19.7 C
İstanbul
19 Eylül Perşembe, 2024
spot_img

Antakya Dayanışması, “Yara kimdeyse merhem ondadır” çağrısıyla çalışmalarına başlıyor

Antakya'nın da olduğu ve 11 ilin etkilendiği 6 Şubat depreminin 1. yılına yaklaşırken, Antakyalılar ve dayanışmayı büyütmek isteyenler Antakya Dayanışması etrafında toplandı. Deklarasyon metninin okuduğunda basın açıklamasında "Unutmayalım, unutturmayalım, sorumluları affetmeyelim; dayanışmayı büyütelim!" çağrısı yapıldı.

Antakya’nın da olduğu ve 11 ilin etkilendiği 6 Şubat depreminin 1. yılına yaklaşırken, Antakyalılar ve dayanışmayı büyütmek isteyenler Antakya Dayanışması etrafında toplandı.

Kadıköy Eğitim-Sen binasında yapılan etkinlikte “Yara kimdeyse merhem ondadır – Unutmamak, unutturmamak, affetmemek için Antakya Dayanışması yola çıkıyor” pankartı açıldı.

Açıklama sonrası depremden etkilenen kadınların dayanışmayla kurdukları Rihen Kadın Kooperatifi’nin Antakya’dan gönderdiği yöresel yemekler katılımcılarla paylaşıldı.

Antakya Dayanışması çalışmalarının başlangıcı olan etkinlikle Arap Alevi halkının hem yılbaşı hem de dini bir bayram Ras-el Seni de kutlandı.

Seher Eriş, Ersin Aşlamacı ve Cevahir İs’in okuduğu deklarasyon metninde öne çıkanlar şu şekilde:

“Yara kimdeyse merhem ondadır”

Depremin duyulmasından saatler sonra memleketin her yerinden milyonlarca insan elinden ne geliyorsa yapmaya, dayanışmayı büyütmeye çalıştı. Çünkü, Van depreminden, İzmir depreminden, sellerden, yangınlardan, pandemiden öğrenilmişti ki “yara kimdeyse merhem ondadır”.

“Bizi yönetenler bu afeti katliama çevirdi”

Milyonlarca insan gördük ki bizi yönetenler için canımızın hiçbir ederi yokmuş. Milyonlarca insan gördük ki bizi yönetenler için tarihimiz, kültürümüz, inançlarımız anca para ediyorsa söz konusu olabiliyormuş.

Antakya, tarihi, çok kültürlü yapısı, demografik özellikleri, inançları ve insanlarıyla öteden beridir yönetenlerin hedefi olan bir kentti. Bizi yönetenler bu afeti katliama çevirdi.

“Antakya, yağma ve rant ile yıkıldı”

Memleketin her yerini olduğu gibi, deprem öncesinde yağma ve rant uğruna çıkartılan imar aflarıyla, çürük yapılarla doldurdukları Antakya aslında depremle değil bu uygulamalarla yıkıldı. Depremin ardından ise, arama-kurtarma ekipleri Antakya’ya günler sonra o da kamuoyu baskısıyla geldi. Dayanışma için gönderilen ihtiyaç malzemelerine el konuldu, dayanışma için giden gönüllüler tehdit edildi. Ya sonra? Depremzedelerin zeytinliklerine el konuldu, asbestli kanserojen enkaz kalıntıları depremzedelerin çadırlarını kurduğu alanlara yakın döküldü, depremzedelerin seçtiği milletvekili hapisten çıkarılmadı, “rezerv alan” denilerek yıkılan evlere dâhi el konulmaya çalışılıyor.

“Temel hiçbir sorun çözülmüş değil”

TV’lerde, mecliste, mitinglerde deprem bölgesiyle ilgili hamaset yapanlar Antakya’yı seçimden seçime hatırlıyorlar. “1 sene içinde depremzedelere evlerini teslim edeceğiz” şovu yapılalı epey bir vakit oldu, Antakya’da bu evlerden haberdar olan yok. Ama bugün Antakya’da hâlâ içme suyu ihtiyacı var. Antakya’da barınmadan sağlığa, ulaşımdan eğitime temel hiçbir sorun çözülmüş değil. Kış geldi, her yağmurda çadırları, konteynerları su basıyor, daha geçen hafta konteynerda ısıtıcı yüzünden çıkan yangında iki çocuk daha hayatını kaybetti.

“Milyonların küçük adımları mucizeler yaratacak”

İşte biz bu gerçeğin unutturulmak istemesinden rahatsızız. Bunun için bir adım atmaya karar verdik. Dayanışmayı sürekli kılmak için, deprem bölgesinin sorunlarının gündem olması için ve evet sorumlulardan hesap sormak için; Antakya Dayanışması olarak yola çıkıyoruz. Bugünkü, geç ve küçük bir adım biliyoruz, koca bir yıkımın altından kalkabilmek için bu adım belki bugün yeterli değil ancak milyonların küçük adımlarının mucizeler yaratacak güçte olduğunu biliyoruz.

“Depremden etkilenen her kent için bu adıma ihtiyaç var”

Antakyalıların taleplerini hep beraber sahiplenerek, kampanyalarla, etkinliklerle, eylemlerle sorunların ve isteklerin duyulur, görülür olması için çalışacağız. Biz bu adımı Antakya için atıyoruz ancak depremden etkilenen her kent için bu adıma ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz.
Depremin ilk anlarında bölgeye koşan gönüllü doktor, mühendis, avukat, şoför, öğrenci, sanatçı, aşçı, arama-kurtamacı, işçi, öğretmen ve daha nicesi o günün şartlarında büyük bir dayanışma örneği sergiledik.

“Kaldırılacak bir enkaz, sorulacak bir hesap, kurulacak bir yaşam için”

Şimdi, herkesi Antakya’da “kaldırılacak bir enkaz, sorulacak bir hesap, kurulacak bir yaşam var” demek için, yaşadıklarımızı bir daha yaşamaya “Asla!” demek için, dayanışmayı sürdürmek ve büyütmek için, bu gündemi unutmadığımız, unutturmayacağımızı ve affetmeyeceğimizi söylemek için bir araya gelmeye, Antakya Dayanışması’na çağırıyoruz.

Bugün Antakya’nın mücadele dolu sokakları, Armutlu, Saray Caddesi, Harbiye, Defne, Samandağ enkaz altında bırakılsa da, RâS El Seni’lerden Rebi3 Nisen’lere bir kültürü korumaya çalıştığımız mahalleler tanınamaz hâle getirilse de, selvilerden, zeytinlerden, otların yeşermesinden daha eskiye uzanan kökleri vardır bu kentin.

Gezi Direnişi ve Antakya

Antakya, Gezi Direnişi’nin ölümsüzlerinin, Abdocan’ın, Ali İsmail’in, Ahmet Atakan’ın, Suruç’ta ölümsüzleşen Okan Pirinç’in, 10 Ekim’de yitirdiğimiz Necla Duran’ın memleketidir. İstanbul, Taksim’de başlasa da yeni ve özgür yaşamın ışıklarını bize gösteren Gezi’nin dayanışmacı ruhunun kadim kentidir.

Unutmayalım, unutturmayalım, sorumluları affetmeyelim; dayanışmayı büyütelim!

Dayanışma konseri düzenlenecek

Dayanışma faaliyetlerinin ilki olarak “Unutmuyoruz – Dayanışmayı Büyütüyoruz” çağrısıyla 2 Şubat Cuma günü Şişli Cemil Candaş Kent Kültür Merkezi’nde Antakyalı müzisyen ve sanatçıların katılacağı bir konser düzenlenecek.

Etkinliğe Dengin Ceyhan, Gülcan Altan, Mengene müzik grubu, Orhan Aydın, Süleyman Can ve Aslanyürek katılacak.

Son Haberler

ÇOK OKUNANLAR

ÖZGÜR BİR DÜNYA İÇİN!

KALDIRAÇ DERGİSİ'NİN EYLÜL SAYISI ÇIKTIspot_img

ARTIK TELEGRAM'DAYIZ!

spot_img

DÜNYAYI İSTİYORUZ!

İŞÇİ GAZETESİ'NİN 218. SAYISI ÇIKTI!spot_img

Bizi takip edebilirsiniz

369BeğenenlerBeğen
851TakipçilerTakip Et
14,108TakipçilerTakip Et
1,920AboneAbone Ol