As Plastik’te işçilerin grevi 31. gününe ulaştı. Patron Edip Z. Behar’ın sendika düşmanlığı ve toplu sözleşme görüşmelerine yanaşmaması üzerine başlayan grev; grev kırıcılarına, patronun denediği hukuksuz yöntemlere, jandarma saldırısına rağmen sürerken işçiler bir dayanışma etkinliği gerçekleştirdi.
Esenyurt’ta bulunan Star Tower’daki dayanışma gecesinin gerçekleştiği salona “Direnen işçiler asla yenilmezler”, “Dayanışma gecemize hoş geldiniz”, “As Plastik işçisi kazanacak”,”Fernas, As Plastik, Polonez, Tarkett, MKB Rondo işçilerin birliği sermayeyi yenecek”, “Yaşasın sınıf dayanışması” pankartları asıldı.
İşçi Emekçi Birliği salona sloganlarla giriş yaptı
İşçi Emekçi Birliği 20 Ekim miting bileşenleri, “As Plastik işçisi yalnız değildir. Yaşasın sınıf dayanışması” pankartı ve “Yaşasın sınıf dayanışması”, “As Plastik işçisi yalnız değildir” sloganlarıyla salona giriş yaptı. Ayakta alkışlanan İşçi Emekçi Birliği’nin sloganlarına salonda bulunanlar da eşlik etti.
Geceye İşçi Emekçi Birliği (İEB), Limter-İş Genel Başkanı Kanber Saygılı, ESP, DEM Parti, HDK Emek Meclisi, Demokratik Halklar Platformu, DİSK Gıda-İş, UID-DER, Petrol-İş, EMEP milletvekili İskender Bayhan, EMEP, TİP, BİH, BDSP, Partizan, İşçi Emekçi Miting Bileşenleri, DİSK Genel-İş, Gelecek için Sosyalizm, Kılavuz grubu, Sol Parti, DAMAL Dernekler Federasyonu ve çok sayıda emek dostu katıldı.
Gecede sık sık; “Birleşe birleşe kazanacağız”, “As Plastik işçisi direnişin simgesi”, “Birleşe birleşe kazanacağız”,”Yaşasın örgütlü mücadelemiz”, “Sendika hakkımız, söke söke alırız”, “Grev kırma onurlu yaşa”, “Yaşasın sınıf dayanışması”, “İş, ekmek, özgürlük”, “Direnen işçiler asla yenilmez” sloganları atıldı.
Sennur Sezer’in “Emek” şiirinin dizeleriyle başlayan gecede; emeğin, alınterinin hakkını arayanların, mücadele eden işçilerin gecesine gelenler selamlandı: “Grev ve direnişler işçilerin en zor anlarıdır. Ve en zor anlar dostun ve düşmanın belli olduğu zamanlardır. Bugün emekten yana olan, işçinin dostu olduğunu gösterenlerle, işçi sınıfının ailesiyle birlikteyiz” denildi.
“Birlik olunca, üretilen ne zenginlik varsa sahibi olduğumuzu gördük”
As Plastik iş yerinde Petrol-İş baş temsilcisi Savaş Çakmak söz aldı. Milyonlarca işçinin yaşadığı sorunları yaşadıklarını dile getiren Çakmak, “Milyonlarca işçi nasıl kölelik koşullarında çalışıyorsa biz de o kölelik koşullarında çalışmak zorunda kaldık” dedi. Kendilerinden önceki As Plastik işçilerinden farklı olarak birlikte mücadeleyi seçtiklerini hatırlatan Çakma, “Birlik oldukça gördük ki işçiler olarak bizler üretilen ne zenginlik varsa esas sahibiymişiz” ifadelerini kullandı.
Patrona bu zenginliğin esas sahibinin kim olduğunu göstermek için üretimden gelen güçlerini kullanarak greve gittiklerini söyleyen Çakmak, karşılaştıkları zorluklar karşısında işçilerin dostlarını gördüklerini dile getirdi. İşçi sınıfına seslenen Çakmak, “Bu birlikten dolayı tüm emek dostlarına teşekkür ediyoruz. Buradan tüm işçilere sesleniyoruz: Görün yalnız değilsiniz. Biz kendi hayatlarımız için mücadele ettikçe, zafer kazanmamız için canla başla çalışan dostlarımız var. Yeter ki birlik olmak için gerekli çabayı gösterelim. Birleşin örgütlenin ki ne kadar güçlü olduğumuzu gösterelim. Örgütlenin ve mücadele edin ki bu memleket bir kez olsun işçi çocukları için yaşanabilir bir hale gelsin” çağrısı yaptı.
Çakmak’ın ardından Petrol-İş İstanbul Şube Başkanı Erkan Zorlu da kısa bir konuşma yaptı. 31 gündür süren direnişi hatırlatan Zorlu, patronun direnişi görmezden, duymazdan geldiğini söyledi.
“Direnişler işçi sınıfının mevzisidir”
Dayanışma gecesine katılan direnişçiler de söz aldı. 249 gündür devam eden Perfetti direnişçileri adına söz alan Ayhan Yaylalı Polonez’den Fernas’a As Plastik’e direnen işçileri işaret etti ve ekledi: “Bu direnişler işçi sınıfının mevzisidir. Ve kazanacağından kuşku yoktur.”
Yaylalı’nın konuşmasının ardından işçilerin mücadelesine şiirleriyle destek veren Muzaffer Gezer eserlerini seslendirdi. Gezer, ölüm orucunda ölümsüzleşen Grup Yorum emekçileri İbrahim Gökçek ve Helin Bölek’i anarak söze başladı. Gezer, direnen işçilerin kazanacağını kaydetti.
Ardından Sanat Fabrikası dans gösterisi gerçekleşti. Sahneye daha sonra Haluk Tolga çıktı, ezgilerini seslendirdi. Tolga, Kültür Bakanlığı Devlet Opera Bale’de KESK’e bağlı Kültür Sanat-Sen’in işyeri temsilcisi olduğunu hatırlattı. Tolga, kendi de bir işçi olan Ruhi Su’nun ezgisini dillendirdi.
Bayhan: Fabrikalarda işçiler sömürülüyorsa bu ülkede huzur yoktur
Söz alan EMEP İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, Erdoğan’ın MES’in kürsüsünde konuştuğunu ve MES için “benim sendikam” dediğini hatırlattı. “Ama bu bizim kürsümüzdür, işçilerin kürsüsüdür ve biz buradayız” diyen Bayhan, “Bu ülkenin fabrikalarında işçiler sömürülüyorsa bu ülkede huzur yoktur” diye vurguladı. Bayhan, yarını sömürülen halk kitleleriyle kuracağının sözünü verdi.
Son olarak ezgileriyle sanatçı Pınar Aydınlar sahne aldı. Direnen işçileri selamlayan Aydınlar, “Burada olmaktan onur duyuyorum” dedi. Aydınlar, direnen Fernas Madencilerini de selamladı ve sahnede hep bir ağızdan “Birlik, mücadele, zafer” sloganı yankılandı.