2’si tutuklu, toplam 14 Boğaziçi Üniversitesi öğrencisinin yargılandığı davanın ilk duruşması İstanbul Çağlayan Adliyesinde görüldü. Ersin Berke Gök ve Caner Perit Özen adli kontrolle tahliye edildi.
2’si tutuklu, toplam 14 Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi hakkında “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununu” ihlal etme ve “Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma”, “kamu görevlisine görevini yaptırmamak için direnme” ve “ulaşım araçlarını kaçırma veya alıkoyma” suçlamalarıyla açılan davanın ilk duruşması bugün İstanbul Çağlayan Adliyesinde görüldü. Tutuklu yargılanan Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri Enis Berke Gök ve Caner Perit Özen, adli kontrol şartıyla tahliye edildi.
DURUŞMA ÖNCESİ AÇIKLAMA
Davanın bugün görülen ilk duruşması öncesi Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri Çağlayan Adliyesi önünde basın açıklaması yaparak Berke ve Perit’in serbest bırakılmasını istedi. Gerçekleştirilen basın açıklamasını öğrenciler adına Ayliz Onaylı okudu. “Bu dava yalnızca onların değil, hepimizin davasıdır. Çünkü kayyumlara karşı verdiğimiz mücadelede sadece onlar değil, onların şahsında Boğaziçi direnişinde verdiğimiz demokrasi mücadelesi de yargılanmak istenmektedir” diyen Onaylı, iktidarın hedef göstermelerine ve saldırılarına karşı sürdürdükleri mücadelede Berke ve Perit’in de tam yanlarında yer aldığını söyledi.
Berke ve Perit’in 6 Ekim’den bu yana tutuklu olduğunu hatırlatan Onaylı, “Biz korkmuyoruz, çünkü cesaretimizi de meşruiyetimizi de mücadelemizin haklı olmasından ve türlü çabalara rağmen kıramadıkları dayanışmamızdan alıyoruz. Başka bir dünyanın, demokratik ve özgür bir ülkenin; özerk, ilerici ve demokratik bir üniversitenin mümkün olduğunun inancıyla nasıl ki daha önce 11 arkadaşımızı aldıysak bugün arkadaşlarımız Berke ve Perit’i de Silivri zindanından alacağız. Kayyumları gönderip üniversitemizi tüm bileşenlerle yeniden inşa etmek, bu kayyum düzenini yıkmak için tüm arkadaşlarımızı mücadeleye çağırıyoruz” dedi.
AKADEMİSYENLERDEN ÖĞRENCİLERE DESTEK
Adliye önündeki açıklamaya Boğaziçili akademisyenler de destek verdi. Akademisyenler adına yapılan açıklamada, “Üniversitemize cumhurbaşkanı tarafından rektör atandığından beri Çağlayan Adliyesine ilk gelişimiz değil. Bugüne kadar yüzlerce öğrencimiz anayasayla güvence altına alınmış protesto haklarını kullandıkları için gözaltına alındı, yargılandı, burslarından mahrum bırakıldı ya da yurt dışına çıkış yasaklarıyla lisansüstü başvuru süreçleri durdurulmuş oldu. Sadece öğrencilerimiz değil, meslektaşımız olan 16 akademisyen de yine rektörlüğün suç duyurusu üzerine savcılıkça ifadeye çağrıldılar ve bu süreç halen devam ediyor” hatırlatmasında bulunuldu.
Bir yıldır hem öğrencilere hem akademisyenlere dönük türlü baskıcı uygulamaların sürdüğüne dikkat çekilen açıklamada, “Bu baskılar sadece bize ve öğrencilerimize değil, ülkedeki her tür muhalif düşünce ve sese de yöneltiliyor. Biz buna karşı şu gerçeği hatırlatıyoruz: Düşünce ve ifade özgürlüğünün olmadığı, temel hak ve özgürlüklere saygı gösterilmeyen üniversite kampüslerinde bilim ve bilgi üretilemez. Bugün görülecek davada, 94 gün yargı önüne çıkarılmadan tutuklu kalan Berke ve Perit’in serbest bırakılmalarını ve yargılanan tüm öğrencilerimizin ait oldukları kampüslere dönmelerini talep ediyoruz” denildi.
AİLELER: HUKUKSUZLUĞU KABUL ETMİYORUZ
Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin aileleri tarafından oluşturulan Boğaziçi Üniversitesi Aile Dayanışması adına da adliye önünde açıklama yapıldı. Aileler adına açıklamayı Perit’in annesi Canseri Özen okudu. Özen açıklamada, “Bizler, çocuklarımızın haklı karşı duruşuna, yaratıcı fikirlerle dopdolu barışçıl eylemlerine sonuna kadar destek vereceğiz. Sadece kendi çocuklarımız için değil, bu ülkedeki tüm gençler layık oldukları nitelikli, demokratik, özgür ve özerk üniversite eğitimini alabilsinler diye ısrarla sesimizi yükseltiyoruz ve bundan da asla vazgeçmeyeceğiz. Bizler öğrenci aileleri olarak, üniversitenin tüm bileşenlerinin, özellikle güzelim öğrencilerimizin kula kulluğu reddeden, vatandaşlıkta ısrar eden bu insanca direnişini en güçlü şekilde desteklediğimizi ve her şartta yanlarında olduğumuzu bir kez daha ifade ediyoruz: Hukuksuzluğu kabul etmiyoruz, mücadeleden vazgeçmiyoruz, Berke ve Perit’e özgürlük istiyoruz.” ifadelerine yer verdi.
Açıklamanın tamamı şöyle:
“Bizler çocukları Boğaziçi Üniversitesinde okuyan anne ve babalarız.
Bugün sevgili gençlerimiz Berke ve Perit’in özgürlüklerini talep etmek için buradayız. Onları almaya geldik.
2 Ocak 2021’de Melih Bulu’nun, bütün akademik liyakat ölçütlerine aykırı olarak rektör olarak atanması ile başlayan süreçte tüm bileşenler, üniversiteye verilen zararları, tamamı barışçıl olan eylemlerle dile getirdiler. Maalesef öğrencilerimiz, neredeyse tüm eylemlerinde hem üniversitenin özel güvenlik görevlileri, hem de polis tarafından tartaklandı, dövüldü, hukuksuzca gözaltına alındı ve tutuklandı. Kimi ailelerin evleri terörle mücadele ekipleri tarafından basıldı. Üniversite tarihinde görülmemiş şekilde çevik kuvvet ekipleri ve sivil polisler, kampüslerin tam zamanlı çalışanı haline getirildi. Onlarca öğrenciye hukuksuz şekilde disiplin soruşturmaları başlatıldı; onlarcasının aldığı burslar iptal edildi.
Berke ve Perit ise, 6 Ekim 2021’den bu yana yeni kayyum Naci İnci’nin şikayeti ile hukuksuz şekilde tutuklular. Protesto haklarını kullandıkları için eğitim haklarından, özgürlüklerinden mahrum bırakılmış durumdalar. Peki neden? Kurumsal özerklik ve akademik özgürlük talep ettikleri için…
Bizler, çocuklarımızın haklı karşı duruşuna, yaratıcı fikirlerle dopdolu barışçıl eylemlerine sonuna kadar destek vereceğiz. Sadece kendi çocuklarımız için değil, bu ülkedeki tüm gençler layık oldukları nitelikli, demokratik, özgür ve özerk üniversite eğitimini alabilsinler diye ısrarla sesimizi yükseltiyoruz ve bundan da asla vazgeçmeyeceğiz. Çünkü biliyoruz ki, sevgili Berke’nin de dediği gibi, ‘Mücadele, umuttur’.
Bizler öğrenci aileleri olarak, üniversitenin tüm bileşenlerinin, özellikle güzelim öğrencilerimizin kula kulluğu reddeden, vatandaşlıkta ısrar eden bu insanca direnişini en güçlü şekilde desteklediğimizi ve her şartta yanlarında olduğumuzu bir kez daha ifade ediyoruz.
Hukuksuzluğu kabul etmiyoruz!
Mücadeleden vazgeçmiyoruz!
Berke ve Perit’e Özgürlük! Hemen!
Bundan sonrası hepimizde!
Boğaziçi Üniversitesi Aile Dayanışması”
NE OLMUŞTU?
Ersin Berke Gök, Caner Perit Özen ve Boğaziçi Üniversitesi 8 öğrenci 5 Ekim 2021’de Boğaziçi Üniversitesi rektörlük binası önünde açıklama yaptı. Öğrenciler açıklama yaptıkları sırada üniversitenin güvenlik görevlilerinin saldırısına uğradı. Daha sonra öğrenciler gözaltına alındı.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise protestolara katılan öğrencileri “üniversitenin içindeki teröristler” diyerek hedef aldı.
Kayyum Rektör Naci İnci de öğrenciler hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
İstanbul 9. Sulh Ceza Hâkimliği 6 Ekim 2021’de Ersin Berke Gök ve Caner Perit Özen’in tutuklu yargılanmalarına, diğer öğrencilerin ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmalarına karar verdi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı 26 Ekim 2021’de Ersin Berke Gök, Caner Perit Özen ve diğer 12 öğrenci hakkında “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununu” “Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma, kamu görevlisine görevini yaptırmamak için direnme ve ulaşım araçlarını kaçırma veya alıkoyma” (TCK 109., 265. ve 223. maddeleri) suçlamalarıyla iddianame düzenledi.
Savcılık hazırladığı iddianamede Ersin Berke Gök ve Caner Perit Özen hakkında 6 ila 32 yıl hapis cezası istedi.