Arjantin’in ana işçi konfederasyonu olan Genel Emek Konfederasyonu (CGT), 24 Ocak için grev çağrısında bulundu. Çağrı, aşırı sağcı Yeni Devlet Başkanı Javier Milei ve hükümetinin 300’den fazla maddesiyle çalışma mevzuatı ve sağlık sistemini daha esnek hale getirerek petrol şirketini özelleştirilmesinin yolunu açan “mega kararname”sinin yanı sıra meclise sunduğu 600’den fazla maddeli torba yasa tasarısının ardından geldi. Milei, bir başka kararname ile de 5 bin kamu çalışanını işten atmıştı.
Enflasyonun yüzde 160’ı aştığı ve yoksulluğun yüzde 40’a ulaştığı Arjantin’de zaten kritik olan ekonomik duruma eklenen yüzlerce düzenleme ülkenin en yoksullarını ve emekçilerini tehdit ediyor.
Sendikaların 24 Ocak yürüyüşü ise hükümet tarafından uygulanan “protesto karşıtı protokol”e karşı da yeni bir meydan okuma olacak. Sendikalar geçtiğimiz çarşamba günü Milei tarafından imzalanan mega kararnameyi reddetmek üzere Buenos Aires’in merkezinde bir miting düzenleyerek ilk kez gövde gösterisi yapmıştı. Organizatörlere göre 20 binden fazla kişiyi bir araya getiren miting, yürüyüşü kontrol altına almak için düzenlenen geniş çaplı güvenlik operasyonu sırasında altı kişinin gözaltına alınmasıyla sona ermişti. Mitinge katılan Arjantinliler “Tarihi belirleyin!” sloganlarıyla sendika liderlerinden grev çağrısı talep etmişlerdi.
🇦🇷✌️ La @CFTArgentina respalda fervorosamente el plan de acción definido en el Confederal de la CGT.
•24 de Enero – Paro general y movilización al Congreso de la Nación
•10 de Enero – Plenario de regionales en el salón Felipe Vallese#NoAlDNUDeMilei pic.twitter.com/TxdeiJCete
— La Corriente Federal (@CFTArgentina) December 29, 2023
Torba yasada ne var?
Kasım ayında yapılan seçimleri yüzde 56 oyla kazanan ve aldığı tedbirleri hayata geçirmek için bu desteğe güvenen Milei hükümetinin yeni torba yasa tasarısı ise en az iki yıl süreyle “olağanüstü hal” ilan ediyor. Başkana yasama yetkileri veriyor ve Arjantin’in siyasi, sosyal ve ekonomik yapısının büyük bir bölümünü değiştiriyor. Mecliste olağanüstü oturumlarda ele alınacak olan tasarı, toplumsal protestolara karşı daha sert yaptırımlar içeriyor ve Güvenlik Bakanı Patricia Bullrich tarafından iki hafta önce imzalanan protesto karşıtı protokole yasal bir şekil veriyor.
Milei, “Üç ya da daha fazla kişinin kasıtlı ve geçici olarak bir araya gelmesinin”, serbest geçişi ya da kamu hizmetlerinin sağlanmasını engellemesi halinde 6 yıla kadar hapisle cezalandırılabilecek bir gösteri olarak kabul edilmesini istiyor.
Metin, her türlü gösterinin önceden bildirilmesi gerektiği ve Güvenlik Bakanlığının gösterilere karşı çıkabileceği ya da değişiklik önerebileceği uyarısında bulunuyor. Ayrıca cezai yaptırımlara maruz kalmaları halinde kimliklerinin tespit edilmesini kolaylaştırmak amacıyla, organizatörlerin çağrılardan kimin sorumlu olduğunu beyan etmeleri gerekecek. Tasarı ayrıca meşru müdafaa adı altında güvenlik güçlerine daha fazla destek vermek amacıyla Ceza Kanunu’nda da değişiklikler getiriyor.
Son bir yıl içinde işe alınan 5 binden fazla kamu çalışanının kararname ile işten çıkarılması ve Maliye Bakanı Luis Caputo’nun hükümetin ilk haftasında açıkladığı ekonomik tedbirler de toplumsal hoşnutsuzluğu körüklemiş durumda. Maliye bakanı ayrıca diğer önlemlerin yanı sıra ulusal para birimini yüzde 50 oranında devalüe eden ve ocak ayında yürürlüğe girecek olan enerji ve ulaşım sübvansiyonlarında kesinti öngören on adımlık bir plan sunmuştu.
