Adil yargılanma talebiyle Ebru Tİmtik ile ölüm orucuna giren ve bir süre önce tahliye edilen, sonrasında Edirne’de gözaltına alınıp tutuklanan Aytaç Ünsal’ın annesi Nermin Ünsal, tedavisi yarım kalan oğlunun sağlık durumunun kötüye gittiğine dikkat çekerek, “Derhal tahliye edilmeli, aksi takdirde ölecek” dedi
Adil yargılanma talebiyle Ebru Tİmtik ile ölüm orucuna giren ve bir süre önce tahliye edilen, sonrasında Edirne’de gözaltına alınıp tutuklanan Aytaç Ünsal’ın annesi Nermin Ünsal, tedavisi yarım kalan oğlunun sağlık durumunun kötüye gittiğine dikkat çekerek, “Derhal tahliye edilmeli, aksi takdirde ölecek” dedi.
Ünsal, tedavi süreci boyunca devlet baskısından kurtulamayan ve bir komployla tutuklanan oğlunun zor durumunda olduğunun ve derhal tahliye edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Tedavi olmasına izin verilmedi
1 Eylül’de infaz erteleme kararıyla tahliye edilen oğlu Aytaç Ünsal’ın tedavi sürecinde de hiç rahat bırakılmadığını belirten Ünsal, sürekli polisin baskı ve tacizlerine maruz kaldığını kaydetti.
Ünsal yaşanan süreci şöyle anlattı:
“İnfaz erteleme kararı sonrası ölüm orucunu bitiren Aytaç’ı tedavi ettirmek için özel bir hastaneye götürdük. Ancak ikinci günün sabahı hastanenin sahibi ve başhekimi ağır baskı ve tehdit altında olduğunu belirterek hastaneden çıkmamız gerektiğini söyledi. Aytaç ateşler içinde olduğu için üçüncü günün akşamı hastaneden çıktık ve emekli hakim olduğum için onu Sarıyer’deki Hakim Evi’ne götürdüm. Arkamızda bir polis ordusuyla gittik oraya da. Eve geldiğimiz gece 02.30’da uyurken bu kez Hakim Evi müdürü arayarak, ‘Eşiniz ve siz kalabilirsiniz ama Aytaç burada kalamaz emir büyük yerden’ dedi. Yolculuk yapabilecek durumda olmadığı ve İzmir’deki evimize de gidemeyeceği için arkamızda yine bizi takip eden bir polis ordusuyla başka bir eve götürmek zorunda kaldık. Ancak orada da rahat bırakılmadı ve kaldığı ev uzun namlulu silahlı polislerce basıldı. Zili bile çalmadan kapıyı koç başıyla kırıp içeriye girmişler ve hukuksuz bir şekilde bütün giysilerini dökmüşler, ceplerini aramışlar ve çekip gitmişler.”
‘Şehir merkezinde gözaltına alındı ama ‘kaçıyor’ diye servis edildi’
Oğlunun bir arkadaşının daveti üzerine Edirne’ye gittiğini belirten Ünsal, ancak konutu veya şehri terk etmeme gibi bir adli kontrolü olmamasına rağmen Edirne şehir merkezinde bindiği takside etrafı sarılarak gözaltına alındığını belirtti.
Sonra da sanki sınırda yakalanmış gibi ‘Yurtdışına kaçarken yakalandı’ haberinin servis edildiğini hatırlattı. Gözaltı sürecinde de oğlunun darp edildiğini anlatan Ünsal, oğlunun yüzünü yumruk ve taşla yaralayan polislerin, emniyette ise koltuklarına girerek bacaklarını merdivenlere çarparak sürüklediklerini anlattı.
Hukuksuz bir şekilde infaz erteleme kararının kaldırılıp Edirne F Tipi Cezaevi’ne gönderildiğini belirten Ünsal, test sonuçları negatif çıkmasına rağmen günlerdir karantina hücresinde tutulduğuna, gönderdiği ilaçların da, temiz eşyaların da kendisine verilmediğine dikkat çekti.
‘Her an pıhtı atabilir’
Oğlunun yaptığı ölüm orucu nedeniyle vücudunda büyük yıpranma meydana geldiğini hatırlatan anne Ünsal, ayak sinir hücrelerinde tahribat olduğunu ve venöz kapakları bozulduğu için pıhtı atma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu aktardı. Buna rağmen karantina hücresinde tek başına tutulduğuna dikkat çeken Ünsal, oğlunun yanında refakatçi kalması talebiyle verdiği dilekçenin reddedildiğine işaret etti.
Ünsal yaşanan hukuksuzluğa şöyle tepki gösterdi: “Her an pıhtı atabilir ama yanına refakatçi bile verilmediği gibi gönderdiğimiz temiz eşyalar da teslim edilmiyor. Bu salgın ortamında hâlâ gözaltına alınıp tutuklandığı giysilerle ve iç çamaşırlarıyla duruyor.”
‘Bu sürdürüldüğü takdirde ölecek!’
İnfaz ertelemesine hükmeden İstanbul savcılığının buna rağmen söz konusu ertelemenin kaldırılmasına ilişkin yaptığı itiraza “yetkisizlik” kararı verdiğini belirten Ünsal, Edirne infaz savcılığına yaptığı başvurunun sonucunu bekliyor.
Adli Tıp Kurumu tarafından “Cezaevinde kalamaz” raporu verilen ve tedavisi yarım kalan oğlunun derhal tahliye edilmesi gerektiğini vurgulayan Ünsal, “Aytaç’ın sağlık durumu çok kötüye gidiyor ve bu sürdürüldüğü takdirde ölecek” dedi.