Hükümet emekçileri önlem dışında bıraktı, patron keyfi davrandı; temaslı işçiyi çalıştırdı. Çalışmak zorunda kalan işçinin bulaştırdığı virüs ailesini yok etti.
Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Sanat Ambalaj fabrikasında çıkan koronavirüs vakasının ardından patrona “Temaslı” olduğunu söyleyerek ‘karantina izni’ isteyen işçi İbrahim Karaoğlan’a izin verilmedi. 13 Ağustos’ta koronavirüse yakalanan işçi önce Annesi Hanım Karaoğlan’ı, birer hafta ara ile babası Mehmet Güllü Karaoğlan’ı ve ağabeyi Sabit Karaoğlan’ı kaybetti. Yaşananların ardından ise İşçi Karaoğlan önce ücretsiz izne çıkarıldı, arından ise “Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller davranışlar” sergilediği gerekçesiyle (kod-29) işten atıldı.
Birer hafta arayla anne, baba ve ağabeyini kaybetti
Evrensel’den Deniz Kar’ın haberine göre, Sanat Ambalaj İşçisi İbrahim Karaoğlan, yanında çalışan işçi arkadaşının koronavirüse yakalanmasının ardından işyeri yönetiminden karantinaya girmek için izin istedi. Karaoğlan’a izin verilmedi. Ardından Karaoğlan da Covid-19’a yakalandı. Karantinaya giremeyen Karaoğlan virüsü eve taşıdı. Bulaş, Karaoğlan’ın annesi Hanım Karaoğlan’a, babası Mehmet Güllü Karaoğlan’a ve ağabeyi Sabit Karaoğlan’a taşındı. Hanım Karaoğlan 25 Ağustos’ta, 1 Eylül’de Sabit Karaoğlan, 8 Eylül’de Mehmet Güllü Karaoğlan koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti.
Sonrasında ücretsiz izne gönderilen Karaoğlan, ‘kod 29’ gerekçe gösterilerek işten atıldı. Olay, ailelerinin de hayatı pahasına işçilerin nasıl sömürüldüğünü tüm çıplaklığıyla gözler önüne serdi.
“Temaslıyım, izin verin” dedi, izin vermediler
Evrensel’e konuşan İbrahim Karaoğlan, fabrikaya 2019’un kasım ayında girdiğini, 2020’nin ağustos ayına kadar çalıştığını söyledi. Ağustos ayında birlikte çalıştığı arkadaşının virüs kaptığını dile getiren Karaoğlan, “Fabrikaya, ‘Ben de temaslıyım, bana izin verin’ dedim vermediler. 13 Ağustos’ta bana da virüs bulaştı. Benim sağ ve sol ciğerim komple virüs kaplamıştı. Sonra evdekilere taşıdım virüsü. Annem, babam ve abimle aynı evde yaşıyorduk. 25 Ağustos’ta annemi, 1 Eylül’de abimi, 8 Eylül’de babamı kaybettim kovid nedeniyle” dedi.
“Bir buçuk ay para yatmadı”
13 Ağustos’tan sonra 14 gün karantinada kaldığını, karantina süresi bittikten sonra 17 gün daha rapor verildiğini belirten Karaoğlan, “Toplam bir ay işe gitmedim. Sonra işyerine gittiğimde bana imza attırdılar, ‘Sen ücretsiz izindesin, biz seni ne zaman çağırırsak o zaman gel’ dediler. 16 Eylül’de izne gönderildim. Bir buçuk ay devletin verdiği günlük 39 lirayı aldım. Sonraki bir buçuk ay bana bir şey yatırmamışlar” ifadelerini kullandı.
İzindeki işçi kod 29’dan çıkarıldı!
Yaklaşık dört aydır fabrikada olmamasına rağmen, 11 Aralık’ta telefonuna mesaj geldiğini ve ‘kod 29’ (Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller) ile işten çıkarıldığını öğrendiğini söyleyen Karaoğlan, “Haksız yere çıkışımı vermişler. Ben hiçbir şey yapmadım. Fabrikayı aradım, bana ‘Muhasebeci yok’ dediler. ‘Ben İbrahim Karaoğlan’ dedim, durumu anlattım, benimle görüşmek istemiyorlar adamlar.‘Şikayet edeceğim, böyle böyle olmuş’ diyorum, ‘Yapacak bir şey yok’ diyorlar. Nasıl yapacak bir şey yok? Pazar günleri çalışıyordum bize elden para veriyorlardı. Primim hep eksik. Benim bir yıllık tazminatımı yemeye çalışıyorlar” diye konuştu. Karaoğlan, fabrika hakkında suç duyurusunda bulunacağını söyledi.
“Öldürüyorlar bakmıyorlar”
Psikolojisinin bozulduğunu söyleyen Karaoğlan, “Bugün öldürüyorlar dönüp bakmıyorlar. Bir arayıp başın sağolsun demediler, bir yardımda bulunmadılar. İki çocuğum var uzaktan eğitimden de faydalanamıyor. Abim özel güvenlikti onun iş kıyafetlerini giyiyorum ben şu an. Kiramı iki aydır ödeyemiyorum” dedi.
Yaşananlar üzerine fabrikadan ise hiçbir yetkiliye ulaşılamadı.