Öztürk, ‘Beni orada öldürmek istemişlerdi. Öldüremediler şimdi hapishanede öldürmeye çalışıyorlar. 898 yara vardı benim vücudumda ruhumdakileri saymıyorum’ dedi.
Ağırlaştırılmış müebbet hapisle üç yıldır tutuklu yargılanan Ayten Öztürk bugün hakim karşısına çıktı.
Artı Gerçek’ten Yağmur Kaya’nın haberine göre, İstanbul 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşma, Ayten Öztürk’ün tahliyesine ilişkin beyanlarda bulunmasıyla başladı. Öztürk, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevinden mahkeme salonuna getirdi.
Savunmasında, iddianamede ve mütalaada tutukluluğunu gerektirecek bir olayın olmadığını vurgulan Öztürk, tutukluluğu ile yaşadığı işkencenin örtbas edilmeye çalışıldığını söyledi.
‘Bana, sıradan bir işmiş gibi işkece yapıldı’
Öztürk yaptığı savunmada, “Bana çok sıradan bir işmiş gibi işkence yapıldı ama dinleyenlerin sıradan bir olaymış gibi dinlemesini istemiyorum. Ben doktorla görüşmeden önce TEM şubeden biri geliyor ve doktorla görüşüyordu. Bu yüzden doktorlar kafasını kaldırıp bakmıyordu bile. İşkenceye ilişkin hiçbir soruşturma açılmadı bugüne kadar. Ben adres veremiyorsam işkencenin olmadığını mı gösteriyor? İnsan hayatı bu kadar ucuz mu? Serbest bırakıldığım dosyada, şimdi ağır müebbetle yargılanıyorum” ifadelerini kullandı. Öztürk, Ankara’da bir senaryo oluşturulduğunu ve mahkeme heyetinin oluşturulan bu senaryoya göre hareket ettiğini belirtti.
Öztürk, “Beni orada öldürmek istemişlerdi öldüremediler şimdi hapishanede öldürmeye çalışıyorlar. 898 yara vardı benim vücudumda ruhumdakileri saymıyorum” diyerek tahliyesini talep etti. Avukat Seda Şaraldı, müvekkili Öztürk’ün tahliyesini talep etti.
Avukat Şaraldı yaptığı savunmada, “Siz hakkında kırmızı bülten çıkarılmamasına karar verdiniz. Bu yakalama emrinin geri alınmasına dair ara karar kuruyorsunuz. Ve Ayten Öztürk hakkında savunmasının tespit edilmesi için yakalama kararı veriyorsunuz. Bu tarihlerde müvekkil zaten çoktan yakalanmış durumda. Bu süreçte 6 ay işkence görüyor. Nihayetinde boş bir arsada siyasi şube polislerine teslim edildi. Sizde SEGBİS açtınız savunmasına verince yakalamasını kaldırdınız. Yakalama tutanağıyla Ankara’da bir iddianame hazırlandı.
‘Öztürk’ün tedavi olması gerekiyor’
“Dosya birleştirilmek istendi siz reddettiniz fakat daha sonra tutuk devam kararları vermeye başladınız. Dosyada yeni hiçbir şey yok ama tutuk devam kararı vermeye devam ediyorsunuz. Tutuk devam kararlarınız noktasına virgülüne kadar aynıydı bugüne kadar. Yakalama tutanağı nedir? Yakalama tutanağı müvekkilin 6 ay işkence gördüğünün delilidir. Siz bu tutanağa dayanarak tutuk devam kararları veriyorsunuz. Mütalaada beraat istenen bazı sanıklar var. Ayten Öztürk ile aralarında hiçbir hukuki fark yok” dedi. Müvekkili Öztürk’ün tedavi olması gerektiğini söyleyen Şaraldı, Öztürk’ün tutuklu kaldığı zaman zarfı içerisine telafisi mümkün olmayacak sağlık sorunları yaşayabileceğini söyleyerek, müvekkili Öztürk’ün tahliyesini talep etti. Ayten Öztürk hakkında oy çokluğu ile tutukluluğunun devamına karar veren Mahkeme Heyeti, bir sonraki duruşma 19 Mart tarihine ertelendi.
Ne olmuştu?
OHAL döneminde kaçırıldığı bilinen tek kadın Ayten Öztürk 8 Mart 2018’de yaşadığı Lübnan’da Türkiye yetkililerine teslim edilmiş, Ankara’da 6 boyunca işkence görmüştü. Birlikte yargılandığı diğer sanığın beyanına dayanarak tutukluluğu devam eden Öztürk’e DHKP-C üyeliği iddiası yöneltiliyor. Öztürk, mahkeme karşısına ancak bir yıl sonra çıkarıldı ve maruz kaldığı işkence nedeniyle ömür boyu kullanacağı ilaçlara bağlı yaşıyor.