Polisin muhbirlik teklifini kabul etmediği için, 24 Aralık 1997’de, öğrencisi olduğu Ege Üniversitesi’nin tuvaletinde asılarak katledilen Ali Serkan Eroğlu için dün Tuzluçayır’da anma gerçekleştirildi.
Tuzluçayır Meydanı’nda yapılacak açıklama öncesi mahallede ajitasyon ve sloganlarla yürüyüş gerçekleştirildi. Yapılan ajitasyonlarda devletin varlığını katliamlar ve inkar üzerine kurduğu ve Ali Serkan Eroğlu gibi birçok “faili meçhul” denilen cinayetlerin failinin devlet olduğu belirtildi. Yürüyüşün ardından Tuzluçayır Meydanı’nda gerçekleştirilen anmada, Ali Serkan Eroğlu ile 13 Aralık’ta Katledilen Bekir Kilerci ve tüm devrim şehitleri için yapılan saygı duruşundan sonra açıklama yapıldı.
Kaldıraç temsilcisinin yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Devrimcilik katılaşmış yürekler demek değildir. Devrimcilik yaşamın tam göbeğinde olmak demektir. Yüzyılların katliamları, aşağılanmaları, sömürüsü bizde kıpkızıl bir sınıf kini yaratırken, biz bir yandan ipekli bir kumaş dokur gibi yaşarız. Çünkü biz bu yeni çağın çocuklarıyız. Biz, işçi sınıfının elleriyle özgür bir yaşamın filizlenmesi için elinden geleni ardına koymayanlarız.
Onlar devrimciydi. Onlar bu çürümüş sistemin sonunu getirmek için savaşan tüm insanlar gibi”
Örgütlenme çağrısı yapılan açıklamada, “İnsanlık tarihini, örgütlenerek kaderini ellerini almaya karar veren işçiler, emekçiler, halklar yazacaktır.” denildi.
Bekir Kilerci ve Ali Serkan Eroğlu’nun şiirlerini okuyan yoldaşları, Bekir’e ve Ali Serkan’a devrim sözü verdiler.