8 Alevi örgütü torba yasada bulunan cemevleri düzenlemesine karşı polis saldırısına rağmen meclis önünde bir araya geldi. Yapılan açıklamada yasanın cemevlerine kayyum atamasına yol açacağı vurgulandı.
Yasanın Alevilerin taleplerini karşılamadığını ve geri çekilmesi gerektiğini belirten Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF), Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK), Alevi Dernekleri Federasyonu (ADFE), Alevi Vakıflar Federasyonu (AVF), Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAVK), Alevi Kültür Dernekleri (AKD), Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) ile Demokratik Alevi Dernekleri (DAD)’ın çağrısıyla Meclis önünde bir araya gelen Aleviler eylem yaptı.
Şehir dışından gelen Aleviler Ayrancı Pazarı’nda toplanarak Meclis önünde bekleyen Alevilerle buluşmak için yürüyüşe geçti. Yürüyüşe izin vermeyeceğini söyleyen polis tazyikli su ve biber gazıyla saldırdı, saldırıda yaralananlar oldu. Polis saldırısına rağmen barikatı aşan Aleviler meclis önüne gelerek açıklama yaptı.
Yapılan eylemde sık sık “Devletin Alevisi olmayacağız”, “AKP yasanı al başına çal” , “Aleviyiz haklıyız kazanacağız”, “Alevilik vardır, Alevilik haktır”, “Cemevleri ibadethanemizdir’” sloganları atılırken “Alevilik torba yasaya sığmaz” pankartı açıldı.
Eylemde yapılan basın açıklamasını Alevi Dernekleri Federasyonu (ADFE) Genel Başkanı Celal Fırat okudu.
Siyasi iktidarın Aleviler üzerinde yürüttüğü asimilasyon politikalarının hız kesmeden devam ettiğini ifade eden Fırat, şunları dile getirdi: “Cumhuriyetin birinci yüzyılında eşit yurttaş olarak görülmeyen Aleviler, ikinci yüzyılda tamamen köklerinden koparılarak inançları yok edilmek isteniyor. AKP’nin İstanbul ve Erzurum milletvekillerince hazırlanan ve vergi usul kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifinin içerisine cemevlerinin aydınlatma, su ve personel giderleri gibi iktisadi ihtiyaçlarının giderilmesine yönelik altı madde ilave edilerek Alevi sorunu çözülemez. Bu kanun ile Alevilerin ibadeti olan cem ve ibadethaneleri olan cemevlerimiz bir sorun olarak gösterilmektedir.
AKP bu yasa tasarısı ile Alevi inancı ve kimliğini zinhar inkâr etmek ve tanımamakla birlikte üstüne üstlük kendi zihniyetine göre bir Alevilik tanımı yapmaktadır. Bu yasa ile Aleviliği Sünni geleneğin altında kültürel bir öge olarak göstermekte, inancımıza ve kimliğimize hakaret etmektedir.”
Bu yasa tasarısı ile AKP hükümetinin çözümü betonda ve demirde gördüğünü kaydeden Fırat “Siyasi iktidarda artık bunu görmek, anlamak ve uygulamak zorundadır. Aleviler var, Aleviler burada ve Alevilik haktır. Ve bir kez daha Analarımızla, Pirlerimizle, Dedelerimizle, yoluna sıtk-ı sadakatle bağlı çekilen onca eza cefa ve çileye rağmen Yol’undan dönmeyen talipleriyle halkın meclisinin önünden haykırıyoruz; eşit yurttaşlık istiyoruz.” diyerek tepki gösterdi.
“Yasa, ocaklarımıza kayyum atamak demektir”
Alevilik inancının kanunlar ve kararnamelerle değil rızalık esasıyla ifade edildiğinin altını çizen Fırat, “Bu yönüyle torba yasa yaklaşımı inancımıza saygısızlık olduğu gibi, ocaklarımıza kayyum atamaktır. Kabul etmiyoruz. Yol bir sürek bin bir diyen inancımız her inancın içerisindeki hakikat arayışına kıymet verir, kıymet bilir. Devlet bu kıymette adalet şirazesi ile ancak mana bulabilir. Bugün kutuplaştıran, ayrıştıran, şiddet dili ve politikaları topraklarımızda derin ayrışmalara sebep olacak hırslar barındırıyor. Bu duruma ancak vicdan ile karşı durabilir, birbirine hürmet ile yol bulabiliriz. Hakkımızdır ki inancımızın kök değerlerini yok edercesine zulme varan bu imha yasasını kabul etmiyoruz.” dedi.
Fırat son olarak şunları söyledi:
“Geldiğimiz eşikte derin krizlere ve çatışmalara sebep olma potansiyeli yüksek siyasal süreçler tetiklenmiştir. Kaygısını derin yaşadığımız gibi, sorumluluğumuzun da farkında olarak ifade ediyoruz. Siyasi iktidarlar cumhuriyetin ikinci yüzyılında tekleşmiş yurt ve yurttaşlık ilişkisini, yeniden yorumlamak, yeni bir anayasa ile taçlandıracak güçlü bir iradeyi ortaya koymak zorundadır. Toplumsal birlik ve direncimizle eşitlik temelinde demokratik, laik bir geleceği birlikte kuracağımıza olan inancımızla, bir daha haykırıyoruz ki; Aleviler vardır! Alevilik haktır.”