de bulunan çadırlarını ziyaret ettikleri hatırlatılan açıklamada, “Mevsimlik tarım işçileri kendilerine gösterilen alanda, naylon örtüler altında, adına çadır denilen mekanlarda yaşam mücadelesi vermektedirler. Bu alanlarda işçiler temizlik ve mutfak ihtiyaçlarını çok ilkel şartlarda gidermeye çalışmakta, temiz suya erişebilmek için kadınlar çadırlara suyu tarım ilaçları bidonları ile taşımakta, çocuklar tuvalet olarak kullanılan çukurların etrafında oyun oynamaktadır” denildi.
Mevsimlik Tarım İşçileri Genelgesinde mevsimlik tarım işçilerinin sorunlarının giderilmesi gerektiği kaydedilen açıklamada, “Hiçbir sosyal güvenceleri olmayan mevsimlik tarım işçileri geçen sene brüt 130 TL gündelik ile çalışırken bu sene brüt 220 TL alıyorlar, neden mi brüt? Evet, hiçbir sosyal güvence yok, kayıt dışı bir piyasa dolayısı ile devlet vergisi yok fakat işçi çavuşlarının büyük haraç kesintileri var.. 220 TL den ellerine geçen net ücret 160-170tl her gün kesilen yol ücreti ve çavuş payı adı altındaki haraçlar. Son 5 yılda yöredeki yurttaşların tespiti ile her biri servet sahibi olan, lüks arabalara binen, artık işçi çadırlarında konaklamayan işçi çavuşlarının birde elektrik su parası adı altında topladıkları toplu haraçlar var, işçilerin sarfiyatlarını hiçbir şekilde öğrenemedikleri itiraz ettikleri durumda elektriksiz kaldıkları toplu haraçlar” ifadeleri yer aldı.
Genelgenin acil uygulanması talebi
Açıklama şöyle devam etti: “Mevsimlik Tarım İşçilerinin yaşadıkları çok ağır sömürü ve yaşam şartlarındaki tüm olumsuzlukların giderilmesi yolunda Mevsimlik Tarım İşçileri Genelgesinde görevlendirilen kamu kurum ve kuruluşlarınca acilen Genelgenin uygulanmasını ve 2023 sezonunda kurumların sorumluluklarını yerine getirmelerini talep ediyoruz.”
Açıklamanın ardından İŞKUR’a bilgi edinme dilekçelerini veren Bursa Su Kolektifi, mevsimlik tarım işçiliğinin 2022 sezonu boyunca yapılan uygulama ve denetimlerin takipçisi olacaklarını belirtti.