1 Mayıs tutsaklarının serbest bırakılması talebiyle yapılan eylemde, “1 Mayıs’a, Taksim’e, tutsaklara özgürlük”, “1 Mayıs alanı Taksim Meydanı”, “Her gün 1 Mayıs, her gün kavga”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganları atıldı.
İlk sözü 1 Mayıs eylemi nedeniyle tutsak edilen ve kısa bir süre önce serbest bırakılan Öyküm Bozbay aldı. Tutsaklarla dayanışma gösterenlere teşekkür ederek konuşmasına başlayan Bozbay, “1 Mayıs alanı Taksim’dir” dedikleri için günlerce gözaltında kaldıklarını ve sonrasında tutuklandıklarını söyledi. Kendisiyle birlikte 74 kişinin tutuklandığını ve peyderpey serbest bırakıldıklarını belirten Bozbay, “Faşizm bizi yıldıramaz, korkutamaz. Bir adım dahi geri adım atmayacağız. Bizler meşru olanız, bizler doğruyu yaptığımıza inanıyoruz. Asıl meşru olmayanlar meydanları halka kapatanlardır. Buradan tekrar ediyoruz, 1 Mayıs alanı Taksim’dir. Biz onurlu mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Taksim bizim için hem irademizdir hem de inadımızdır. Seneye halaylar ve türkülerle 1 Mayıs alanında olmaya devam edeceğiz” dedi.
Tutsaklardan gelen mesajlar okundu
Eylemde 1 Mayıs tutsaklarının gönderdiği mesajlar da okundu.
Öyküm Bozkurt ve Merve Yeşilyurt, “Pek çoğunuzla 1 Mayıs günü yan yanaydık. Bugün de dayanışmanızı görüyoruz bu da bizi yan yana hissettiriyor. 1 Mayıs’ın coşkusu üstünden geçen 1 aya rağmen yüreklerimizde taptaze ve 1 yıl da geçse öyle olacağını biliyoruz. Belirtmek isteriz ki burada da dışarıda olduğu gibi mücadele sürüyor. En kısa sürede yan yana gelmek dileğiyle hepinize dostça selamlar! Her gün 1 Mayıs her gün kavga” dedi.
Ayşe Beliz İnce ve Tutku Kırcali “Selam olsun kalbi direniş ve dayanışmayla atanlara. Bugün yine ekonomik krize kadın cinayetlerine işçi cinayetlerine öğrenci cinayetlerine karşı dayanışmamızla direnişimizle bir aradayız. Saray rejiminin korkusu bizleri içine sıkıştırmaya çalıştıkları bu çaresizlik duvarlarını yıkılması ve bir sel olup akması ve onları boğacak olmasındandır. En ön saflarda görüşmek üzere! Her yer Taksim her yer direniş.” mesajını gönderdi.
Arjantin’den dayanışma mesajı
Eylemde, Arjantin Partido Obrero İşçi Partisi Merkez Komite üyesi Guillermo Kane ve çok sayıda sendikanın imzasının bulunduğu dayanışma mesajı okundu.
İşçilere, gençlere ve özellikle devrimcilere yönelik zulmü yakından takip ettikleri belirtilen dayanışma mesajında şu ifadeler yer aldı: “Seçim yenilgisi ile zayıflayan Erdoğan iktidarına karşı büyüyen öfkeyi, dayattığı güvencesiz çalışma koşullarını ve kemer sıkma politikalarını güçlü bir toplumsal güce dönüştürebilecek toplumsal muhalefeti açıkça ortadan kaldırmak istiyor. Bu da burjuva muhalefetten ve sendikal bürokrasiden değil devrimci soldan ve sınıf mücadeleci sendikalardan gelecek. Sadece 1 Mayıs gösterilerinde polis baskısıyla saldırmakla kalmadılar. Aynı zamanda bu işçi sınıfı eylemini savunduğu için siz yoldaşlarımızı baskıyla susturmak istiyorlar. Hala hapiste olan yoldaşların derhal serbest bırakılmalarını talep ediyoruz. Türkiye’deki devrimci örgütlerle tam dayanışma içindeyiz. Öğrenci hareketi, sendikal örgütlenme ve siyasi haklar için tam özgürlük istiyoruz.”
“Esas söz burada yükselen bu mücadele ve dayanışma sözüdür”
1 Mayıs tutsaklarının avukatlarından Engin Kara, sosyalistler ve onların önderlik ettiği mücadeleci sendikaların 1 Mayıs günü sokakta mücadele ederek, “yasakları tanımayacağız” dediklerini ve AKP iktidarına bir ders verdiklerini söyledi. Rejimin bundan korkarak yüzlerce arkadaşları hakkında soruşturma başlattığı ve tutuklama kararı çıkardığını kaydeden Kara, tutuklananlardan bir kısmının tahliye olduğunu, halen 60 kişinin 1 Mayıs eylemi nedeniyle tutsak edildiğini belirtti.
Her yıl 1 Mayıs’ta onlarca, yüzlerce kişinin gözaltına alınıp saatler içerisinde serbest bırakıldığını, soruşturmalara ise takipsizlik kararı verildiğini hatırlatan Kara, “Ne oldu da bu sene devran değişti” sorusunu yönelterek şu yanıtı verdi:
“AKP iktidarı seçim sonrası bir de sokakta yenilgi almak istemedi. Bir de, sendikalar, işçiler, emekçiler, devrimciler 1 Mayıs günü meydanları doldursun istemedi. Bütün bu operasyon, bütün bu düzmece dosyalar bunun hıncı, öfkesi. Dolayısıyla ortada hukuki bir şey yoksa, ben de bir avukat olarak hukuki bir açıklamada bulunamayacağım. Esas söz burada yükselen bu mücadele ve dayanışma sözüdür. Bu mücadele devam ettikçe de arkadaşlarımızın hepsinin serbest kalacağından eminiz.”
Eylemde sahne alacak olan Bandista, enstrümanlarının alana alınmaması nedeniyle ezgilerini seslendiremedi.
Kitle hep bir ağızdan Çav Bella marşını okudu. Eylem, “Her yer Taksim, her yer direniş” sloganıyla sona erdi.
