ATK, Demans teşhisi konulan, Mart 2021 tarihinden bu yana verilen Alzheimer başlangıç ilacına ve tespit edilen birçok belirtiye rağmen Aysel Tuğluk’un “cezai sorumluluğu” olduğu yönünde rapor verdi.
Kocaeli Kandıra 1 No’lu F Tipi Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan ve “demans” teşhisi konulan Kürt siyasetçi Aysel Tuğluk’un 1 Şubat 2022 tarihinde götürüldüğü Adli Tıp Kurumu (ATK), bir kez daha önceki raporuna benzer tespitlere yer verdi. Kobanê Davası’nın görüldüğü Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nin talebiyle ATK’de 3 hafta tutulması talep edilen Tuğluk hakkında, 3 günde “cezai sorumluluğu vardır” raporu verildi. Tuğluk hakkında hazırlanan 25 sayfalık raporun ilk 15 sayfasında, Kobanê Davası’ndaki suçlamalar anlatıldı.
Raporun geriye kalan 10 sayfasında ise Tuğluk’un Mart 2021 tarihinde itibaren gittiği hastaneler, tetkik sonuçları, verilen ilaçların reçeteleri ve ATK’nin daha önce verdiği kararlar yer aldı.
Tıbbi belirtiler demans
Tuğluk’un 8 Mart 2021 tarihli İzmit Seka Hastanesi tarafından hazırlanan muayene bilgilerinin yer aldığı raporda, 1 yıldır unutkanlık, konuşacağı kelimeleri hatırlayamama, tekrar tekrar sormalar, kıyafetleri ters giyme bulgularına rastlandığı kaydedildi. Yine 15 Mart 2021 tarihli İzmit Seka Devlet Hastanesi’nin muayenesine yer verilen raporda, kelime bulmada zorluk, yakın geçmişi hatırlayamama bulgularına ve Mini Mental Test (MMT) puanı 11 olarak belirtildi. Tıbbi makalelerde MMT puanlarında 25 ve üzerine puanların normal olarak kabul edildiği belgelerde, 10’dan az puan ciddi bozuklukların gösterdiği ve 10-19 arası puanların ise orta düzey demans göstergesi olduğu kaydedildi.
Ayrıca raporun tanı kısmında “Alzheimer hastalığı tanımlanmamış, Alzheimer hastalığında bunama tanımlanmadığı” belirtilerek, DOZYL EASY (Donepezil hidroklorür isimli Alzheimer tipi bunama belirtilerinin tedavisinde kullanılan) ilacına başlanacağı ve bir ay sonra 10 mg çıkarılması planlandığı yer aldı.
Kocaeli Üniversitesi (KOÜ) Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nin 24 Mart 2021 tarihli raporunda, Tuğluk’a tansiyon hastalığı teşhisi konularak, ilaca başlandığı ancak ilacın düzenli kullanılması açısından kognitif fonksiyonları nedeniyle (.. Bütün zihinsel yetilerde ilerleyici kötülemeye, gündelik etkinlikleri ve davranışları yerine getirme yetisinde değişikliklerin eşlik ettiği bir hastalıktır) Nöroloji bölümünden görüş alınması gerektiği vurgulandı. Aynı hastanenin Dahiliye konsültasyon bölümünün 1 Nisan 2021 tarihli raporunda da hareketlerde yavaşlık, hafif konfüzyon dikkat çektiği D vitamini eksikliği bulunduğu kaydedilerek, nörokognitif (unutkanlık) testi yapılması önerildi.
Hatırlamada zorlanma var
KOÜ Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nin geniş kapsamlı raporunun detaylarında ise Tuğluk’un zaman yöneliminde kısmen bozulma olduğunu, ayın kaçı olduğunu, yıllı yaklaşık söylediği ama hangi günde olduğunu bilmediği kaydedildi. Tuğluk’un global dikkat alanın belirgin şekilde daraldığı, karmaşık dikkat işlevlerinden dikkatini sürdürme testlerinde, mental kontrol testlerinde 1’lik düzende gerim sayımda olduğu, mantıksal bellek-hikaye izlemede, hem anlık hatırlamada hem de uzun süreli hatırlamada belirgin şekilde zorlandığı, pekiştirme ve hatırlatıcılardan yeterince yararlanamadığı vurgulanarak, şunlar yer aldı: “Stroop testinde bozucu etkiye karşı koyabilmeyi hiç yapamadığı, saat çiziminde planlama ve soyutlamayı yapamadığı, atasözü ve benzerliklerde soyutlaması kısmen korunmuş olduğu ancak ifadelerinde fakirleşme olduğu gözlendiği, görsel mekansal işlevler ile ilişkili yüz tanıması sınırda olduğu, hiçbir şekli kopyalayamadığı, sözel malzemeyi öğrenme ve bellek süreçlerine bakıldığında dikkat alanı daraldığı için 15 kelimelik liste 10’a düşürüldüğü ve 7 deneme çalışıldığı, anlık belleği, toplam öğrenmesi ve uzun süreli bellekten kendiliğinden geri getirmesi belirgin şekilde bozuk olduğu, ulaşabildiği en yüksek kelime sayısı 6 olduğu, uzun süreli bellekten kendiliğinden geri getirmede, hiçbirini hatırlayamadığı, tanıma listesinde 10 kelimenin hepsinin tanıdığı, ancak yanlış tanımaları da çok fazla olduğu, sonuç olarak kayıt belleği hala korunuyor olmakla birlikte öğrenme ve bellek işlevlerinde belirgin bozulmaları olduğu…”
Kocaeli Kandıra Cezaevi Aile Sağlık Merkezi’nin (ASM) 8 Haziran 2021 tarihli reçetesinde de Tuğluk’un hastalığına dair, “Alzheimer hastalığı erken başlangıçlı” tanısı konuldu.
Demans kronik seyirli
KOÜ Araştırma ve Uygulama Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından 12 Temmuz 2021 tarihli raporda, Tuğluk’un hastalık öyküsü ve hastane içerisinde yapılan tetkik sonuçlarına yer verilerek, devamında şunlar kaydedildi: “…kişide saptanan Demans hastalığının kronik seyirli olduğu ve ilerleyici vasıf göstereceği, kişinin takiplerinin üçüncü basamak sağlık kuruluşlarında yapılması gerektiği, kişiye cezaevi koşullarında sağlanabilecek tıbbi destek ve bakımın yeterliliğinde sorun yaşanabileceği, yaşamını bir başkasının yardımı olmaksızın tek başına sürdürmesinin mümkün olmadığı, cezaevi koşullarına bir başkasının yardımı olmadan zorunlu ihtiyaçlarını karşılayamayacağı, dolayısıyla cezasının infazının ertelenmesi gerektiği, ceza infaz kurumu koşullarında hayatını yalnız idame ettiremeyeceği…”
Tuğluk hakkında 3 Ağustos 2021 tarihinde de hazırlanan reçete bilgisinde, Alzheimer başlangıçlı tanı olduğu ve ilaç olarak da Dozyl easy 5 mg yazıldı.
ATK’ye göre her şey normal
Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından hazırlanan 1 Eylül 2021 tarihli raporda ise Tuğluk’un konuşma hızı ve miktarının normal olduğu, çağrışımlarının düzgün, düşünce ve algı bozukluğu saptanmadığı, dikkati, hesaplaması, muhakemesi, soyutlaması gibi bilişsel işlevleri kendini kötü gösterme çabası nedeniyle sağlıklı değerlendirilemediği öne sürüldü. Tuğluk’un güncel bilgilere dair unutma halinin birden fazla hastane raporunda yer almasına rağmen ATK raporunda yakın dönemle ilgili soruları yanıtlayabildiği, güncel bilgilerin yeterli olduğu iddia edilerek, “İnfaz tehirini gerektirecek mahiyet ve derecede psikopatoloji saptanmadığı, yer-kişi oryantasyonu tam, zaman kısmen yeterli, yargılama-soyutlama-muhakeme yeterli, güncel bilgiler sorulduğunda doğru cevaplar verdiği, kognotif etkilenme düşünülmediği” değerlendirmesine yer verildi. Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 3 Eylül 2021 tarihli mütalaasında, Tuğluk’un cezaevinde tedavi edilebileceği savunuldu.
“Bağımsız bir birimde tetkikler tekrarlansın”
Mahkemeye gönderilen raporda, ATK’ye gönderilen Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) İstanbul Temsilciliği’nin 30 Eylül 2021 tarihli değerlendirme raporuna da yer verildi. TİHV Temsilciliği’nden doktorların imzalarının yer aldığı başvuruda ise Tuğluk’un avukatlarının yaptığı başvuru üzerine ATK 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu raporu ile KOÜ Tıp Fakültesi ATK Ana Bilim Dalı raporunun incelendiği vurgulandı. Her iki raporda yer alan çelişkilere dikkat çekilerek, şunlar kaydedildi: “Kişide sözü edilen demans hastalığına yönelik incelemelerin bu hastalıkla ilgili araştırma, tetkik ve tedavisinde uzmanlaşmış bir akademik merkezde yeniden değerlendirilmesinin yanı sıra psikiyatrik muayenesinin de bu alanlarda özelleşmiş ve simülasyonla ilgili bütünlüklü bir değerlendirmenin yapılacağı bağımsız ve yetkin bir birimde tekrarlanması uygundur. Ayrıca değerlendirme sürecinde kişinin hapishanedeki tıbbi kayıtları, psiko-sosyal değerlendirme sonuçları, kişinin birlikte yaşadığı kişiler ile hapishane görevlilerinin gözlemlerini de içerecek kapsamlı bir çevre anamnezi alınması, mümkünse kişinin yaşam ortamında gözlenebilmesi, gözlenemediği durumlarda uygun bir tedavi kurumunda yatarak tedavi görmesi esnasında hastalığa ait objektif bulgular ve kişinin yaşam işlevlerinin etkilenme derecesinin detaylı olarak değerlendirilmelidir.”
Klinik tablo ile uyumlu demans
Tuğluk’un ATK Üst Kurulu’na yapılan itirazın reddedilmesinin ardından götürüldüğü hastanelerde yapılan tetkiklerde, hastalıkta ilerleme olduğu detayı yer aldı. İzmit Seka Hastanesi’nin 22 Aralık 2021 tarihli raporunda da cezasının ertelenmesi yönünde ATK’ye gönderilmesi gerektiği belirtilerek, “…kişisel bilgilerde bozulma yönelimi orta derecede etkilenmiş, kayıt hafızası, dikkat ve hesap yapması bozulmuş, konuşma içeriğinde belirgin duraklamalar ve akıcılığında yine belirgin bozulma mevcut, serebral sulkuslarda genişleme (beyne giden damarın genişlemesi) hasta demans tanısı ile donepezil 10 mg. kullanıyor. Mevcut klinik tablo ile de uyumlu olan demans tanısı olduğu görülen kadın hasta, yapılan değerlendirme neticesinde hastanın ceza tehiriyle ilgili kararın Adli Tıp Kurumunca verilmesinin uygun olduğu tıbbi kanaatine varıldı” denildi.
Tüm bu raporlar ışığında ise sadece 3 gün gözlem yapan ATK İhtisas Gözlem Kurulu tarafından hazırlanan raporda, “cezai sorumluluğu” olduğu kanaatine varıldı. Tuğluk’un 3 günlük süre zarfında doktor, psikolog, yapılan günlük viziteler ile hemşire ve personelin günlük değerlendirme formlarının tutulduğu kaydedildi.
Tuğluk’a yöneltilen sorularda kendine dair bilgileri verdiğine dikkat çekilen sonuç kısmında, “…Yaklaşık 2 yıldır unutkanlığı olduğunu fark ettiğini, ‘bu gün ayın kaçı?’ diye sorup cevabını hemen sonra unuttuğunu, eski olayları hatırladığını, cezaevinde odanın içinde tutulmazsa düşme riski olduğunu, 2-3 kez düştüğünü ifade etmiştir” ifadelerine yer verildi.
Psikiyatri muayenesinde ise Tuğluk’a dair şu değerlendirmeler yer aldı: “Görüşmeye kısmen istekli, yöneliminin kısmi (yer korunmuş, kişi korunmuş, zaman gün ay doğru, sene ipucu verilerek doğru) olduğu, öz bakımının orta, yaşında gösteren, psiko-motor aktivitesi olağan olarak tespit edildiği, duygulanımı ötimik, düşünce içeriğiyle uygun, çağrışımları düzgün, amaca yönelik olan kişide düşünce ve algı bozukluğu saptanmadı. Bellek muayenesinde basit matematik hesapları yapabildiği, komplike ve geri sayma gibi hesaplamalar yapmakta isteksiz olduğu için bozuk olarak saptandı.”
Anlık sözel belleği zayıf
Tuğluk’un genel bilgilerde seçenekli sorulduğunda doğru yanıtladığını ve zaman oryantasyonun da yetersiz olduğu psikogram görüşmesinde ise şu detaylara yer verildi: “Dikkatine bakıldığında basit dikkati zayıftır. Geri sayım performanslarında ileri-geri sayımlarda süre farkının oldukça uzaması ve hata sayısındaki artış kişinin mental kontrol ve dikkati sürdürme becerisinin belirgin düzeyde zayıf olduğunu göstermektedir. Bellek fonksiyonlarında Sözel Bellek Süreçleri Testi (SBST,) kişinin dikkat alanında daralma olması dolayısıyla 10 kelime 7 tekrar şeklinde uygulanmıştır. Anlık olarak 4 kelime hatırlamış, gecikmeli serbest hatırlamada kendiliğinden hiç kelime geri getirememiştir. Tanıma yoluyla hatırlama sürecinin test edilmesi amacıyla kelimeler çoktan seçmeli olarak verilmiş; 10 kelimeden 8’ini doğru tanıyabilmiştir. Elde edilen bu skorlar kişinin sözel malzemeyi öğrenmede güçlük yaşadığını; anlık sözel bellek fonksiyonlarının zayıf olduğunu; uzun süreli sözel bellekte ön planda ve aşikar düzeyde dikkate sekonder serbest hatırlama güçlüğü olduğunu; tanıma becerilerinin ise nispeten korunduğunu düşündürmektedir.”
Psikogram görüşmesinde, Tuğluk’un yürütücü işlevleri ele aldığında atasözleri ve saat çiziminde alınan performansın ve soyutlama becerisinin yetersiz olduğu da ifade edildi. Raporda, “Sözel akıcılık testlerinde kelime üretiminin oldukça az olduğu görülmekte bu bulgu dikkati sürdürme, leksikal ve kategorik akıcılık becerilerinin zayıf olduğunu göstermektedir. Lurial Alternen Çizimler Testi’nde kontrüksiyona sekonder olarak teste adapte olamaması dikkati çekmiştir. Şekil kopyalamada yapılan ilkelleştirmeler ve bozulmalar konstrüksiyon becerisinde belirgin düzeyde bozulma düşündürmektedir. Adlandırma becerilerine bakıldığında Boston Adlandırma Testi’nde spontan olarak 17 görseli kendiliğinden 14 görseli ise fonemik ipuçlarıyla hatırlayabilmiştir. Bu bulgu görerek adlandırma becerisinde orta düzeyde zayıflık düşündürmüştür” tespitine yer verildi.
Ceza sorumluluğu tam
Tuğluk’a yapılan testlere dair de, “MMT 12/30 olduğunu, Oryantasyonun 6/10, anlık belleğin 2/3, yakın belleğin 0/3, dikkat ve hesaplama (Ben bunları yapamıyorum) dediğini, Şekil Kopyalama Yapılandırmada (Bunları çizemiyorum) dediğini, Praksi (Eylemleri sıralandırmak) sorun yaşadığı, Dil Fonksiyonlarının (4/7). Montreal Bilişsel Değerlendirme sırasında işbirliği yapmaması nedeniyle skor elde edilemedi” diye kaydedildi. Tüm bu sonuçlara rağmen ATK, Tuğluk’ta “Hafif Bilişsel Bozukluk” tespit edildiğini belirterek, “Unutkanlık şikayetiyle ilk başvurusunun 8 Mart 2021 tarihinde İzmit Seka Devlet Hastanesine olduğu, suç tarihini kapsayan dönemde ceza sorumluluğunu etkileyecek, mahiyet ve derecede herhangi bir akli arıza içinde olduğuna delalet edecek tıbbi bulgu ve belgeye rastlanmadığı ceza sorumluluğunun tam olduğu kanaat ve mütalaamızı bildirir gözlem raporudur” sonucuna vardı.