13 Aralık 1997’de Ankara Terörle Mücadele’de işkencede katledilen Burhanettin Akdoğdu, Kaldıraç Dergisindeki yazar ismiyle Bekir Kilerci ve 24 Aralık 1997’de Ege Üniversitesi tuvaletinde asılarak katledilen Ali Serkan Eroğlu Hatay’ın Samandağ ilçesinde anıldı.
Anma etkinliği devrim şehitleri için saygı duruşuyla başladı. Etkinlikte saygı duruşunun ardından açılış konuşması ve Kaldıraç adına konuşma yapıldı. Süreç değerlendirmesi yapıldıktan sonra şiir ve müzik dinletisi ile etkinlik sona erdi.
Kaldıraç adına yapılan konuşmada şunlar söylendi:
“Bu sistem işçilere, devrimcilere geleceksizlik ve ölüm sunmuştur”
Bugün Burhanettin Akdoğdu ve Ali Serkan Eroğlu nezdinde Mahir’i, Deniz’i, İbo’yu Erdal Eren’i ve devrim uğruna ölümsüzleşen bütün devrimcileri anıyoruz. Bugün Hapishane katliamlarını, Roboski’yi, Maraş katliamını,6 Şubat depreminde yitirdiğimiz bütün canlarımızı anıyoruz. Yüzyıllar boyunca bu sistem kadınlara, öğrencilere, işçilere devrimcilere, halklara; açlıktan, geleceksizlikten, ölümden başka hiçbir şey sunmamıştır. Bugün bu devlet kadınlar katledildiğinde bir kişi daha eksilmeyeceğiz demek için sokağa çıkan kadınların karşısına; polis diken, öğrenciler kayyum rektörlere karşı direndiklerinde; üniversiteleri ÖGB ve sivil polislerle kuşatan, fabrikalarda işçiler maaşlarına zam istediklerinde; işten atmakla tehdit eden patronları koruyan, depremde yüzbinlerce insanı enkaz altında bırakan, rant uğruna deprem bölgelerinde yaşayan insanların yaşam alanlarına, zeytinlik arazilerine göz koyan, insan sağlığını hiçe sayarak asbeste maruz bırakan, barınma su gibi en temel ihtiyaçları deprem bölgelerinde karşılamayandır. Dün ise İbo’yu, Mahir’i, Ali Serkan’ı, Bekir’i onurlu bir yaşam mücadelesi verdikleri için katledendir.
“Aramızda olsaydı depremde varını yoğunu ortaya koyardı”
Bizlere ise yani depremde seferber olanlara ortağımızın da dediği gibi yaşamı ilmek ilmek örmek sorumluluğu düşmektedir. Deprem sürecinde dayanışma için attığımız her adımda Bekir Kilerci’nin adı var. Dergideki ismiyle Bekir Kilerci yani Burhanettin Akdoğdu 13 Aralık 1997’de Ankara Terörle mücadele şubesinde işkencede katledildi. Biz bugün aynı yolda mücadelesinden, şiirlerinden, öykülerinden öğrendiklerimizle onunla birlikteyiz ve biliyoruz ki o şu an aramızda olsaydı depremde bizimle birlikte dayanışmayı büyütmek için varını yoğunu ortaya karardı.
“Üzerinde adımlarımızın yanında ölümsüzlerin adımları vardır”
Bu adımlarda Ali Serkan Eroğlu’nun adı var. Ali Serkan Eroğlu 24 Aralık 1997’de okuduğu Ege üniversitesinin tuvaletinde asılarak katledildi. Biz bugün aynı yolda mücadelesinden, şiirlerinden öykülerinden öğrendiklerimizle onunla birlikteyiz ve biliyoruz ki o da şu an aramızda olsaydı bizimle birlikte dayanışmayı büyütmek için canla başla mücadele ederdi.
Bugün görüyoruz ki devlet devrimcilerin, doğanın, halkların inkarı ve imhası üzerine kurulmuştur. Bizlere vaat ettikleri tek şey ölümlerden ölüm beğenindir. Bir adım attığında korkularından sıyrılan, özgürleşen ve ayağa kalkan insanı teslim almanın yolunu bulamadı sermaye sınıfı. Bizse kazanmanın yolunu biliyoruz. Devrim için örgütlenmek, Devrimi örgütlemek. Onurdan emek; emekten bilinç, bilinçten yeni ve özgür bir dünya yaratmak. Yürümek isteyen yol bellidir. Zordur, engebelidir, çelme takanı çoktur, yürüdükçe aydınlanır. Üzerinde adımlarımızın yanında ölümsüzlerin adımları vardır.
Yarın özgür bir dünyada yaşamak için bizler bu mücadeleye dört elle sarılıyoruz . İnsanca onurlu bir yaşamdan yana olanlar geleceği kurmaya, Kaldıraç saflarında mücadeleye katılın. Emeğinizi ve aklınızı mücadeleye katın. Değişin değiştirin, özgürleşin.